Murat Yetkin son günlerde oldukça karanlık ilişkileriyle gündemde. Yetkin'in, Öcalan'ın Avukatları'na “AKP
seçim öncesi çatışmalar olsun istemiyor ve seçime kadar sizi oyalıyor. Hedefleri seçimde yüzde 50 oy almak, ana
yasayı değiştirecek çoğunluğa ulaşmak. Bunu başarıp Seçimden sonra sizi de bizi de süpürecek” dediği ortaya çıkmıştı. Yetkin bu ortaya çıkınca ya Öcalan'ın avukatlarının dinlendiğini ya da Öcalan'la avukatlarının yaptığı görüşmelerin dinlendiğini iddia ederek konuyu “dinleme”ye çekerek, Öcalan'ın avukatlarına verdiği
ihanet sınırındaki taktikleri tartışmadan kaçırmaya çalışmıştı.
Ancak Yetkin önceki gün de kritik bir yazı yazdı.
Sabah Gazetesi'ne
manşet olan “
Aktütün'deki Gizli
Cephanelik” haberiyle ilgili oldukça kafa bulandırıcı bir yazıydı bu. Fakat Şamil
Tayyar, Yetkin'i fena yakaladı ve yerden yere vurdu.
Murat Yetkin, “Aktütün Silahları
PKK'ya Ait Olabilir” başlıklı yazısında birkaç tez ortaya atmıştı.
Yetkin'in iddiaları şunlardı:
1- Aktütün kamuoyunun zihninde çok sayıda şehidin verildiği yer olarak kaldığı için bulunan bu
cephaneliğe Aktütün Silahları deniyor ama cephanelik aslında Aktütün'de değil Durak'ta…
2- Bölgede çok sayıda gömülü cephanelik bulunuyor, bu da o gömülü cephaneliklerden biri ve
silahlar PKK'ya ait.
3- PKK bu silahları Aktütün
baskınından sonra, Aktütün'ü ele geçirdikten sonra başka olaylarda kullanmak için oraya gömdü…
4- Bulunan silahlar, zamanı gelince kullanılmak üzere gömülmüş, kullanılmaya fırsat bulunamamış silahlardı.
Murat Yetkin bu bilgileri sıralarken, kendisine “üst düzey bir güvenlik kaynağı” olarak tanımladığı birisinin konuştuğunu belirtiyordu.
Şamil Tayyar, Murat Yetkin'in bu iddialarına tek tek “olay yerinin fotoğraflarını, cephaneliğin fotoğraflarını” göstererek
yanıt verdi. Sözkonusu cephanelik Jandarma Karakolu'nun tel örgülerine 10 metre mesafedeki tek katlı gecekondu ya da
depo gibi bir binada bulunmuştu.
Ortada iki iddia vardı.
Sözkonusu silahlar TSK Envanterindeki silahlar olmadığı için ya bu cephanelik “fail-i meçhul” işlerde ve karanlık saldırılarda kullanılmak için bir kısım TSK Mensupları tarafından depolanmıştı. Ya da PKK, açık
arazide Jandarma karokulunun dibine kadar gelip cephanelik yığınağı yapmış ve Jandarma'nın ruhu duymamıştı.
Murat Yetkin'in ilk iddiasının cevabı şuydu; Sözkonusu yer Aktütün değil Durak'tı ama Aktütün'e bağlıydı. Zaten gazetelerdeki haberde sözkonusu yerin ismi şöyle yeralıyordu:
Şemdinli Aktütün 1'inci Jandarma
Sınır Tabur Komutanlığı 1'inci Jandarma Sınır Bölük Komutanlığı Karargahı'nın konuşlu bulunduğu Durak'taki
hizmet binasının bitişiği…
Böylece Murat Yetkin'in Aktütün ajitasyonu iddiası çöktü. Zaten Yetkin de yazısının başlığında ve bazı yerlerinde “Aktütün Silahları” diyor ancak yine de bu suçlamayı yapıyordu.
Tayyar, Murat Yetkin'in “silahlar gömülüydü, zaten
bölgede çok yerde gömülü silah bulunuyor” şeklindeki ikinci iddiasına da fotoğraflarla
cevap verdi. Tayyar, cephaneliğin bulunduğu tek katlı binanın içinden çekilmiş fotoğrafları gösterdi. Silahlar gömülmemiş, binanın içinde bulunan raflara sandıklar içinde yerleştirilmişti. Yani her an hızlıca gidilip, alınıp, kullanılıp, yerine konabilecek tarzdaydı…
Murat Yetkin'in, “PKK bu silahları Aktütün baskınından sonra, Aktütün'ü ele geçirdikten sonra başka olaylarda kullanmak için oraya gömdü” şeklindeki iddiasına ise Tayyar dalga geçerek yanıt verdi. Aktütün baskınının üzerinden yıllar geçtiğini söyleyen Tayyar, “Açık arazideki bir
karakol burası. Etrafta bir
ağaç bile yok. Siz bırakın böyle açık alandaki ve defalarca baskın yemiş bölgeyi, bir şehrin göbeğindeki askeri birliğin önünde es
kaza telefonunuz çalsa aracınızı durdursanız, 10 saniye sizi o tel örgünün önünde bekletmezler. Hadi yürü derler. Defalarca baskın yemiş bölgede karakolun önünde barakada silahlar çıkıyor. Aktütün baskınının üzerinden yıllar geçiyor ve o bölge bir kere
kontrol edilmiyor. Yani eğer şu karakolu yönetenlerin bu barakadaki silahlardan haberi yoksa bu karakolu kapatın gitsin” şeklinde cevap verdi.
Tayyar, Yetkin'in “Bulunan silahlar, zamanı gelince kullanılmak üzere gömülmüş, kullanılmaya fırsat bulunamamış silahlardı” iddiasına da cevap verdi. Karakol ve cephaneliğin aynı karede görüldüğü bir fotoğrafı ekrana gösteren Tayyar şöyle konuştu; “Arada 10 metre bilemediniz 20 metre var. Açık bir arazi, PKK gelip oraya daha sonra kullanılmak üzere silah gömüyor ve o karakolda kimsenin ruhu duymuyor. O zaman o karakol orada niye var kimi bekliyor. Bu kadar vahimse durum kapatılsın o karakol. Oradaki Mehmetçiklere yazık”
Tayyar, Murat Yetkin'in ekrana bağlanması ve bu konuyu tartışmak istediğini söylerken,
Ahmet Kekeç de Murat Yetkin'e yönelik ağır bir suçlamada bulundu. Kekeç, “Murat yetkine konuşan o şahıs bence oradaki gerçeği karartmaya çalışıyor, bunun PKK'ya ait olmadığı o kadar belli ki, PKK'ya ait değilse yasa dışı işlerde envanter dışı olarak oraya depolanmış silahlarsa oradaki organizasyonu gösterir. Bu organizasyonu karartmaya yönelik bir yazı” dedi.
POSTMEDYA
Aktütün'deki karakolun yakınında hurdalık olarak bilinen binada cephanelik bulundu. İşte o bina: