Esrardan 4 kat daha etkili olan JWH-18 adlı uyuşturucunun internette 'bitkisel ürün' diye satıldığını belirten Doç. Dr. Faruk Aşıcıoğlu, yasal boşluğa dikkat çekiyor: "İsim değiştirip eve teslimat yapıyorlar."
Türkiye'de
gençlik uyuşturucu tacirlerinin kıskacında. Yeşilay'ın verilerine göre, uyuşturucu maddelerin kullanımındaki artış oranı yüzde 300'ü bulurken, kullanım yaşı 13'e kadar düştü. Bu endişe verici tabloya rağmen uyuşturucu etkisi olduğu halde henüz yasa kapsamına alınmayan birçok maddenin rahatlıkla pazarlandığı ortaya çıktı. Bürokratik engeller ve yasal boşluklardan dolayı yeni bir maddenin uyuşturucu kapsamına alınması yaklaşık 1,5 yıl sürüyor. Bunu fırsat bilen tacirler de esrar, eroin,
kokain gibi geleneksel 'zehirler' yerine henüz yasaklanmamış maddeleri piyasaya sürüyor. Çünkü bilinmeyen uyuşturucular, ne kullanana ne de satana cezai yükümlülük getiriyor. Almanya'da, yeni tespit edilen uyuşturucu bir maddenin 1-2 hafta içinde geçici uyuşturucu kapsamına alındığına dikkat çeken
Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu Başkanı Doç. Dr. Faruk Aşıcıoğlu, Türkiye'de de bu
sistemin bir an önce işletilmesi gerektiğini söylüyor. Sokakta 'ecstasy' adıyla satılan piperazin (mCPP) ve benzil piperazin (BZP) maddelerinin uyuşturucu kapsamına alınmasını takiben ticaretinin büyük oranda azaldığını ifade eden Aşıcıoğlu, yaşanan yasal boşluk sebebiyle polisin yaşadığı sıkıntıyı ise şu çarpıcı örnekle özetliyor: "mCPP henüz yasa kapsamına alınmadan önce narkotik şubede görevli bir polis şefi beni aradı. Aylar süren takipten sonra 300 bin adet hap yakalandığını söyledi. Önce ecstasy sanmışlar. Fakat madde mCPP çıkmış. Yasa kapsamına alınmadığı için de hiçbir işlem yapılamamış."
İnternette bitki çayı,
baharat ve
gübre görünümünde satılan uyuşturucular, gençler için büyük
tehlike saçıyor.
Uyuşturucu etkisi olduğu tespit edilen madde yasa kapsamına alındığında ise piyasadan
bıçak gibi kesiliyor. Fakat tacirler bu kez yasaklanmayan farklı bir ürünü piyasaya sürerek, talep açığını kapatıyor. Türkiye'de son 10 yılda sadece bir madde uyuşturucu kapsamına alındı. Sokakta 'ecstasy' diye satılan piperazin (mCPP) adlı bu madde yasa kapsamına alınmadan önce bir
operasyon sırasında 300 bin adet hap şeklinde ele geçirildi. Fakat yasal işlem yapılamadı. Tacirler de serbest kaldı.
Adli Tıp Kurumu en son internette 'bitkisel ürün' diye rahatça satılan 'JWH-18' ve ecstasy hap şeklinde üretilen '2-CB' adlı maddeler için yasal süreç başlattı.
Almanya'da yeni tespit edilen uyuşturucu bir maddenin 1-2 hafta içinde geçici uyuşturucu kapsamına alındığına dikkat çeken
Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu Başkanı Doç. Dr. Faruk Aşıcıoğlu, Türkiye'de de bu sistemin bir an önce işletilmesi gerektiğini söylüyor.
Avrupa Birliği, uyuşturucu madde ticaretini engellemek için EMCDDA'ya (
Avrupa Birliği Uyuşturucu ile Mücadele ve İzleme Merkezi) bağlı Erken Uyarı Sistemi (EWS) ile çalışıyor. Bu sistem sayesinde Avrupa'da yeni çıkan uyuşturucu madde anında geçici uyuşturucu kapsamına alınıyor. Sistem yeni bilgileri Türkiye'ye de iletiyor. Doç. Dr. Faruk Aşıcıoğlu bu sistemin Türkiye'deki temsilcisi. Kendilerine bilgi geldiğini ancak yasal
düzenleme olmadığı için hızlı önlem alınamadığını belirten Aşıcıoğlu, "Örneğin Almanya'da yeni bulunan bir uyuşturucu madde bir hafta içerisinde 'geçici olarak uyuşturucu maddeler' kapsamına alınıyor. Kesin tespiti daha sonra yapılıyor. Ülkemizde de benzer düzenlemeler yapılabilir ya da mevcut sürecin iyileşmesi için gerekli adımlar atılabilir." diye konuşuyor.
