Başbakan Erdoğan'ın konuşmalarında sıkça dile getirdiği hukuksuz operasyon için düğmeye basıldı. Havuz medyasında atılan manşetlerle altyapısı oluşturulan operasyon 17-25 Aralık büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda görev alan emniyet amirleri ile polis memurlarının kapısı saat 01.30 sıralarında çalındı.
Sahur vaktine denk getirilen operasyon kamuoyunda tepkiyle karşılandı. Operasyonla ilgili hükümet kanadından henüz bir açıklama yapılmadı.
Oysa ki Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile AKP sözcüsü Hüseyin Çelik, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda bakan çocuklarının sabahın erken saatlerinde gözaltına alınmasına tepki göstermişlerdi.
ARINÇ VE ÇELİK: SABAHIN 5'İNDE BİRİNİN EVİNİ BASIP ONU ALMAK DOĞRU DEĞİL
Sabah 05.00 sıralarında bakan çocuklarının Başbakan gözaltına alınmasını eleştiren Başbakan Yardımcısı Arınç, “Sabah'ın beşinde gel dendiği zaman gelebilecek insanların evlerine baskınlar yaparak bu operasyonları başlatıyorsunuz. Üzerinde düşünülmesi gereken bir konu. Arkadaşlar bir görev ifa ediliyor. En azından bir operasyon yapılacak ama isimleri gizli tutabilirsiniz. Bunu kendi uhdenize almaz üstünüzdeki amirinizle paylaşarak şu saatte biz önemli bir operasyon yapacağız dersiniz. Bir İçişleri Bakanının oğlunun gözaltına alındığını basından duyması kadar acıklı bir şey olabilir mi? Bir İstanbul Emniyet Müdürü'nün bir İstanbul Valisi'nin yapılanlardan saatler sonra haberdar olması neyle izah edilebilir?” ifadelerini kullanmıştı. Yine aynı konuyla ilgili eleştirilerini dile getiren AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik ise “Hükümetin bu konuda bir çalışması var mı bilmiyorum ama bana sorarsanız, kim olursa olsun sabahın 5'inde evi basılıp gözaltına alınıyorsa bu doğru değildir.” demişti.
Bakan çocuklarının sabah 05.00'da gözaltına alınmasına tepki gösteren Arınç ve Çelik'in emniyet mensuplarının sahur vaktinde gözaltına alınmasıyla ilgili nasıl bir tepki verecekleri merak ediliyor.
Arınç ve Çelik'ten Türkan Saylan tepkisi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik Ergenekon operasyonu kapsamında ÇYD Eski Genel Başkanı merhume Türkan Saylan'ın sabah 05.00 sıralarında evinin aranmasına tepki göstermişti. Her şeyin savcının takdiri olduğunu belirten Arınç, "Eğer haklarındaki iddialar suçlamalar çok hafif olmasına rağmen böyle bir işlem yapmışlarsa savcısı da hakimi de polisi de suçludur. En azından takdir haklarını kullanmamışlardır. Ben ellerindeki donelerin ne olduğunu bilmiyorum. Şu kadar yaşına gelmiş, böyle bir amansız hastalıkla boğuşan bir insanın eldeki deliller ve iddialarla çok ciddi değilse, kaçma kurtulma endişesi yoksa, delilleri yok etme, karartma endişesi de yoksa buna rağmen evinden alınmaya çalışılması fevkalade yanlış. Fevkalade haksız bir iştir." ifadelerini kullanmıştı. AK Parti sözcüsü Hüseyin Çelik ise “Tijen Mergen ve Türkan Saylan hanımefendiyi yakından tanırım. Birlikte pek çok program yaptığımız insanlardır. Sayın Mergen ‘Sen niye baba okula gönder dedin' diye gözaltına alınmıyor veyahut soruşturma konusu yapılmıyor, bundan dolayı bir tahkikata konu yapılmıyor. Sayın Türkan Saylan bazı kız çocuklarına burs verdiği için bu soruşturmaya konu değil. Mesele, ‘Cumhuriyeti savunanlar, Atatürkçülüğü savunanlar sindiriliyor, muhalif sesler susturuluyor' şeklinde bir formatta sunuldu. Bunu kesinlikle kabul etmek mümkün değil. Sayın Saylan şu anda kanser tedavisi görüyor. Eğer içeri alınmış olsaydı, gözaltına alınmış olsaydı bu vahim bir hata olurdu. Nitekim orada da sağduyu galebe çalmış ve böyle bir şey yapılmamış olmasını doğru buluyorum.” diye konuşmuştu.