Referandum için 'evet' deklarasyonu

Referandum tarihi yaklaştıkça, Anayasa değişikliğine destek vereceğini deklare edenlerin sayısı artıyor.

Referandum için 'evet' deklarasyonu

Kendilerini 'ülkücü ve milliyetçi hukukçular' olarak tanımlayan ve aralarında 12 Eylül darbesinin mağduriyetini yaşamış, hapishanelerde işkenceye maruz kalmış emekli hakim ve savcıların da bulunduğu 109 hukukçu referandumda beyaz oy kullanarak 'evet' diyeceklerini açıkladı. Eski Manisa Ülkü Ocakları Başkanı ve 12 Eylül'de MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'ndan 12 yıl cezaevinde yatan Avukat İrfan Sönmez koordinatörlüğünde hazırlanan 'Ülkücü ve milliyetçi hukukçulardan kamuoyuna deklarasyon' başlıklı açıklamaya aralarında emekli hakim ve savcılar ile öğretim üyesi ve çeşitli barolara kayıtlı 109 hukukçu imza attı. Deklarasyona imza atanlar arasında Kahramanmaraş eski Baro Başkanı Kemal Yavuz, MHP İstanbul Davası'ndan cezaevinde yatmış Doç. Dr. Ömer Özkan, MHP Konya Davası'ndan 10 yıl hapis yatmış Hasan İlter, MHP Burdur Davası'ndan işkence görüp hapis yatan Adnan Can, İstanbul Tüm Hukukçular Derneği Genel Başkanı Mustafa Ağca, Muğla Türk Ocakları eski Başkanı Çağrı Alper, eski savcı Necati Karabey, emekli hakim Nusret Çiçek, Balıkesir Hukukçular Derneği ve Aydınlar Ocağı Başkanı Ahmet Kalınoğlu gibi isimler bulunuyor. Ülkücü ve milliyetçi hukukçular, ilahi bir tesadüf olarak gördükleri 12 Eylül'de yapılacak anayasa referandumuna 'hayır' demelerinin mümkün olmadığını duyurdu. Kendisine 'ülkücü' ve 'milliyetçi' diyenlerin milletin iktidarına, değer yargılarına karşı çıkanları savunmasının mümkün olamayacağını dile getiren hukukçular 12 Eylül 2010'daki referandumda beyaz oy kullanarak 'evet' diyeceklerini belirtti ve "Hayırlı olana 'evet' denir." ifadesini kullandılar. Ülkücü hukukçular, Türkiye'nin 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümünde, darbe düzenini sürdürecek veya tarihe gömecek bir kararın eşiğinde olduğunu hatırlatarak hesabı sorulmayan her darbenin bir sonrakinin tetikleyicisi ve teşvikçisi olduğunu ifade ettiler. Türkiye'nin milli varlığını tehdit eden problemlerin çoğunun darbelerden beslenerek büyüdüğüne işaret eden milliyetçi hukukçular, "1982 Anayasası darbe düzenini kurumsal hale getirmek maksadıyla oluşturulmuş bir darbe anayasadır. Birçok maddesi gerçek bir demokrasiye giden yolu tıkamak maksadıyla anayasaya konulmuş, milli iradenin tecellisini engellemek için içi barikatlarla doldurulmuştur. Anayasa Mahkemesi, yapısı ve çalışma biçimiyle milli iradeyi hiçe sayan bir kurumdur. HSYK, yargıyı halkın karşısına dikmek, ondan bağımsızlaştırıp ona karşı kullanmak için