Uyuşturucu tacirlerinin yakalanmamak için artık yöntem değiştirdiğini anlatan Aşıcıoğlu, bilinen uyuşturucu maddelerin yerine bitkisel maddelerden yararlanarak elde edilen veya sentetik olarak laboratuvar koşullarında üretilen yeni psiko-aktif maddelere yöneldiklerine işaret ediyor. Aşıcıoğlu, şunları kaydediyor: "Bu insanlar yasaları çok iyi biliyor. Yeni ürünün uyuşturucu madde kapsamında olmamasını fırsat olarak görüyorlar. Hatta bazen bunu
satış stratejisi olarak kullanabiliyor ve kullanıcının başının yasa ile derde girmeyeceği hususunu özellikle işliyorlar."
Doç. Dr. Aşıcıoğlu, uyuşturucu kapsamına alınan piperazin (mCPP) ve benzil piperazin (BZP) adını taşıyan maddelerin yasa kapsamına alınmasını takiben ticaretinin büyük oranda azaldığını ifade ediyor. Bu maddeler yasaklanmadan önce birçok gencin bağımlı hale gelmiş olabileceğini vurgulayan Aşıcıoğlu, polisin yaşadığı sıkıntıyı ise şöyle anlatıyor: "mCPP henüz yasa kapsamına alınmadan önce narkotik şubede görevli bir polis şefi beni arayarak konuşmak istedi. Ekiplerinin aylar süren takipten sonra 300 bin adet hap yakaladığını söyledi. Önce ecstasy sanmışlar. Fakat madde mCPP çıkmış. Yasa kapsamına alınmadığı için de hiçbir şey yapılamamış."
Adli Tıp, uyuşturucuyu anında tespit ediyor
Adli Tıp Kurumu yeni maddelerin uyuşturucu madde olup olmadığını rahatlıkla tespit edebiliyor. Esas problem bundan sonra yaşanıyor. Kurum maddenin yasa kapsamına alınması talebini 1933 yılında çıkan '2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakebesi Hakkında Kanun' gereği
Sağlık Bakanlığa
İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü'ne iletiyor. Yapılan değerlendirmelerden sonra maddenin uyuşturucu kapsamına alınması sonucu çıkarsa, karar Bakanlar Kurulu'nun onayına sunuluyor. Düzenleme daha sonra Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giriyor. Fakat bu sürenin uzunluğu sıkıntı oluşturuyor. AB'ye bağlı
ülkelerde geçen yıl 24 yeni uyuşturucu madde saptandı. 2010 yılı içinde bu rakam ekim ayı itibarıyla yakalandı. Birçok yeni uyuşturucu maddeyi Avrupa ile aynı anda öğrenen Türkiye'de ise son 10 yılda sadece piperazin yasa kapsamına alınabildi.
Esrardan 4 kat daha etkili ama internette çok rahat satılıyor
Yeni uyuşturucular, internette rahatlıkla pazarlanıyor. Türkiye'de ecstasy hap şeklinde üretilen '2-CB' ile gübre, bitki çayı ve baharat görünümünde sunulan 'JWH-18' maddesi
sanal ortamda gençleri tehdit eden uyuşturuculardan sadece ikisi. Gümrükten
küçük paketler halinde geçen bu ürünler, 'gübre', 'bitki çayı', 'baharat' ya da 'bitki güçlendirici' olarak kayıtlara geçiyor. Adli Tıp Kurumu bu iki maddenin yasa kapsamına alınması için yasal süreç başlattı. Fakat yasaklanmadıkları için şu anda internette çok rahat bir şekilde pazarlanıyorlar. Özellikle JWH-18'in,
kredi kartıyla evlere bile teslimatı yapılıyor. Bu maddeyle ilgili yapılan incelemede esrardan 4 kat daha etkili olduğu ortaya çıktı. Maddenin esrar gibi kokmayıp kendini ele vermemesi de daha çok
tercih edilmesine sebep oluyor.
Söz konusu ürünü Türkiye'de internet aracılığı ile satan sitede "Sipariş veriyorsanız size yollanan bütün ürünlerin yasal sorumluluklarını kabul ediyorsunuz. Ürünlerimiz hakkında her ülke için yasal bilgilendirme yapmıyoruz, yaşadığınız ülkenin yasalarını takip etmek sizin sorumluluğunuzdur. Her ülkenin yasaları hakkında bizim bilgi sahibi olmamız imkansızdır. Bu yüzden lütfen bize sormayın. Bu ürünün hiçbir şekilde yasal olmayan bir amaç için kullanılmasını
tavsiye etmiyoruz. Bu ürünün kullanım için herhangi bir yasal şüpheniz varsa,
sipariş vermeden önce bir avukata danışmanızı tavsiye ederiz." deniliyor. 'Bonzai' gibi isimlerle satılan maddenin paketi ise 45-50
Euro. Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu Başkanı Doç. Dr. Faruk Aşıcıoğlu da, "Şu anda bu ürün 'Bonzai' adı altında satılıyor. Söz konusu ürünün içine sentetik esrar ya sıkılarak ya da emdirilmiş şekilde konuluyor. Biz bunun 'sentetik esrar' olduğunu kimyasal testlerle ortaya çıkardık." bilgisini veriyor.