Mehmet Aysan, Reşat Petek'in polislere yapılan yasadışı operasyonların 'yasadışı dinleme' değil de 'darbeye teşebbüs' suçundan yapılmalı sözlerine cevap geldi. Aysan, Petek'in bu sözlerini 'koltuk sevdası'na yordu. İşte Mehmet Aysan'nın cevap niteliğindeki yazısının tamamı;
Emekli Savcı Reşat Petek, Star Gazetesi’nden Helin Şahin’e yaptığı açıklamalarla, Türkiye’nin dört bir tarafında polislere karşı operasyon yürüten savcılara yeni bir yol gösteriyor. Soruşturmaların “yasadışı dinleme” gerekçesiyle değil, “darbeye teşebbüs” suçundan yapılması gerektiğini tavsiye ediyor. Bay Petek aslında özet olarak, “Savcılar size söylüyorum, majesteleri siz anlayın” mesajı veriyor.?
HSYK’da beklediği koltuğa ulaşamayan Bay Petek, “önümüzdeki koltuklara bakacağız” düsturuyla, hukukçuluğunu ayaklar altına alan açıklamalar yapmayı sürdürüyor.
Bay Petek, gözaltına alınan polislerin kısa bir süre sonra serbest bırakılmalarından duyduğu rahatsızlığı gizlemiyor. Bu rahatsızlık aşağıdaki sözlerden net bir biçimde anlaşılıyor;
“Türkiye genelinde birçok ilde gerçekleştirilen operasyonlarda sadece İstanbul ve İzmir’de tutuklu şüpheliler var. Diğer illerdeki operasyonlar ise başladığı gibi bitiyor.”
Bay Petek’in insanların, hele de bu ülkenin tarihine geçecek en önemli operasyonlarda kelle koltukta görev yapan polislerin serbest kalmasından duyduğu rahatsızlık, dikkatlerden kaçmıyor.
Daha önce kendisi ile ilgili yazdığım yazıda da belirttiğim gibi, Bay Petek en basit hukuk kurallarını ya bilmiyor, ya da bilerek yalan-yanlış anlatıyor. Mesela verdiği mülakatta şu sözleri sarf ediyor;
“Adana’daki MİT TIR’larına yönelik paralel yapı planının deşifre olmasıyla başlayan algı operasyonunda önce gözaltı sonra serbest bırakılma süreci yaşandı. CMK 100. maddedeki ‘işin önemi’ ifadesini göz önüne alan hakimler yasadışı dinlemeleri ciddi suç saymıyor.”
Öncelikle Adana’daki MİT tırlarına yapılan operasyon ile yasadışı dinlemeler arasında nasıl bir bağlantı kurduğunu Bay Petek’e sormalıyız. Ardından da kanunlarda suç olarak belirtilmiş yasadışı dinlemenin hangi hakimler tarafından hangi soruşturmalarda suç olarak sayılmadığını açıklamasını istemeliyiz.?
Sayın Bay Petek, acaba hakimler yasadışı dinleme iddiasıyla ilgili herhangi bir delile rastlamadıkları için polisleri serbest bırakıyor olamazlar mı? Yasadışı dinleme dediğiniz dinlemelerin aslında mahkeme kararıyla yapılmış yasal dinlemeler olduğu hakimler tarafından görülmüş olabilir mi?
Yine de Bay Petek’in tavrını gördükçe, insan emekli olduğuna şükrediyor. Bu sayede, hukuka göre değil, talimata göre karar verecek, vicdanıyla değil, koltuğa olan platonik aşkıyla hareket edecek bir kişinin vereceği kararlar ile bir çok masum insan mahkum edilmekten kurtulmuş çok şükür.
“Darbe soruşturması açılsın” diye akıl veren Bay Petek’in hafızasında bir takım sorunlar olduğunu farz ederek hatırlatmak istiyorum.?
Soruşturmada şüpheli olan bakan oğlunun oturduğu evi, dokunulmazlığı olan babasına ait diye aramayacak kadar hukuka bağlı polislerin darbeci olduğuna vicdan sahibi kimse inanmaz. Takipte olan kişilerin, dokunulmazlığı olan kişilerle yaptıkları görüşmeleri bırakın soruşturma dosyasına almayı, tapeye bile çevirmeyen polislerden darbeci çıkmaz.
Darbe demek, hukukun ayaklar altına alınması demektir. Dolayısıyla eğer darbeci arayacaksanız, her işlemi hukuka uygun yapılmış soruşturmalarda değil, 17 Aralık’tan bugüne hukuku defalarca katleden zihniyette aramalısınız.
“Paralel yapının yargı ve emniyet içindeki uzantıları hala etkin” diyen Bay Petek’e Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakan iken söylediği, “paralel yapıyı yargı ve emniyette etkisiz hale getirdik, sıra diğer alanlarda” dediğini hatırlatıp soruyorum; hanginiz yalan söylüyor??
Son olarak Bay Petek’in söylediği şu sözlere değinip, yazıyı tamamlamak istiyorum;
“Paralel yapı daha önce sulh ceza mahkemelerine yerleştirdiği hakimler sayesinde tutuklama işlemlerine müdahale ederek ‘halen güçlüyüz’ diyerek pasif direniş gösteriyor. Bundan faydalanan yapı ise yargı içindeki uzantılarında ortaya çıkan pasif direnişi kullanarak kolayca algı operasyonu yaratıyor.”
Artık bu kadarına da “pes” denilir herhalde. Sulh Ceza Hakimliklerinin nasıl ve ne için kurulduğunu bilmeyen yokken, Sulh Ceza Hakimlikleri eliyle Türk Hukuk Tarihinin en hukuksuz operasyonları yürütülürken, bu cümleleri kurabilmek için ancak Bay Petek’in sahip olduğu kafaya sahip olmak gerekir. Bu cümlelerden sonra daha ne söylenebilir ki?
Bitirirken, Bay Petek’e kötü bir haberim var. Hiç kimse gerçekleri bu kadar ayaklar altına alan birine güvenmez. Dün söylediklerinin tam tersini bugün söyleyen bir kişiye itibar etmez. Bu yaştan sonra elde edeceği tek şey, kocaman bir hayal kırıklığı olacaktır. Ve tarih her zaman verdiği hükmü Bay Petek için de bir kez daha verecektir;
Kıyakçılığın sonu ayakçılıktır.
twitter: @mhmtaysn