tanzim edilmiştir. Mutlaka demokratik bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir." dedi. MİLLETİN İKTİDARINA KARŞI ÇIKMAK MİLLİYETÇİLİK DEĞİLDİR Milliyetçiliğin milletin vicdanını, maddi ve manevi değerlerini devlete taşımayı amaçladığına vurgu yapan ülkücü hukukçular, bu nedenle "Görevi milletin iktidarına mani olmak olan kurumları savunmak milliyetçilerin vazifesi olamaz." diye konuştu. Milliyetçiliğin ötekileştiren değil, bütünleştiren bir fikir akımı olduğunu dile getiren milliyetçi hukukçuların deklarasyonunda şu ifadelere yer verildi: "Dün birilerini, bugün başkalarını hain diye ötekileştirenler en başta milliyetçiliğe kötülük etmiş olurlar. Anayasa Mahkemesi'nin, HSYK'nın yüksek yargının kapısını – içimizden bazılarını ötekileştirerek - onlara kapatanlar milliyetçilerin himaye ve desteğine mazhar olamazlar.Hukuk devleti, hukukun üstünde kalmakta direnenlerin hukukun denetimi altına alındığı devlettir." Darbe anayasasının imtiyazlı hale getirdiği, denetim dışı bırakılan YAŞ ve HSYK kararlarının hukuk devletine olan inancı örselediğini savunan hukukçular, bu iki kurumun en önemli mağdurların da milliyetçiler olduğunu iddia etti. Hukukçular, milliyetçilik anlayışlarının, milliyetçileri kapı dışarı edenlere destek olmaya asla müsaade etmeyeceğini sözlerine ekledi. YETMEZ AMA EVET 12 Eylül 2010 tarihinde halkoyuna sunulacak olan anayasa maddelerinin, ideal olmasa da, mevcut darbe anayasasından çok daha demokratik, özgürlükçü, milletin değer yargılarına daha yakın olduğunu vurgulayan ülkücü hukukçular "Referandum sonucunun halkımız tarafından kabule şayan görülmesiyle birlikte, batı standartlarında ama kendi değerlerimize yaslanan yeni bir anayasa yapma yolunun açılacağına inanıyoruz." görüşünü savundu. Milliyetçiliğin milletin sesini dinlemek olduğu vurgulanan deklarasyonda şu ifadeler yer aldı: "Milli meseleler üzerinden yapılan siyasi hesaplaşmalar, milleti milliyetçilikten uzaklaştırmaktan başka işe yaramamıştır. Bir milliyetçinin, milletin maddi ve manevi değerlerine her vesileyle ambargo koyan Anayasa Mahkemesi'nin yapısının uluslararası hukuk kurallarına uygun olarak yeniden yapılandırılmasına asla hayır demeyeceği kanaatindeyiz. Bir milliyetçinin, milliyetçilere yüksek yargıyı, askerlik mesleğini haram eden, HSYK ve Yüksek Askeri Şura kararlarının yargı denetimine açılmasına hayır demeyeceğini düşünüyoruz. Bir milliyetçinin, Türk milliyetçiliğinin bütün fikir ve aksiyon önderlerini en ağır, en onur kırıcı işkencelerden geçiren 12 Eylül darbecilerinin yargılanmasına hayır dememesi gerekir. Biz de demeyeceğiz." Ülkücü ve milliyetçi hukukçular, şöyle devam etti: "Desteğimiz