Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, muayene edilen
hastaların yüzde 20'ye yakınının
mesai sonrasında acil
servislere müracaat ettiklerini belirterek, "
Acil olmayan hastalıklar için, acil servislerin yolunu tutmayalım" dedi.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ,
Avrupa Kalp Sağlığı Sözleşmesi İmza Töreni'ne katıldı. Akdağ, program sonunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, 'acillere yönelik bir
düzenleme yapılacak mı ?" şeklindeki sorusu üzerine Akdağ, sağlıkta dönüşüm programı çerçevesinde acillerde ve yoğun bakımlarda ciddi mesafe alındığını söyledi.
"Zaman zaman belli bir hastanede, bölgede, görevlinin
hizmet alanı içinde sıkıntılar görülebilir" diyen Akdağ, şöyle devam etti: "Bunları genelleştirmemek lazım. Bu genelleştirmeler hem sistemdeki iyileştirmelere haksızlık anlamına gelir, hem de bu iyileştirmeleri yapma konusunda çaba gösteren
sağlık çalışanları açısından rencide edici oluyor. İnsanımızın hakkını araması, hizmet alma şartları, geçmiş dönemlere göre kıyaslanamayacak kadar iyileşti ama zaman zaman problemler ortaya çıkıyor.
Basın mensuplarının bir şekilde vatandaştan kendilerine intikal eden veya bizaat kendi yakınları ya da kendi başlarına gelen olaylardan dolayı yazıp çizdiklerini de çok önemsiyoruz. Bir geri bildirim olarak görüyoruz. Çok önemseyerek bunları değerlediriyor ve sistemlerimizi daha da geliştiriyoruz."
Vatandaşlardan, acil servislere yalnızca acil hastalıklar için müracaat etmelerini isteyen Akdağ, Türkiye'de yanlış bir alışkanlığın olduğunu vurguladı.
Muayene edilen hastaların yüzde 20'ye yakınının mesai sonrasında acil servislere müracaat ettiklerini kaydeden Akdağ, "Bu da acil servislerdeki iş yükünü çok artırıyor. Bir acil servis günde bin tane hasta kabul ederse, bu sefer orada gerçekten durumu çok acil olan 100 hastanın da hizmetleri ile ilgili işler zorlaşmakta. Bu hususta nasıl bize işler düşüyorsa, vatandaşımıza da insanımıza da bir vazife düşüyor. Acil olmayan hastalıklar için acil servislerin yolunu tutmamalıyız" dedi.
Öte yandan, Bakan Akdağ, törende yaptığı konuşmada, dünyada her iki kişiden birinin
kalp ve
damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybettiğini vurguladı.
Obezite tehlikesine işaret eden Akdağ, "Yakınlarımızın ve kendimizin kalbini korumak için, çok yemeyeceğiz, yeteri kadar hareket edeceğiz, şişmanlamayacağız, bir de sigara içmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
CİHAN