Dün ezici bir çoğunlukla kabul edilen raporda, partilerin şiddeti yöntem olarak benimsemedikçe kapatılmaması, bu konuda yasal değişikliğe gidilmesi gerektiği belirtildi. Çağrıya siyasilerden ve hukukçulardan tam
destek geldi.
Meclis Başkanı Köksal Toptan, anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirtirken, "Partileri
halk kurar ve halk
kapatmalıdır. Bu da
Venedik Kriterleri ile sınırlı olmalıdır." dedi. 29 Mart'tan sonra gerekli adımın atılacağının işaretini veren
Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahin de, bu değişikliğin müzakere süreci için şart olduğunu söyledi.
Grup Başkan Vekili Oktay Vural MHP'nin görüşünü, "Sadece şiddet,
terör, bölücülük gibi suçlar sebebiyle partilerin kapatılmasından yanayız." sözleriyle özetlerken, Prof. Dr. Mehmet Turhan,
Anayasa Mahkemesi Başkanı
Haşim Kılıç'ın "Bize kapatma
davası bir daha gelmesin." sözünü hatırlattı: "Aksi halde sadece AKP değil,
CHP de kapanır, MHP de."
Türkiye, uzun süredir
siyasi partilerin kapatılması konusunu tartışıyor. Aralarında
iktidar partisinin de bulunduğu çok sayıda partinin
Anayasa Mahkemesi'ndeki davalara muhatap olması
demokrasi açısından
eleştiriliyor. 2008 yılı da bu tartışmalarla geçti. DTP ve
AK Parti hakkında kapatma davaları açıldı. AK Parti, '
laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaktan'
Hazine yardımının kesilmesi cezasına çarptırıldı. Ülkeyi aylarca meşgul eden bu duruma çözüm bulunmasına yönelik talep Anayasa Mahkemesi'nden de geldi. Mahkeme Başkanı
Haşim Kılıç, AK Parti hakkındaki kararı açıklarken siyasetçilerin uzlaşarak gerekli adımları atmasını istedi.
MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli de
dokunulmazlık konusunda yeni bir
düzenleme yapılması şartıyla destek vereceğini deklare etti. Bahçeli, "Siyasi partileri, siyaseten
tasfiye edecek olan yegâne güç Türk milletidir. Bu hesabın görüleceği yer de
seçim sandığıdır. Bu gibi durumlarda partinin hükmi şahsiyet olarak kapatılması yerine, bu fiillerin sorumluları hakkında cezai
soruşturma ve
yaptırım uygulanmasını, milletvekili dokunulmazlığının da buna göre yeniden düzenlenmesini öngören yeni bir anayasal çerçeve oluşturulabilecektir." dedi.
Bu gelişmeye rağmen aradan geçen zamanda sıkıntıyı giderecek adımlar atılmadı. AP'nin yeni Türkiye raporu, konuyu yeniden gündeme getirdi. Söz konusu raporda, siyasi partilerin kapatılmasından endişe duyulduğu ifade edildi. Siyasi Partiler Kanunu'nun değiştirilerek
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (
AİHM) kararları ile Avrupa Konseyi'nin
Venedik Komisyonu Kriterleri'ne bütünüyle uyumlu hale getirilmesi gerektiği vurgulandı. AP'nin raporundaki görüşler, Türkiye'de yankı buldu. Raporu değerlendiren çevreler, seçimlerden sonra gerekli yasal ve anayasal düzenlemelerin gerçekleştirilmesi gerektiği noktasında birleşti.
Meclis Başkanı Köksal Toptan - Seçimden sonra çalışmaya başlarız
Partileri halk kurar ve halk kapatmalıdır. Bunun dışındaki kapatmalar sadece Venedik Kriterleri ile sınırlı olmalıdır. Seçim telaşı geçsin o işe başlarız. Ancak kapsamlı ya da dar kapsamlı
Anayasa değişikliğine Türkiye'nin ihtiyacı var. Bunun uzlaşma yolu ile yapılması tercihimdir.
Adalet Bakanı Mehmet
Ali Şahin -
Özgürlükler genişletilmeli
AB müzakere sürecinde bulunan Türkiye, ilerleme raporlarında eleştiri konusu olan hususlarla ilgili anayasa ve yasalarda değişiklik yapmak durumundadır.
Temel hak ve
özgürlük sınırları mutlaka genişletilmeli.
Müzakere sürecinde başarılı olmanın başka yolu yoktur.
Başbakan da seçimden sonra dar çerçevede bir anayasa değişikliğinden söz etti.
AK Parti Grup Başkan Vekili Nihat
Ergün - Hem ekonomi hem demokrasi zarar görüyor
Seçim sonrasına böyle bir çalışmanın yapılması gerekiyor. Bir savcı iktidar partisine, internetten indirdiği
gazete kupürleriyle dava açabiliyor. Siyasetin böyle bir sürece girmesi hem ekonomiyi zora sokuyor hem demokrasiyi gölge altında bırakıyor.
Milletvekilinin yargılanması için bile Meclis'in onayı gerekirken, yüzlerce vekilin bağlı olduğu bir siyasi partiye savcı tarafından dava açılabiliyor.
Anayasa Komisyonu Başkanı
Burhan Kuzu - Birlikte yapmalıyız
Hem
parti kapatmanın zorlaştırılması hem de yeni bir anayasa beklentisi var. Ortak bir zemin bulunmalı. Parti kapatmayı güçleştirilseniz Anayasa Mahkemesi bunu da alır kuşa çevirir. Çok uygun da davranabilir tabii ama garantisi yok. Anayasa değişikliklerini
Parlamento olarak birlikte yapmalıyız. Ama CHP buna yanaşmıyor. Yapılan değişikliklerin sürekli Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi, Meclis'i hırpalıyor.
MHP Grup Başkan Vekili
Oktay Vural - Diyalog zemini oluşturulmalı
Şiddet, terör, bölücülük gibi suçlardan partilerin kapatılması, diğer konularda bireylerin sorumlu tutulması gerekir. Bu değişikliklerin yapılabilmesi için partiler arasında
diyalog zemini oluşturulmalı.
DTP
İstanbul Milletvekili Sebahat
Tuncel - Türkiye'nin imajı bozuluyor
Önce anayasa değişikliği yapılmalı. Siyasi Partiler Yasası da düzenlenmeli. Türkiye AB'ye girmek istiyor. Bu yüzden azami derecede AB kurallarına uyması gerekiyor. Devlet bazı tedbirler alabilir. Bu noktada Venedik Kriterleri uygulanabilir.
Prof. Dr. Mehmet Turhan - CHP de MHP de kapatılabilir
AB ile aynı görüşteyim. Venedik Kriterleri çerçevesinde parti kapatmalar yeniden düzenlensin. Haşim Kılıç'ın söylediği gibi Anayasa Mahkemesi'ne parti
kapatma davası bir daha gelmesin. Bizde sorun Anayasa'nın parti kapatmayı düzenleyen 68. maddenin 4 fıkrasındaki yasaklar, her tarafa çekilebilecek şekilde o kadar soyut yazılmış ki her partiyi kapatırsınız. AKP değil, CHP'yi de kapatırsınız, MHP'yi de. Hepsinin bir şeyini bulup kapatırsınız. Maddenin somutlaştırılması lazım. Venedik Kriterleri uygulanmalı. Düzenleme yapılmazsa DTP kapatılabilir. Arkasından başka bir davayla parti kapatılabilir. Her an Demokles'in kılıcı gibi Anayasa Mahkemesi'ni bir
tehlike haline getirecek.