herhangi bir siyasi partiye, kuruma veya kuruluşa değil, insan haklarına, uluslararası hukuka, hukukun evrensel ilkelerine, ülkemizi daha da demokratikleştireceğine inandığımız anayasa değişikliklerinedir." DEKLERASYONUN TAM METNİ Milliyetçi ve ülkücü hukukçuların yayınladığı deklarasyonun tam metni şöyle: "Türkiye bir darbenin yıl dönümünde o darbe düzenini sürdürecek veya tarihe gömecek bir kararın eşiğindedir. Cumhuriyetin son 50 yılı darbeler tarihidir. Hesabı sorulmayan her darbe bir sonrakinin tetikleyicisi ve teşvikçisi olmuştur. Milli varlığımızı tehdit eden problemlerin çoğu darbelerden beslenerek büyümüşlerdir. 1982 Anayasası darbe düzenini kurumsal hale getirmek maksadıyla oluşturulmuş bir darbe Anayasa'dır. Birçok maddesi gerçek bir demokrasiye giden yolu tıkamak maksadıyla Anayasa'ya konulmuş, milli iradenin tecellisini engellemek için, içi barikatlarla doldurulmuştur. Anayasa Mahkemesi, yapısı ve çalışma biçimiyle milli iradeyi hiçe sayan bir kurumdur. HSYK yargıyı halkın karşısına dikmek, ondan bağımsızlaştırıp ona karşı kullanmak için tanzim edilmiştir. Mutlaka demokratik bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir. Milliyetçilik, milletin vicdanını, maddi ve manevi değerlerini devlete taşımayı amaçlar. Görevi milletin iktidarına mani olmak olan kurumları savunmak milliyetçilerin vazifesi olamaz. Milliyetçilik ötekileştiren değil, bütünleştiren, bizleştiren bir fikir akımıdır. Dün birilerini, bugün başkalarını hain diye ötekileştirenler en başta milliyetçiliğe kötülük etmiş olurlar. Anayasa Mahkemesi'nin, HSYK'nın yüksek yargının kapısını –içimizden bazılarını ötekileştirerek- onlara kapatanlar Milliyetçilerin himaye ve desteğine mazhar olamazlar. Hukuk devleti, Hukukun üstünde kalmakta direnenlerin hukukun denetimi altına alındığı devlettir. Darbe Anayasası'nın imtiyazlı hale getirip denetim dışı tuttuğu YAŞ ve HSYK kararları devletin en önemli vasfının hukuk devleti olduğuna dair iddiaları örselemiştir. Üstelik bu iki kurumun en önemli mağdurları Milliyetçilerdir. Milliyetçilik anlayışımız milliyetçileri kapı dışarı edenlere destek olmaya asla müsaade etmez. 12 Eylül 2010 tarihinde halkın tercihine sunulacak olan Anayasa taslağının, ideali olmasa da, mevcut darbe anayasasından çok daha demokratik ve özgürlükçü, milletimizin değer yargılarına daha yakın ve daha tercihe şayan olduğu muhakkaktır. Referandum sonucunun halkımız tarafından kabule şayan görülmesiyle birlikte, Batı standartlarında ama kendi değerlerimize yaslanan yeni bir anayasa yapma yolunun açılacağına inanıyoruz. Biz Türk Milliyetçisi hukukçular olarak, milliyetçiliğin kişi veya bir zümreye tabiiyet