- Gezi'de provokasyon yaptığı öne sürülen bazı zanlıların serbest bırakılması kamuoyunda eleştiri konusu.
- Hukukçular hatırlattı: "3. ve 4. yargı paketleri hazırlanırken endişeleri dile getirmiştik, bizi dinlemediler."
- "Söz konusu paketlerin toplumsal olaylarda terörle mücadeleyi zorlaştırıyor."
Gezi Parkı olayları sırasında 5 kişi hayatını kaybetti. Yüzlerce eylemci ve polis yaralandı. Yaklaşık 500 araç ve 300 iş yeri tahrip oldu.
Olaylar sırasında provokasyon yaptığı öne sürülen bazı zanlıların serbest bırakılması kamuoyunda eleştirilen noktaların başında geliyor. Ancak, hukukçular, 3'üncü ve 4'üncü yargı paketleriyle yapılan değişikliklerle mahkemelerin kanunda ne yazıyorsa onu uygulandığı vurguluyorlar.
Yargı uzmanları bu eleştiriyi yapanların aslında, paketlerle kaldırılan yasaların, Gezi'de uygulanmasını istediklerini fakat bunun mümkün olmadığının altını çiziyorlar.
Faik Tarımcıoğlu: "Üçüncü ve dördüncü yargı paketleri hazırlanırken ifrat ve tefrit arasında kalma endişesi vardı. Buna daha evvel dile getirmiştik ama heralde bizi dinlemediler."
Ufuk Durmuş Türemen: "3. yargı paketi, 4. yargı paketi, 33. yargı paketi falan bunları çözmez. Bunlar üstelik onlara verilen tavizlerdir."
Hukukçular söz konusu yargı paketlerinin toplumsal olaylarla ve terörle mücadeleyi zorlaştırdığını söylüyorlar.
Tarımcıoğlu: "Suç tasnifi doğru yapılmıyor. Elinde molotof olanın gösteri ve yürüyüşle hiç bir ilgisi yoktur. Bu ya bir terör suçudur o anda bir çete suçudur."
Türemen: "Terör örgütü üyesi olmadığı halde. Terör örgütünün faaliyetlerine katıldı. eylemde yaptı gitti boyadı, taş attı molotof attı. Ama terörden ceza almıyor."
Hukukçular, son iki yargı paketinin gezi eylemlerindeki şiddetin cezasız kalmasına sebeb olduğunu vurguluyorlar.