Önce,
Millete Komplo belgesindeki, ona ait olduğu öne sürülen imzayı reddetmişti. Dün de kimliğini reddetti. Ardından da basın mensuplarının sorularını bir bir
cevaplamaya başladı. Kurmay
Albay Dursun Çiçek dakikalarca yürüdü. Hatta basın mensupları bile yürümekten yoruldu. Ona, taksiye binip gitmesini
teklif ettiler.
O, basın mensuplarının teklifini kabul etmedi, Ortaköy'e doğru yürümeye devam etti. Akıllardaki soru işaretleri iyice arttı. Albay Çiçek, Millete Komplo Belgesi'nin altındaki imzanın sahibi olduğu gerekçesiyle iki kez tutuklandığı
İstanbul Adliyesi'nin önünden, adeta "yakalanmak istercesine" mi geçiyordu? Üstelik tam da, Eski
Başsavcı Sabih Kanadoğlu'nun savcılara ifade verdiği saatlerde.
Bu şaşırtan rastlantı kafaları karıştırdı. Dursun Çiçek, onlarca basın mensubunun Adliyede bulunduğundan habersiz miydi? Habersizse, önce kimliğini reddedip, sonra dakikalarca sorulara cevap vermesinin sebebi neydi?
Hatta bu sorulardan birinde, savcılara
mesaj göndermeyi dahi
ihmal etmedi.
Yenişafak Gazetesi, ilginç diyaloğu "meydan okudu" başlığı ile verdi.