Ancak Sav, geçen cumartesi kullandığı talihsiz ifadelerin ardından kayıplara karıştı. Bütün tepkilere rağmen sözlerine ilişkin herhangi bir düzeltme yapmayan Sav, o günden sonra partisinin
grup toplantısı dahil olmak üzere Meclis'e hiç gelmedi.
CHP yönetiminden hiçbir düzeltme ve özür açıklaması da yapılmadı.
Önceki gün
Merkez Yönetim Kurulu toplantısının ardından gazetecilerin konuya ilişkin sorularıyla karşılaşan Genel Başkan Yardımcısı
Onur Öymen, "Kimse Sayın Genel Sekreter'in inançlara saygısından ve laikliğe bağlılığından kuşku duymamalıdır. Bu yöndeki abartılı bazı ifadeleri üzüntüyle karşılıyoruz." demekle yetindi. Sav'ın, Deniz
Baykal'a yaptığı bilgilendirmede, "Orada
kamera olduğunu fark etmedim." dediği öğrenildi.
Geçen ay gerçekleştirilen kurultay öncesinde sokakları 'Din de bizim, devlet de bizim' yazılı afişlerle donatan CHP, gerçekte tam tersi bir tavır sergiliyor.
CHP'nin en tepe yönetimine gelen isimler,
İslam dinine yönelik
hakaretamiz ifadeler kullanıyor.
Seçim propagandalarında '
türbanlı' kadınların fotoğraflarını kullanıp,
TBMM kürsüsünden "Türbanlı kadınlar ikinci
sınıftır." diyen CHP kurmayları, İslam'ın 5 şartından biri olan hac ibadetini alay konusu yapıyor, İslam Peygamberi Hazreti
Muhammed (sas) hakkında saygısız ifadeler kullanıyor.
Ancak, kamuoyundan yükselen tepkilere rağmen hiçbir özür beyanında bulunulmuyor. Başta CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal olmak üzere tüm parti yöneticileri, gelişmeleri görmezden geliyor.
Son olarak CHP Genel Sekreteri
Önder Sav, Elmadağ'da Mustafa
Ünal isimli vatandaşın hacca gitme düşüncesine alaycı bir üslupla karşı çıktı: "Boş ver, Araplara para kaptırma." Sav, Ünal'ın, 80 yaşına geldiğini, bir ayağının çukurda olduğunu belirtmesi üzerine de, "Bakarsın Muhammed seni bırakmaz. Buraya göndermez. Sen yine de şey yapma." ifadelerini kullandı.
Olaydan büyük üzüntü duyan
Mustafa Ünal ve eşi Sebahat Hanım,
Önder Sav'ın kendilerini çok üzdüğünü ve özür beklediklerini belirtti.
Diyaloğun televizyonlarda yayınlanması üzerine, Sav'a karşı kamuoyunda büyük tepki oluştu.
Diyanet-Sen ve BBP
Ankara İl Başkanlığı, Sav hakkında Ankara
Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Aradan bir hafta geçmesine rağmen Sav ve CHP yönetiminden hiçbir düzeltme ve özür açıklaması gelmedi.
Dine yönelik aşağılama ifadeleri, partinin önceki gün toplanan Merkez Yönetim Kurulu gündemine de gelmedi.
Toplantı sonrasında açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, "Kimse Sav'ın inançlara saygısından ve laikliğe bağlılığından kuşku duymamalıdır." dedi.
Sav'ın Baykal'a "Orada kamera olduğunu fark etmedim." dediği belirtildi.
Dine ve dindara hakaret çok, özür yok
CHP'nin dinî değerlere hakaret içeren ifadeleri daha önce de gündeme geldi. Ancak parti yönetimi, özür açıklaması yapmadı. Bu ifadelerden bazıları şöyle:
Nur
Serter (MYK üyesi): Türban, kadını ikinci sınıf birey konumuna indirgeyen, ikinci sınıf bir
giyim tarzıdır.
Onur Öymen (Genel Başkan Yardımcısı):
Alman Nazilerinde kahverengi
gömlek, İtalyan faşistlerinde de kara gömlek vardı... (Kadınların başörtüsü takmasını anlatırken.)
Canan
Arıtman (PM üyesi): Türbanlı kadınlar figürandır. Sümerlerde fahişeler örtünmüştür.
Ali Kavak (Denizli İl Başkanı): Hz. Muhammed dinî liderdir.
Atatürk gibi bir lideri bırakıyoruz biz Denizli'de.
ZAMAN
CHP'LİDEN PEYGAMBERİMİZ'E (S.A.V) BÜYÜK SAYGISIZLIK
PEYGAMBERİMİZ'E (S.A.V) SAYGISIZLIĞIN MAZERETİ
SKANDAL SÖZLERE TEPKİLER ÇIĞ GİBİ