Hayatını kaybeden Şefika Fidan ve
Bayram Bulut'un ölümlerinin su baskınlarıyla ilgili olmadığını açıklayan Bakanlık,
hastaların nakilleri sırasında herhangi bir aksaklığın yaşanmadığını bildirdi.
Bakanlık
Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği tarafından yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: "16
Ekim 2010 Cumartesi günü
Atatürk Eğitim ve
Araştırma Hastanesinde Yoğun Bakım Servisinde
tedavisi devam eden toplam 38 hastadan 19 hasta ve o esnada Kardiyovasküler Yoğun Bakım ihtiyacı gerektiren 1 hasta ile 2 acil
sezeryan vakasıyla birlikte acile başvuran 5 hasta olmak üzere toplam 27 hasta 112 koordinasyonunda başarılı bir şekilde
yatak durumu uygun olan diğer
hastanelere sevk edilmiştir. Yoğun
bakımda tedavi gören diğer 19 hasta ise hastanenin uygun olan servislerine nakledilmiştir.
16 Ekim günü hayatını kaybeden Şefika Fidan isimli hasta, 18
Ağustos tarihinde evinde fenalaşmış 112 ambulansı ile hastanenin acil servisine getirilmiştir.
Acil servise getirildiğinde yaşamsal fonksiyonları durmuş olan hasta doktorların üstün gayretleri neticesinde geri döndürülmüştür. Hipoksik Ansefelopati teşhisi ile
yoğun bakıma alınmış, 22 Ağustos'tan hayatını kaybettiği 16 Ekim'e kadar derin koma bulguları devam etmiştir.
Hastamızın hayatını kaybetmesinin o gün meydana gelen
su baskını ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Hastamız su baskını sebebiyle diğer servislere ve hastanelere sevk edilen hastalar arasında değildir..
Aynı gün hayatını kaybeden 81 yaşındaki Bayram Bulut ise, su baskınının olduğu gün Ti-bird cihazına bağlanarak nöroloji servisine nakedilmiş ve tedavisine burada devam edilmiştir. Daha önce de yoğun bakım tedavisi sırasında 5 kez kardiak arrest geçirmiş olan hastamız yapılan tüm müdahalelere rağmen maalesef hayatını kaybetmiştir.
Ayrıca hastanemizde elektrik temini şehir şebekesi, jeneratörler ve kesintisiz güç kaynakları (UPS) ve cihazların kendi akülerinden sağlanmaktadır. Şehir şebekesi cereyanı kesilse bile hastanemizde elektrikler jeneratörlerin ve kesintisiz güç kaynaklarının devreye girmesiyle kesilmemektedir. Olay günü şehir şebekesi kesilmesine rağmen hastanemizin jeneratörleri ve kesintisiz güç kaynakları (UPS) anında devreye girdiğinden hiç ara vermeden enerji ihtiyacı karşılanmıştır.
Su baskının olduğu gün iddia edildiği gibi hastanemizdeki
su seviyesi 57 cm ulaşmamış 1-2 cm'de kalmıştır. Suların tahliyesi görevli personelin yoğun gayretleriyle başarıyla sağlanmıştır.
16 Ekim günü su baskının olduğu andan itibaren
Ankara İl
Sağlık Müdürü, Hastane Başhekimi başta olmak üzere bütün hastane personeli, hastaların sevkleri ile yakından ilgilenmişler, tedavisi devam eden hastaların tedavilerinde herhangi bir aksaklık yaşanmamıştır. Söz konusu su baskını, bu baskına bağlı olarak yapılan hasta sevkleri nedeniyle hayatını kaybeden herhangi bir vatandaşımız bulunmamaktadır."