TV haberciliği ve magazin
RTÜK Başkanı’nın habercilerle yaptığı toplantıda söylediği sözler, kimilerini kızdırmışa benziyor. Başkan Zahit Akman toplantıda özetle “artık bu magazin, şiddet, sansasyon, saçmalığına bir son verin” dedi. Ve ekledi; “siz vermezseniz, biz vereceğiz.”
Başkanın açıklamalarına salonda tepki koyan hemen hiç kimse olmadı. “Ne o başkan, siz yoksa bize
muhtıra mı veriyorsunuz, sansürcülüğe mi soyunuyorsunuz?” diyen de çıkmadı.
Bana göre bunun iki sebebi olabilir.
Ya cumhurbaşkanlarından, başbakanlardan, hatta -zaman, zaman- askerlerden bile tırsmayan yılların habercileri RTÜK’ten çok korkuyorlar…
Ya da onlar da bu yolun sonunun ‘hayır’ olmadığını neden sonra gördüler. Özellikle de kendileri için.
En meşhurlardan bir haberci, toplantı esnasında; “sanırım pek yakında patronlar ‘bu haber merkezlerine biz niye bu kadar para ödüyoruz ki? Koyalım bir dizi, bitirelim işi’ diyecekler” şeklinde şakayla karışık bir endişesini dile getirdi.
Bence endişesinde çok haklı. Mesele
rating almak ise bunun için bir dünya adam istihdam etmeye, milyonluk bütçeler harcamaya hiç gerek yok. Anlaş bir yapımcıyla, koy dram dolu bir Türk dizisi, kap ratingleri. Bu kadar basit.
Aslında sonuç itibariyle şu anda da durum bundan pek farklı değil. Yapılan yayınların ekserisi ‘haber bülteni’nden çok ‘magazin programı’ niteliğinde. 2-3 siyasi haber, bir
Irak’ta
patlama, iki
hırsızlık ve
intihar haberi, sonra ver elini
Akdeniz sahilleri,
Paris moda günleri ve tabii ki müzmin meşhurların özel hayatları, polemikleri.
Peki iş bu noktaya nasıl geldi? Sorumlusu kim? Pek çok sorumlusu var. Ama bir numaralı sorumlu, cama taşı ilk atan olmalı.
Türkiye’de bu tür haberciliği ilk başlatan kişi meşhur anchorman
Reha Muhtar’dır. Muhtar yaptıklarıyla haberin ve haberciliğin genolojisini bozdu. Canlı yayında “acı var mı acı?” ve benzeri sorularla, mesleğin ‘ciddiyet’ gibi en mühim niteliklerinden birini tahrip etti.
Ama izlenmedi mi? Elbette izlendi, hem de çok. Rating rekorları kırdı Reha Muhtar’lı şov haber. Haber saatinde onlarca dakika devam eden ‘
sirk alıntılarına’ izleyici bayıldı. Muhtarın amacı rating almaktı ve o, amacı uğrunda en doğru işi yaptı, Reha Muhtar’lı haber bültenleri, hemen her
akşam ilk 100 listesinin en tepesinde yer alınca ondan aşağı kalmak istemeyen diğerleri de onu
taklit etmeye başladı. Ve birkaç kanalın dışında Türkiye’de doğru düzgün habercilik yapan kimse kalmadı.
Bundan sonra geri dönüş olur mu, RTÜK’ün uyarısı kanalları sahiden korkutur mu bilinmez. Bilinen bir şey var ki; Türkiye’de TV haberciliğini bu noktaya getirip halkı gerçek haberlerden habersiz hale getirenler anlamsız NEDEN’ler açıklayarak ülkeye verdikleri zararı telafi edemez.
BİR NOT:
Bir süre önemli bir kanalın en üst düzey de yöneticiliğini yapmış olmasına rağmen Sayın Mehmet Tezkan rating raporlarını okumayı sanırım pek iyi bilmiyor. Sadece ilk 100 raporlarını bakarak ölçümler hakkında yeterli bir kanıya varılamaz. Geneli görmek lazım.