Peygamber Ocağında dayakta ikinci skandal

Bandırma 6. Ana Jet Üssü'ndeki 'hoş geldin dayağı' işkencesi hakkında askeri savcılık harekete geçti ve er Onur Gevran'ın ifadesini aldı. Er Gevran, ifadesinde, dayak hakkında tanıklık yapmak isteyen Ramazan Keskin'in de darp edildiğini ileri sürdü.

Peygamber Ocağında dayakta ikinci skandal

Er Gevran, geçen 8 Temmuz’da Askeri Savcı Serhat Bozbaş tarafından ifadeye çağrıldı. İlkin Kütahya’daki acemi birliği sırasında maruz kaldığı, ‘künye patlatma’ denilen işkenceyi ve şiddet sonucunda kekeme kaldığını anlattı. Daha sonra Bandırma’daki hoşgeldin dayağından söz etti. Er Gevran, beş sayfalık ifadesinin sonunda, kendini döven erler O.A., S.D., H.D., A.Y., C.E., Y.E.T, F.D. ve Çavuş S.H.’den şikayetçi oldu. Bölük komutanı Yüzbaşı M.G.’nin şikayeti dikkate almadığını ve şüphelileri koruduğunu, Binbaşı H.A.’nın ise Bandırma’daki bu vaziyeti bildiği halde önlem almadığını belirterek, şikayetçi oldu. 

Er Gevran, kendisi hava değişim iznine gönderildikten sonra hakkında tanıklık yapmak isteyen Er Ramazan Keskin’in darp edildiğini ileri sürerek, “Ben izin alıp gittiğimde H. komutanımız ‘Olayı kim gördü’ diye sorunca Keskin ortaya atlayıp her şeyi tıpkı benim gibi anlatmış. Öyle olunca bu arkadaşa biraz eziyet etmişler. Ramazan saf ve temiz bir arkadaşımızdır. Fakat biraz safçadır. Saflığından kaynaklanan dürüstlüğünün kurbanı olmuştur” diye konuştu. 

Gevran’ın annesi Ayla Gevran da, oğluyla telefonla görüştüğüne belirterek, “Oğlum bana, Yüzbaşı M.Ç.’in tanıklık yaptığı için Er Keskin’i dövdüğünü ve zorla tutanak izlettığını söyledi. O çocuk da morluklar içerisindeymiş” dedi. 

‘KÜNYE PATLATMA’ İLE BAŞLADI 

Radikal'in haberine göre, Er Gevran’ın ilk ifadesi, Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı’na alınmıştı. Gevran, bu ifadesinde, 7 Şubat 2014’te Kütahya’da acemi birliğine teslim olduğunu ve akşam bölük önünde sigara içtiği için Eren onbaşı adlı kişi tarafından zorla valiz haneye sokulduğunu söyledi. Burada Çavuş O.T. tarafından, ‘künye patlama’ denilen işkenceye maruz kaldığını öne süren Gevran, şunları anlattı: 

“Çavuş O.T. kafamı dolabın içine sokup iki saat künye patlattırdılar. O sırada arkamdan ayaklarıma tekme attılar. ‘Bağır’ diye benimle dalga geçip psikolojimi bozdular. Bu yüzden stres yaptım, on gün boyunca konuşamadım. Sonra yedi gün kekeme olarak konuşmaya başladım. Tek kalıcı olan, ‘r’ harflerini ‘y’ olarak söylüyor olmamdı. Bu şekilde acemiliğimi bitirdim.” 
Acemi birliğinden sonra Erdek Özel Eğitim Komutanlığı Kampı’na gittiğini ve 30 Haziran’da Bandırma 6. Ana Jet Üssü’nde geldiğini kaydeden Gevran, şöyle dedi: “İndiğimiz gibi bizi hizmet bölüğüne aldılar. Valizhanenin önüne çektiler ve o sırada Çavuş S.Ö. geldi, tehditler savurmaya başladı. Gözdağı vermek için yakamdan tuttu ve 3-4 kez duvara vurdu. Ben de sağlık durumumu anlatmak için onun omzundan tuttum. Ama o benim ona vuracağımı sanıp bana yumruk atmaya başladı. Onun kendi devreleri de bana vurdu. Beni 10-15 kişi darp ettiler. Üç saat sonra kusmaya başladım. Sinir krizi geçirdim ve beni hastaneye kaldırdılar. Beni döven Çavuş S.Ö. de ambulansa bindi ve benimle hastaneye geldi. Hastanedeki polis memuru ve acil görevli olan doktor, Çavuş S.Ö.’ye ‘Buna ne oldu?’ diye sordu. O da, ‘Durup dururken krize girdi’ dedi. Halbuki beni darp ettikleri için sinir krizi geçirdim. Çavuş S., doktoru ve polisi bana rapor vermemeleri için yanılttı.” 

<< Önceki Haber Peygamber Ocağında dayakta ikinci skandal Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER