Suçla ilgili araştırmaların başlangıç noktasında görev yapan
olay yeri inceleme ekipleri, olay yerini bilimsel yöntemler uygulayarak inceleyip bulguları topluyor. Delileri tespit ederek incelenmek üzere ilgili birimlere gönderen uzmanlar, suçun işleniş biçiminin ve suçlunun kimliğinin belirlenmesini sağlıyor.
Antalya'da suçlarla mücadelenin önemli unsurlarından olan Antalya Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü, kapılarını
Anadolu Ajansı muhabirlerine açtı.
Asayiş ekiplerinin ardından
cinayet,
gasp ve
hırsızlık gibi olayların yaşandığı yerlere ilk giden olay yeri inceleme ekipleri, suçluların arkalarında bıraktığı bulguları özelliklerini bozmadan toplayabilmek için özel kıyafetler giyiyor. Eldiven takan ve galoş giyen olay yeri inceleme uzmanları, büyük bir titizlikle çalışıyor.
Polislerin güvenlik şeridi çekerek beklediği olay yeri inceleme uzmanları, olayı aydınlatmaya ve suçluyu tespit etmeye yarayabilecek suç aleti, saç ve
vücut kılı, kan, ter ve
tükürük gibi vücut salgıları, giysileri, suçlunun temas etme olasılığı bulunan eşyaları belirliyor. Bu bulguların yanına numaratör yerleştiren uzmanlar, toplamaya başlamadan önce görüntü ve fotoğraflar çekerek bulundukları yer ve durumu net olarak belirliyor. Daha sonra bulguları kimi zaman cımbız kimi zaman
kulak temizleme çubuğu kullanarak
naylon poşet ve özel kutularda toplamaya başlayan uzmanlar, bazen bir binanın çatısından bodrumuna kadar araştırma yapıyor. Bu bulgular laboratuvar ortamında ayrıştırılarak olayı aydınlatacak deliller belirleniyor.
VATANDAŞTAN DESTEK İSTİYORLAR
Antalya
Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürü Ali Aslan
Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şubede, olay yeri inceleme temel eğitim kursu alarak alanlarında uzmanlaşmış 75 polisin görev yaptığını söyledi.
Şubede görev yapan polis memurlarının bir suçun işlendiği yerdeki tüm bulguları görüntülemek ve toplamak, şubedeki olanaklarla değerlendirilebilecek
parmak izlerini incelemek, kimyasal, biyolojik ve balistik incelemeye tabi tutulması gerekenleri ise kriminal laboratuvarlara göndermekle yükümlü olduğunu belirten Şahin, ''Burada her şey net, bulgulara dayalı. Ancak bizde de dedektifçilik var. Olayın senaryosunun yazılmasında önemli rol oynuyoruz'' dedi.
Şahin, görevlerini başarıyla yapabilmeleri için vatandaşların da desteğine ihtiyaçları olduğunu ifade etti.
Vatandaşlardan olay yerindeki delilleri korumalarını isteyen Şahin, şöyle konuştu:
''Her temas bir iz bırakır. Olaylar da
şüpheli şahısların öngöremediği, hesaplayamadığı birtakım noktalardan aydınlatılır. Vatandaşlarımıza düşen çok önemli görevler var. Herhangi bir olayın gerçekleştiğini anladıkları anda o yerin korunmasını sağlamalılar. Herhangi birinin giriş ve çıkışına engel olunması önemli. Olay yeri, polis gelinceye kadar vatandaşımız tarafından korunmalı. Zaten polis geldiği andan itibaren olay yerini korur. Ondan sonra da uzman olay yeri inceleme ekibimiz gelir, şüphelileri tespit etme adına bulabilecekleri her türlü bulguyu değerlendirirler.''
Vatandaşların olay yerini koruyabilmek için öncelikle kendileri dahil hiç kimseyi yaklaştırmamalarını, hiçbir şeye dokunmamalarını isteyen Şahin, ''Burunlarını silmişlerse mendillerini oraya atmasınlar, sigara içmişlerse izmariti yere atmasınlar. Olay yerinde dolaşarak yerdeki izleri birbirine karıştırmasınlar, olay yerinde ait olmayan el ve ayak izleri bırakarak bulguları karartmasınlar'' dedi.
''DAĞINIKLIKTAN BULGU ÇIKABİLİR''
Türkiye'de insanların evlerini temiz ve derli toplu tutmaya, konuklarını evlerinin en iyi haliyle ağırlamaya özen gösterdiğine dikkati çeken Şahin, bu nedenle de bazı titiz ev kadınlarının hırsızın dağıttığı evini polis gelmeden önce topladığını söyledi.
Şahin, ''Bazen vatandaşlarımız polis gelecek diye evlerini derleyip toparlıyorlar. Oysa onların o derleyip toparladığı evlerde bizim olayı aydınlatabileceğimiz pek çok şey var. Vatandaşlarımız titiz davranmaktan ziyade orayı olduğu gibi bırakmaya gayret göstersinler'' diye konuştu.
Suç işlerken yüzüne kadın çorabı geçiren bir şüphelinin genellikle o çoraptan bir an önce kurtulmaya çalıştığını ifade eden Şahin, ev kadınlarının evinin salonunda bulduğu çorabı toplaması durumunda üzerine kendi DNA'sını da bulaştırarak en önemli bulgulardan birine zarar verebileceğini kaydetti.