Havuz medyasında yer alan bir gazetenin kupürüyle başlatılan operasyonda gözaltına alınan 32 polisten 11'i tutuklandı, 21 polis ise adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Batman eski İl Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan, İzmir eski Emniyet Müdür Yardımcısı Ramazan Karakayalı ve Organize Suçlarla Mücadele eski Müdür Yardımcısı Taner Aydın'ın da aralarında bulunduğu 11 polisin avukatları, adliyeye giderek itiraz dilekçelerini verdi. İzmir 4. Sulh Ceza Hakimliği'ne itiraz dilekçelerini sunan Av. Aksoy, "Biraz önce itiraz dilekçelerimizi verdik. Bu itiraz dilekçelerimizi verirken şu an şerefiyle, namusuyla milletin vergilerinden almış oldukları maaşlarının hakkını ödeyerek görev yapan 13 bin hakimin itibarının zedelenmemesi talebiyle verdik, çünkü dilekçeleri, birilerinin değil de milletin hakimlerinin eline geçmesi istemiyle verdik. Şu aşamada yedi günlük süremiz vardı ancak biz ilk gününde itiraz dilekçemizi verdik. İtirazımızda, dosyadaki A'dan Z'ye tutarsızlıkları bir kez daha izah ettik. Üstelik daha önceki süreçlerde alınmış bilirkişi raporlarını sunduk. Önleme dinlemelerinin yargılanamayacağına, bunlardan dolayı kimsenin sorguya tutulamayacağına, bu kişilerin kanun emrini yerine getiren görevli kişiler olduğuna dair somut raporu sunduk. Şu aşamada bekleyeceğiz. Bu milletin hakim ve savcılarının işe el atmasıdır, temennimiz de budur." dedi.

 

Kapalı kutu bir hakimlik sistemi kurulduğunu belirten Aksoy sözlerine şöyle devam etti: “Gün itibariyle adli tatile de getirilmesi zaten özellikle ayarlanmış bir şey. Memleketin vergileriyle helalinden kazanarak görev yapan 13 bin hakim ve savcının itibarına burada kastediliyor, çünkü birileri hesabına hareket ediliyor çok açık bir şekilde. Birileri hesabına hareket edilmemiş olsa zaten bu 18 Mart tarihli gazetenin haberinin kendisi suç. Siz kendi suçunuzla başkalarını avlamaya, suçlamaya çalışıyorsunuz. Buna da tabii ki havuz medyası denen bir destekçiniz varsa işinizin kolay olduğunu zannediyorsunuz şimdilik ama elbette ki bu günler dönecek. Elbette ki HSYK, bu konuyla ilgili adımı atacak. Bu ülkede birilerine değil de bu ülkenin hakim ve savcıları olduğunu gösterecek.”

 

Müvekkilinin iftiraya uğradığını ifade eden Memduh Tosun'un avukatı Mehmet Şener Özterzi ise, "Bu asla paralel yapı operasyonu değildir. Bazı gazete ve televizyonlar, yalan haberlerle kamuoyunu yanlış yönlendirdi. O haberleri yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Hakimin emri doğrultusunda verilen emirler uygulanmıştır. Üç dört yıl önceki dinlemelere takılanlar, bugün çağırılıp şikayetçi olmaları isteniyor. Dinlenmiş hiçbir siyasi yok. Savcı, sanıkların lehi ve aleyhine yönelik delilleri toplamakla görevlidir ancak bu operasyonda gözaltına alınan 32 kişinin tamamının, tutuklanmaları istemiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildiği görülmüştür. Bu 32 kişiden hiç mi istisna yok ki hepsi tutuklanma istemiyle sevk ediliyor? Bu nedenle sanıkların lehi yönünde delil toplamayan savcının reddini talep edeceğiz. Mahkeme kararıyla belli bir süre dinlenip imha edilmiş ifadelere dayanarak, sanki keyfe keder birini dinlemişçesine bir hava oluşturularak gözaltına alınan müvekkillerim için bu soruşturma kararını veren, iftira atan, yanlış yönlendiren, hukuku amaç değil araç edinen tüm yetkililer hakkında da suç duyurusunda bulunacağım." diye konuştu.

CİHAN