Emniyet Müdürlüğü bahçesinde düzenlenen törene İçişleri Bakanı Osman Güneş, Malatya Valisi Ulvi Saran, 2'nci Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Taner Büyükkantarcıoğlu, 8'inci Kolordu Komutan Vekili Korgeneral Galip Mendi, Tunceli Bölge Jandarma Komutanı Tümgeneral Harun Ocaklı, Emniyet Genel Müdür Vekili Mustafa Bahrettin Demirer, Malatya Milletvekilleri Öznur Çalık, Mustafa Şahin, Cemal Akın, Belediye Başkan Vekili Ertan Mumcu ile şehit polislerin yakınları ile emniyet ve askeri personel katıldı. Tunceli Emniyet Müdürü Ertan Yavaş, hain mayın saldırısı sonucu 2 arkadaşlarının görevleri başında şehit oluğunu, zamansız bu ayrılığın ailelerini ve polis teşkilatını derinden üzdüğünü söyledi. Emniyet Müdürü Yavaş, "Şehitlerimiz Allah katında inancımıza göre ölmemiştir, Şehitlik mertebesiyle ödüllendirilmişlerdir" dedi. İçişleri Bakanı Osman Güneş törende yaptığı konuşmada, terörün kanlı yüzünü bir kez daha gösterdiğini belirterek, şunları söyledi: "Hainler görevlerini yapan iki evladımızı hayatlarının baharında bizden ayırdı. Şehitlerimizin geleceğe dair hayalleri vardı. Onları hem mesleğinden hem de hayallerinden kopardılar." Bakan Güneş, şehitliğin önemli mertebe olduğunainandıklarını ve bunu düşünerek teselli olduklarını söyledi. Bakan Güneş konuşmasını şöyle sürdürdü: "Allah, bize bir daha bu tarz acılar yaşatmasın. Bu sinsi saldırıyı gerçekleştiren hainlerin amacı; ülkemizi bölmek kaosa sürüklemektir. Bunları yapanlar kanla beslenen kendi milletinin ekmeğini elinden alan demokrasiyi dilinden düşürmeyen, fakat hukuktan ve kendi halkından korkanlar bu emellerine ulaşamayacaktır. Devlet olarak kesinlikle hukuk çerçevesinde kalarak bu hainlere gerekli cevabı vereceğiz. Terörle ve şiddetle bir yere varmak asla mümkün olmaz. Gün gelecek terörle beslenen bu hainler terörle kendilerini vuracaklar. Terörü kınamayanlara, terörle arasında mesafe koyamayanlara, kim teröre malzeme veriyorsa onlarda gerektiği şekilde cevaplarını alacaklar.Türkiye Cumhuriyeti bölünmez bütünlüğüne yönelik devlet ciddiyeti ile ve hukuk çerçevesinde bölücü ve yıkıcı teröre karşı mücadelesini sürdürecektir. Bu menfur saldırıyı yapanlarla ilgili çalışmalarımız devam etmektedir. Bu saldırıyı yapanları bulacak hukuk çerçevesinde gereken cevabı vereceğiz. Kahraman polislerimiz, mehmetçiğimiz onlara en güzel cevabı verecektir. Onlar vatan millet sevgisiyle üzerlerine düşen görevleri yaptılar. Onlar şehit mertebesine ulaştılar şehitlerimizin yakınları ailesi bize emanettir. Bugüne kadar emanetlerimizi nasıl koruduysak bundan sonrada bu emanetlere sahip çıkacağız. Tüm imkanlarımızı kullanarak saldırıyı yapanlara gereken cevabı vereceğiz. Şehitlerimizin yakınlarına Allah'tan rahmet ve sabırlar diliyoruz." Törene katılan şehit polis Gökhan Büyükarslan'ın eşi Sevgi Büyükarslan sakinleştiriciler sayesinde güçlükle ayakta dururken, şehidin 9 aylık kız çocuğu Aleyna Büyükarslan ise kadın polislerin kucağında olan bitenden habersiz etrafı izliyordu. İl müftüsü Hacı Bayram Gül'ün duasının ardından şehit polislerin Türk Bayrağına sarılı tabutları memleketlerine gönderilmek üzere havaalanına gönderildi. Şehit Polis Gökhan Büyükarslan'nın cenazesi Osmaniye'ye, Hakan Yavuz'un cenazesi Trabzon'a gönderildi.