değil, milletin sesini dinlemek olduğuna inanıyoruz. Milli meseleler üzerinden yapılan siyasi hesaplaşmalar, milleti Milliyetçilikten uzaklaştırmaktan başka işe yaramamıştır. Bir milliyetçinin, milletin maddi ve manevi değerlerine her vesileyle ambargo koyan Anayasa Mahkemesinin yapısının uluslar arası hukuk kurallarına uygun olarak yeniden yapılandırılmasına asla hayır demeyeceği kanaatindeyiz. Bir milliyetçinin, milliyetçilere Yüksek Yargıyı, Askerlik mesleğini haram eden, HSYK ve Yüksek Askeri şura kararlarının yargı denetimine açılmasına hayır demeyeceğini düşünüyoruz. Bir milliyetçinin, Türk milliyetçiliğinin bütün fikir ve aksiyon önderlerini en ağır, en onur kırıcı işkencelerden geçiren 12 Eylül darbecilerinin yargılanmasına hayır dememesi gerekir. BİZ DE DEMEYECEĞİZ Ülkücü ve Milliyetçi hukukçular olarak milletin hayrına gördüğümüz Anayasa değişiklik paketine, ilahi bir tesadüf eseri olduğuna inandığımız 12 Eylül 2010 tarihinde yapılacak olan halk oylamasında BEYAZ OY KULLANMAK SURETİYLE EVET diyeceğimizi şimdiden ilan ediyoruz. Desteğimiz; herhangi bir siyasi partiye, kuruma veya kuruluşa değil, insan haklarına, uluslar arası hukuka, hukukun evrensel ilkelerine ülkemizi daha da demokratikleştireceğine inandığımız anayasa değişikliklerinedir. HAYIRLI OLANA EVET DENİLİR. KAMUOYUNA SAYGIYLA DUYURURUZ" Deklerasyona destek veren isimler ise şu şekilde: 1-Doç.Dr.Ömer ÖZKAN- Öğretim görevlisi 2- Av.Mustafa AĞCA-İstanbul Barosu Tüm Hukukçular Derneği Genel Başkanı 3-Av.Levent ÇEŞME-Elazığ Barosu 4-Av.Cüneyt KAÇAR-Elazığ Barosu 5-Av.Yavuz OBUZ-Elazığ Barosu 6-Av.Abdülkadir DOĞRU-Elazığ Barosu 7-Av.Necati KARABAY-Malatya Barosu 8-Av.Hasan İLTER-Ankara Barosu 9-Av.Cumali EMEÇ-Muğla Barosu 10-Av.Fatma Börekçi EMEÇ-Muğla Barosu 11-Av.Oral USLU-Muğla Barosu 12-Av.Necip Öner-İzmir Barosu 13-Av.Cemal ERKOÇ-Konya Barosu 14-Av.Cengiz CEYLAN-Konya Barosu 15-Av.M.Hakan ÇAM- İzmir Barosu 16-Av.Hasan ARAS-Bursa Barosu 17-Av.Ahmet Atilla KAVURAN-Elazığ Barosu 18-Av.Mustafa KARABULUT-Elazığ Barosu 19-Av.Muammer ÇOLAKOĞLU-Bingöl Barosu 20-Av.Hamza Seloğlu-Elazığ Barosu 21-Av.İsmail TAŞ-Elazığ Barosu 22-Av.Murat BAL-Elazığ Barosu 23-Av.Yener YAZGİN Elazığ Barosu 24-Av.Ülkü PEHLİVAN-Elazığ Barosu 25-Av.Nihat KUMTEPE-Elazığ Barosu 26-Av.Mehmet KARAKOÇ-Osmaniye Barosu 27-Av.Korkut ÖZEREN-Elazığ Barosu 28-Av.İrfan SÖNMEZ-Elazığ Barosu 29-Av.Fatih YETKİN-Malatya Barosu 30-Av.Mehmet BİROL ŞAHİN-Balıkesir Barosu 31-Nusret ÇİÇEK-Emekli Hakim-Yazar 32-Av.Hulusi Kızılkaya-Antalya Barosu 33-Av.Yusuf ALBAYRAK-Antalya Barosu 34-Av.Sebati DÖNMEZ-Antalya Barosu 35-Av.Ahmet KALINOĞLU-Balıkesir Barosu-Hukukçular Derneği ve Aydınlar Ocağı Başkanı 36-Av.Hasan ŞAFAK-Balıkesir Barosu 37-Av.Murat ÖREN-Balıkesir Barosu 38-Av.