Adalılar; gelen ziyaretçiye müzenin kapalı olduğunu, tadilatın neden görünmediğini, evin içinde dolaşıp duran teyzelerin kim olduğunu anlatmaktan yorgun.
Bir
blog yazarı, 1
Ağustos 2011 tarihli yazısında pek güzel anlatmış derdini: "Ah Sait abi ah... Gülsem mi, ağlasam mı bilemedim... Buruk bir gülümseyişle yazıyorum bu satırları...
Burgazada'daki evine gelip, seninle; senden kalan eşyalarınla, geride bıraktığın izlerinle buluşabilmeyi ne kadar çok istediğimi biliyorsun... Sonunda bir deli cesareti geldi bana Sait abi... Bir
İstanbul bileti aldım kendime.
Tek kişilik! Otobüsle... On saat... Cam kenarı kalmamış, koridor kenarına düştük... Olsun... Geldiğimin ertesi günü sabah erkenden kalktım... Güzel bir kahvaltı... Yüzümde kocaman bir gülümseme... Tramvayla doğru Kabataş'a... Oradan da vapurla Burgazada'ya... Sana! Ve... Evinin önüne vardım...
Siyah
demir parmaklıklı kapının önünde durdum... Durdum... Öylece kalakaldım... Tam kapının yanında asılı duran tabelada yazanları algılamaya çalıştım.
SAYIN ZİYARETÇİLERİMİZİN DİKKATİNE!
Sait Faik
Müzesi tadilat çalışmalarının uzaması nedeniyle
Mayıs 2012'ye kadar ziyarete kapalıdır. Anlayışınız için teşekkür ederiz." Nasıl anlatılır ki bu duygu?.. Tam ısırmak üzereyken çocuğun elinden al bakalım çikolatasını... Ne yapar?"
İki yıldan fazla zamandır bu böyle ve nice edebiyatsever, nice Sait Faik dostu; elinden çikolatası alınmış çocuk gibi.
Bin bir hevesle yola çıkıyor, Burgazadası Çayır Sokak 15 numaradaki evin hemen giriş kapısında müzenin tadilatının 2012 Mayıs'ına kadar süreceğini okuyor; açık olan bahçe kapısından içeri girip Sait Faik heykeline, tarihi köşkün kenarına köşesine, pencerelerden içeriye bakıyor, bir iki fotoğraf çekiyor ve boynunu büküp yokuş aşağı iniyor.
Köşkte herhangi bir tadilat görünmüyor. Ama bazen bahçede çamaşırlara, içeride birtakım kadınlara rastlanıyor. Onlar ziyaretçileri hemen paylıyor: "Bina tadilatta, başınıza kiremit düşecek, hadi bakiim, hadi..." Ahşap binada kiremit
tehlikesi, olmayan bir tadilat meselesi, kendi haline oto çöpe terk edilmiş bir bahçe.
Burgazada muhtarı Mustafa Biçer'e başvuruyoruz. Bildiklerini ve duyduklarını anlatıyor: "2008 sonbaharından beri kapalı galiba. Çünkü ben 2009'da göreve başladım, müzeyi açık göremedim.
Tadilat var, tehlike altında diyorlar.
Yıkık dökük de değil, sonuçta ahşap bina. Ne yapacaklar ki?
Darüşşafaka Cemiyeti'ne bir dilekçe yazdım geçtiğimiz aylarda. Ne zaman bitecek bu tadilat diye... İzinler uzadı, 2012 Mayıs dediler. Bakalım. Acaba paraları mı yok, bilmiyorum ki... Yalnız bu müze, adamız için çok önemli. Görseniz, kapalı dediğimizde nasıl yıkılıyor insanlar."
2012 MAYIS'INA YETİŞECEĞİNE İNANIYORUZ'
Anlatılanlara göre fi tarihinde
Adalar Belediyesi'nden, "
restorasyon projesi için
sponsor olan iki kurum maalesef aralarındaki sorunu çözemedikleri için hâlâ bekletiliyor" şeklinde bir açıklama yapılmış.
Olayın tek yetkilisi Darüşşafaka Cemiyeti'nin 21 Haziran 2010 tarihli ve 'Sait Faik Abasıyanık Müzesi Restorasyon Çalışmaları' başlıklı açıklamasında müzenin kuruluşu, tarihçesi ve içindeki eşyanın dökümü anlatıldıktan sonra özetle şöyle deniliyor:
"Uzun yıllar boyunca pek çok ziyaretçiyi ağırlayan bu müze evde Ocak 2010 tarihinden itibaren restorasyon çalışmaları başlamıştır. Sait Faik Abasıyanık Müzesi 2011 yılında uluslararası müze standartlarına uygun, çağdaş ve pek çok etkinliğe ev sahipliği yapacak biçimde yeniden ziyarete açılacaktır."
Cemiyet, ısrarlı sorular üzerine 12
Kasım 2010'da müzenin 2009 yılından beri kapalı olduğunu, içerideki tüm eşyaların Haziran 2010'da
Maslak Kampüsü'ne taşındığını ve Mayıs 2011'de tekrar ziyarete açılacağını bildirmişti. Şimdi verilen tüm tarihler geçti.
Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı
Zekeriya Yıldırım'a soruyoruz: "Sait Faik Müzesi'nin giriş kapısında tadilatın 2012 Mayıs ayına kadar süreceği, o yüzden kapalı olduğu yazıyor. Fakat hiçbir tadilat söz konusu değil.
Muhtarla konuştuk, o da hiçbir tadilata şahit olmadığını söyledi. Durum nedir? Tadilat olacak mı gerçekten? Ne zaman başlayıp ne zaman bitecek? Tam olarak neler yapılacak?" Cevap: "Orası eski eser ve aynı zamanda deprem bölgesinde.
Bu yüzden yapılacak işler çeşitlendi. Anıtlar Kurulu'na sunduk. Onay bekliyoruz. Yenilenme diye yola çıktık ama binanın güçlenme ihtiyacı da var. Her şeyin 2012 Mayıs'ına kadar yetişeceğini umuyoruz. Hesapları yapıldı. Müzenin içi için de yeni konseptler araştırıyoruz."