Türkiye’deki uyuşturucu ağının
kilit isimlerinden
Mahmut Çelik’in, 31 paket
kokainle yakalanan
küçük yeğeninin serbest bırakılması için savcıya 25 bin TL rüşvet verdiği iddia edildi.
Polisin
teknik takibine takılan olay sonucu,
İstanbul Başsavcı Vekili
Cengiz Hacıosmanoğlu’nun hazırladığı
iddianameye göre, Mahmut Çelik’in 17 yaşındaki yeğeni M.
Suat Çelik, geçtiğimiz yıl ekim ayında İstanbul
Bahçelievler’de bindiği bir
taksi ile Mecidiyeköy’e giderken, aracı çeviren polis,
genç çocuğun üzerinde 31 paket içinde 35 gram kokain buldu. Çelik polisler tarafından gözaltına alınarak, Bahçelievler
Çocuk Büro Amirliği’ne götürüldü.
25 bin TL istedi
Kardeşinden haber alamayan Ubeydullah Çelik,
avukatı
İlker Dağlı’ya haber verdi. İkili arasındaki
telefon trafiğinin ardından, 17 yaşındaki gencin polisler tarafından yakalandığı anlaşıldı. Avukat Dağlı, uyuşturucu baronu Ubeydullah Çelik’e kardeşinin yakalandığını söyledi. Kardeşinin o gün adliyeye sevk edilmesi halinde tutuklanacağını belirten Dağlı, “Eğer bugün savcılığa sevk edilirse tutuklanır. Yarın gideceği adamı tanıyorum. Adamla irtibata geçtim, görüştüm. Adamın talebi 25 bin tamam mı?” diye sordu. Dağlı’nın anlaştığını söylediği adamın, bir süre birlikte avukatlık yaptığı
Bakırköy Cumhuriyet Savcısı
Nejat Çakır olduğu belirlendi. Bu konuşmanın ardından devreye uyuşturucu baronu Mahmut Çelik girdi. Avukat Dağlı’ya 25 bin TL’yi temin eden Çelik, yeğeninin serbest kalmasını sağlamasını istedi. İddiaya göre parayı aldıktan sonra harekete geçen Avukat Dağlı,
akşam Bahçelievler‘de bir adreste savcı ile buluştu ve parayı verdi. Savcı ile avukatın Bahçelievler’de buluşması, baz
istasyonu kayıtları ile de sabitlendi. Burada 25 bin TL’yi aldığı öne sürülen savcı Çakır, ertesi gün karşısına getirilen
şüpheli Mehmet Suat Çelik’i, “Mevcut
delil durumu ve yaşının küçüklüğü sebebiyle” serbest bıraktı.
HSYK’ya iletildi
Ancak tüm yaşananlar, Mahmut Çelik ve çetesine ilişkin bir
soruşturma yürüten polisin teknik takibine takıldı. İstanbul’da özel yetkili
savcılık tarafından yürütülen 2010/783 numaralı soruşturmada, “örgütlü olarak uyuşturucu madde ticareti yapmak” suçundan şüpheli bulunan Çelik ve arkadaşlarının tüm telefon konuşmaları polis tarafından kaydedildi. İstanbul Başsavcı Vekili
Cengiz Hacıosmanoğlu da hazırladığı iddianamede, Savcı Çakır’ın yargı görevini görev gereklerine aykırı yapmak suretiyle yarar sağladığını belirtti. İddianamede, soruşturma evrakının Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kurulu’na gönderildiği anlatıldı.
Suçlamaları reddetti
Şüpheli savcı Nejat Çakır’ın savunmasında suçlamaları kabul etmeyerek, kendisinin diğer şüphelilerle hiçbir görüşmesinin tespit edilmediğini ve telefonu ile ilgili baz istasyon bilgileri çerçevesinde düzenlenen raporları da kabul etmediğini söyledi. İkametin baz istasyonlarının bulunduğu yere yakın olması sebebiyle buralardan sinyal alınmış olabileceğini belirten Savcı Çakır, İlker Dağlı ile avukatlık yaptığı dönemde kısa süre aynı
büroda çalıştığını değerlendirmelerin farazi ve yoruma dayalı olduğunu belirtti. Ancak iddianamede, Savcı Nejat Çakır için “rüşvet alıp vermek” suçlamasıyla 18 yıla kadar
hapis cezası; Avukat İlker Dağlı, Mahmut Çelik ve Ubeydullah Çelik hakkında da 12 yıla kadar hapis istendi. Bakırköy Savcısı Nejat Çakır, HSYK’nın kararnamesi ile Sivas’a gönderilirken, hakkında hazırlanan iddianame şüphelinin
Cumhuriyet Savcısı olması nedeniyle
Yargıtay’a yollandı.
Başkanla kırmızı hattı çıkmıştı
Şubat ayında yapılan operasyonla tutuklanarak cezaevine gönderilen uyuşturucu şebekesi lideri Mahmut Çelik’in daha önce de İstanbul 14’üncü Ağır
Ceza Mahkemesi Bşakanı
Erkan Canak ile bağlantıları ortaya çıkmıştı. VATAN’ın ortaya çıkardığı olayda, Çelik ile Canak arasında özel bir hat bulunduğu ve ikilinin görüşmelerini bu hat üzerinden yaptığı belirlenmişti.
VATAN