İlyas KAPISIZ-Balıkesir barosu 39-Av.Hasan DEMİRASLAN Balıkesir Barosu 40-Av.Aydın OKUYAN-Trabzon Barosu 41-Av.Yasin KOÇ-Burdur Barosu 42-Av.Adnan CAN-Burdur Barosu 43-Av.Ekrem SOYLU-Burdur Barosu 44-Av.Mehmet ÇAVDAR-Burdur Barosu 45-Av.Ömer ÇETİN-Burdur Barosu 46-Av.Serkan AYYILDIZ-Burdur Barosu 47-Av.Ferhat YILDIRIM-Burdur Barosu 48-Av.Ali UZ-Burdur Barosu 49-Av.Ömer BÜTÜNER-Burdur Barosu 50-Av.Burhan ŞENER-Elazığ Barosu 51-Av.Alparslan DEMİREL-Malatya Barosu 52-Av.Zühra USLU-Muğla Barosu 53-Av.Çağrı ALPER-Muğla Barosu 54-Av.Kadir AKSOY-Ankara Barosu 55-Av.Osman ÇIPLAK-Trabzon Barosu 56-Av.Ömer ÇITLAK-Trabzon Barosu 57-Av.Cengiz MARABA-Trabzon Barosu 58-Av.Halis YEŞİLYURT-Trabzon Barosu 59-Av.Şenay AKKUŞ-Aksaray Barosu 60-Av.Veysel AŞKIN-Bursa Barosu 61-Av.Derviş AKKUŞ-Aksaray Barosu 62-Av.Ahmet TOPAL-Elazığ Barosu 63-Av.Tan YILDIRIM-Elazığ Barosu 64-Av.Abdullah NACAK-Konya Barosu 65-Av.Mustafa KABAKÇI-Konya barosu 66-Av.Ahmet KILIÇ-İstanbul Barosu 67-Av.Rıdvan TOPRAK-İstanbul Barosu 68-Av.Hüseyin GÜNER-İstanbul Barosu 69-Av.Rasim BALTACI-İstanbul Barosu 70-Av.Fethi KARAMUZ-İstanbul Barosu 71-Av.Zafer UĞUR-Eskişehir Barosu 72-Av.Emine Çiçek İŞARET-Ankara barosu 73-Av.Hilal NİZAMOĞLU-Ankara Barosu 74-Av.Gökhan PİRİNÇÇİ-Ankara Barosu 75-Av.Hakan YILDIRIM-Ankara Barosu 76-Av.Ziya KARAÇAM-Ankara Barosu 77-Av.Cihan YILMAZ-Ankara Barosu 78-Av.Ayhan Zafer ÇAĞLAYAN-Ankara Barosu 79-Av.Ömer OZANTI-Ankara Barosu 80-Av.Mustafa ÖZAMBARCI-Ankara barosu 81-Av.Alparslan SUCU-Ankara Barosu 82-Av.Hüseyin ÇINAR-Ankara Barosu 83-Av.Vejdet ERSOY-Ordu Barosu 84-Av.Halide ATAŞ- Elazığ barosu 85-Av.Erdem ÇINAR-Elazığ Barosu 86-Av.Harun ŞİMŞEK-İstanbul Barosu 87-Av.Rıfat DEMİRKIRAN-İstanbul Barosu 89-Av.Menderes HIRÇINER-Manisa Barosu 90-Av.Hasan Gürhan ONAT-Manisa barosu 91-Av.Mehmet BAŞOĞLU-Manisa Barosu 92-Av.Mehmet KARAPEHLİVAN-Manisa Barosu 93-Av.Aykut ÖZKARA-Manisa Barosu 94-Av.Haşim ÇELİK-Manisa Barosu 95-Av.İsa KOŞAR-Av.Manisa Barosu 96-Av.İsmail Said AKMAN-Manisa Barosu 97-Av.Ertan ERGÜN-Manisa Barosu 98-Av.Ercan KANAR-Manisa Barosu 99-Av.Ömer Faruk EROL-Manisa Barosu 100-Av.Hüsnü ARSLAN-Manisa Barosu 101-Av.Zeyd ERDEN-Manisa Barosu 102-Av.Ali Hikmet KÜÇÜK-Balıkesir Barosu 103-Av.Neda TÜRK-K.Maraş Barosu 104-Av.Doğan NURLUYOL-K.Maraş Barosu 105-Av.Menderes TAKIMSU-K.Maraş Barosu 106-Av.Sami ŞEN-K.Maraş Barosu 107-Av.İdris YOLCU-K.Maraş Barosu 108-Av.Harun UYSAL-Manisa Barosu 109-Av.Kemal YAVUZ-K.Maraş Barosu
<< Önceki Haber Referandum için 'evet' deklarasyonu Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER