Profesörün Efes'te yaptığına bak!

Efes'teki kazıların başkanı Prof. Krinzinger, kazı alanı içinde kalan arazileri, şahıslara aldırıp vakfın üzerine geçirdi. Sonra bunları Avusturya hükümetine kiraya vermeye kalkınca Avusturya Sayıştayı inceleme başlatıp görevden aldı.

Profesörün Efes'te yaptığına bak!

Efes antik kentinde 1895'ten beri kazı çalışması sürdüren Avusturya'nın Sayıştay Kurumu, buradaki çalışmayı mali ve idari yönden incelemeye alınca korkunç bir gerçek ortaya çıktı. Konuyla ilgili olarak Haziran 2007'de bir rapor hazırlayan Avusturya Sayıştay Kurumu, kazı başkanı Prof. Dr. Fritz Krinzinger'in ören yerinde gayrimenkuller elde ederek bunları Avusturya hükümetine kiraya verdiğini ve hülle yoluyla Osmanlı döneminde verilen arazileri üzerine geçirdiğini belirledi. Krinzinger'in Selçuk'ta da kazı bölgesi civarında arazi aradığı, çok sayıda araziyi de dikkat çekmemek için Türk vatandaşları üzerinden aldığı iddia edildi. Bütün bu gelişmelerden Türk Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın haberinin olmadığı ortaya çıktı. 204 sayfalık rapor Geçen yıl Avusturya Cumhuriyeti Sayıştay Kurumu (Österreichisches Rechnungshof), Efes kazılarını da içine alan Avusturya Eğitim, Bilim ve Sanat Bakanlığı'na bağlı Avusturya Arkeoloji Enstitüsü'nde soruşturma başlattı. Türk makamlarından gizli yürütülen soruşturmayı bir yıl boyunca takip eden Milliyet, Avusturya Sayıştayı'nın hazırladığı 204 sayfalık raporu da ele geçirdi. Avusturya Sayıştay Başkanı Dr. Josef Moser tarafından geçen haziran ayında imzalanan rapor sonucunda Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Müdürü ve aynı zamanda Efes Arkeoloji Kazıları Başkanı olan Prof. Dr. Fritz Krinzinger görevinden alındı. Ancak kazı başkanlığına bu yılın sonuna kadar devam etmesine izin verildi. Raporda 1995 yılında enstitü müdürü, 1998 yılında da kazı başkanı olan Krinzinger'in devleti sadece Yamaç Evler projesinden 7 milyon 630 bin euro (yaklaşık 13 milyon YTL), kazı evine kaçak ek bina yaptırarak da 570 bin euro (yaklaşık 1 milyon YTL) zarara uğrattığı belirlendi. Raporun 197. sayfasında 17.1 başlıklı paragrafta şu ifadelere yer verildi: "Avusturya Arkeoloji Enstitüsü ve Efes'i Sevenler Derneği'nin Başkan Yardımcısı, 2002 yılında Efes Vakfı'nı kurmuşlardır. Bu özel vakfın mülkünü ise 1897'den beri Efes'teki Avusturya kazılarını başlatan Alman asıllı Prof. Dr. Otto Benndorf'un varislerinin maliki olduğu Efes kazı bölgesindeki gayrimenkuller oluşturmaktadır. Söz konusu mirasçılar hediye etme yoluyla Avusturya Arkeoloji Enstitüsü'nün müdürünü (Krinzinger) bu arazilerin sahibi yapmışlardır. Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Müdürü 2003 yılının mart ayında Efes Vakfı ile özel bir anlaşma yaparak kendi mülkiyetinde bulunan arazilerin kullanma hakkını devretme karşılığında Avusturya Arkeoloji Enstitüsü'nden yılda 6 bin euro almıştır. Ancak bakanlık ile Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Müdürü arasında herhangi bir anlaşma yapılmamıştır. Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Müdürü burayı sahiplenmesini Türk yasalarına dayandırmaktadır." Raporun 198. sayfasının 18.2 konulu başlıkta ise "2004 yılında Avusturya Arkeoloji Enstitüsü bir Türk üzerinden kazı alanına sınırı olan bir arsayı satın alıp Efes'i Sevenler Derneği'ne hediye etmiştir. Derneğin başkan yardımcısı da bu araziyi Efes Vakfı'na hediye etmiştir" denildi. İnşaat tadilatı izinsiz Raporun 199. sayfasında 19.1 başlıklı paragrafta ise "2002'den 2004'e kadar Efes kazı evinin genişletilmesi için tadilat inşaatı yapılmış, bu faaliyetin maliyeti 360 bin euro yerine 570 bin euro'yu bulmuştur. Kazı evinin tadil edilen bölümleri inşaat izni olmadan yapılmış olduğundan ilgili Türk kurumu 2005 yılı mart ayında yazılı bir başvuru ile yapının usulüne uygun yapılmadığını ve yıkılması gerektiğini belirtmiştir. Hem bakanlık hem de enstitü bu belgeyi görmezden gelmişlerdir" ifadeleri yer aldı. Rapordan habersiz olan Türk Kültür ve Turizm Bakanlığı ise kazı alanı içinde kalan arazilerin şahıs üzerine geçmesini sadece seyretti. Efes Vakfı'nın ve Krinzinger'in üzerindeki arazilerin miktarını ve yerlerini öğrenmek için görüştüğümüz Selçuk Kaymakamı Aziz İnci, "özel mülkiyet hakkı olduğunu ve bu nedenle araziler hakkında mahkeme kararı olmadan bilgi veremeyeceğini" savundu. Yasal boşluk var! Arkeoloji ve Arkeologlar Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Tırpan, konuyla ilgili olarak şöyle konuştu: "Türk arkeologları olarak biz paramız olmadığı için arazi sihbiyle takas yoluna gidiyoruz. Kendisine Hazine arazisinden yer veriyoruz. Yabancı kazılarda ise Kültür Bakanlığı para vermemek için kazı başkanlarına 'Siz alın' diyor. Onlar da kendi üzerlerine araziyi alıyorlar. Yasaya, 'Yabancı kazılarda satın alınan 1. derece sitler Hazine'ye kalır' şeklinde yeni bir madde eklenmeli. Yoksa yabancıların kazdığı antik kentlerin tümü onların eline geçer ve hiçbir hak iddia edemez duruma geliriz." Türkiye'yi bekleyen tehlikeler # Özel mülkiyet alanı içinde mülkiyet sahibi izin vermediği sürece kazı yapılmasına imkân yok. Devlet bu durumda kamulaştırma yoluna gidiyor. Ancak mülkiyet sahibi kamulaştırmaya da itiraz edip mahkemeye başvurabiliyor. Bu durumda da mahkeme bazen yıllar sürüyor. Bu geçen süre içinde de kazı yapılamıyor. # Özel mülkiyetinde olan antik kent içindeki arazileri isterse tel örgü ile çevirebilir. Buraya bir gişe koyup ziyareti paralı hale getirebilir. # Koleksiyoner belgesi alıp özel müze yapabilir. MİLLİYET
<< Önceki Haber Profesörün Efes'te yaptığına bak! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER