İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, dünkü
savunmasıyla ilgili bazı televizyon kanallarında aleyhinde, savunmasında söylediklerinin tam tersi yönde yayın yapıldığını iddia ederek, bu televizyonları kınadığını ve gereğini yapacağını söyledi.
Savcı Pekgüzel ise
aramalarda ele geçilen
belgelerin bulunduğu çuvalların mühürlenerek, sanıkların huzurunda açıldığını vurguladı.
Nusret Senem, savcı Pekgüzel'in, elde edilen bir dosyadan söz ederek, katılanlar arasında
Veli Küçük ve Kemal Kerinçsiz'in de bulunduğu ifade edilen toplantıya ilişkin sorusu üzerine Nusret Senem, ''Belgelerin,
delil çuvallarının, sanıkların huzurunda açıldığı doğru değildir. Hiçbir sanığın huzurunda çuvallar açılmadı. Böyle bir toplantıdan da haberim yok. Böyle bir toplantı olmamıştır'' diye konuştu.
Senem, CD'lerin birinde Ümit Sayın'dan geldiği öne sürülen bir belgenin bulunduğunu, ancak Sayın'ın kendisine söz konusu belgeyi hiç kimseye göndermediğini söylediğini savunarak, şu iddialarda bulundu:
''Sayın, benden 1 ay önce gözaltına alındı. Bu da o belgelerin İstanbul Emniyeti'nde hazırlandığını gösteriyor. Partimizde
davayla ilgili herhangi bir şey çıkmamıştır. O belgeler İstanbul Emniyeti'nde hazırlanmıştır. Davayla ilgili belgelerin hiçbiri bizim bilgisayarlarımızdan çıkmış değil, bunlar polisin hazırlayıp koyduğu belgelerdir. Eğer davayla ilgili belgeler bilgisayarlarımızdan çıktıysa, hangi bilgisayardan çıktığı söylenmelidir. O zaman bir cevabım olur. Ayrıca neden
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müdahale edilmiştir. Bunlar
savcılık, onlar savcılık değil mi? Demek ki kendilerinden şüpheleri var. Temmuz ayında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının arama yapmasını engellediler.''
-FİŞLEME İDDİALARI-
Savcı Pekgüzel'in, ''İP Genel Merkezi'nde
yüksek yargı mensuplarının ve
Adalet Bakanlığı bürokratlarının fişlenmesine ilişkin CD'ler ele geçirildiği'' yönündeki sorusuna karşılık Senem, ''Arama tutanağında olmayan 4 CD üzerinden yargılama yapılıyor. Arama tutanağında olmayan şeyi dosyaya koyuyorlar. Lütfen bundan sonra arama tutanağında olmayan şey sorulmasın'' cevabını verdi.
CD'lerin arama tutanağında bulunduğunu belirten savcı Pekgüzel ise tutanakta 50 kişinin imzasının yer aldığını ifade etti.
Söz alan
İşçi Partisi Başkanı
Doğu Perinçek de, ''Numarası olmayan 4 CD haricindeki bütün delilleri kabul ediyoruz. Bize ait olmayan 4 CD'yi ise kabul emiyoruz'' dedi.
Senem'in
avukatı Mehmet
Cengiz de söz konusu CD'lerin kanıt değerinin olmadığını iddia ederek, ''Bunlar kanıt diye dosyaya bile konulamaz. Kanıt değeri olmadığından bu 4 CD'nin dosyadan çıkarılmasını talep ediyoruz'' diye konuştu.
Savcı Pekgüzel'in, Senem'e ajandasında ''
karargahta bazı
subaylarla görüşüldüğü''nün yazılı olduğunu anımsatması ve ''Hangi subaylarla görüştünüz?'' sorusunu yöneltmesi üzerine, Nusret Senem, ''Mesleğim gereği herkesle görüşürüm. Bu konu benim baktığım bir davayla ilgilidir.
Milli Savunma Bakanlığı ile bir Rus şirket arasındaki
silah satışına ilişkin anlaşmazlığın çözümüyle ilgili görüşmeler yapılıyordu. Bu nedenle sık sık Milli
Savunma Bakanlığına gittim. O not buna ilişkindir'' dedi.
Pekgüzel'in ajandasında yazılı olan, gazeteci, yazar ve siyasi partilerle görüşülüp doküman dağıtılmasıyla ilgili notu sorması üzerine de Senem, ''
Ergenekon'' davasının hukuk temellerine dayanmadığını, davadaki hukuksuzlukları bir dosyaya toplayıp bunu medya kuruluşları ve siyasi partilere göndermeyi düşündüklerini, söz konusu notun da bununla ilgili olduğunu ileri sürdü.
Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın'ın, ''İP Genel Merkezi'nde bulunan Türk ve Kürdü birlikte örgütleme tasarısı ve bu tasarıya eleştiren bir başka dosyayla'' ilgili sorusuna Senem, söz konusu tasarının İP tarafından hazırlandığını, ancak ayrıntılardan haberi olmadığını kaydetti.
-SANIKLARDAN SORULAR-
Tutuklu sanıklardan Kemal Kerinçsiz'in, dava dosyasında ''Hukuk Departmanı'' olarak gösterilen organizasyona ilişkin bilgisi olup olmadığını sorduğu Senem, ''Kemal Kerinçsiz ve Fuat Turgut'u tanımam. Burada tanıştık. Üçümüz de avukat olmamızdan dolayı bizi hukuk departmanı olarak göstermişler. Buna ilişkin bir de şema hazırlamışlar'' iddiasında bulundu.
Söz alan İP Genel Başkanı Doğu Perinçek de Nusret Senem'e Selco Şirketi ile
Milli Savunma Bakanlığı arasında yürütülen sulh görüşmelerinde görev yapan subayların adını vermesinin bir sakıncası olup olmadığını, yoksa bu kişilerin kimler olduğunu sordu.
-''KARARGAH'' MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI
Senem, subayların adlarını vermenin bir sakıncası olmadığını, ancak aradan zaman geçtiği için adlarını hatırlamadığını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Bunlar ilgili yerlere sorulursa adları öğrenilebilir. O toplantılara Genelkurmayı temsilen çok sayıda subay katılıyordu. Jandarmada kanas silahlar alınmıştı. Onlardan da temsilciler katılıyordu. Bu görüşmelerin aralarında pek çok konuda konuşuyorduk. Benim siyasi kimliğim nedeniyle
ülke meseleleri de konuşuluyordu. Bunların bazılarını not almış olabilirim. Bahsedilen karargah da Milli Savunma Bakanlığıdır.''
Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın'ın ''
Kürt ve Türk'ü Birlikte Örgütleme'' metnine ilişkin sorular sorduğunu hatırlatan Perinçek, bu belgenin kendisi tarafından hazırlandığını söyledi.
Perinçek, şu görüşleri savundu:
''Ergenekon belgesi denilen bir başka belgeyi de soruyor sayın savcı. O belge de Kürt'ü ve Türk'ü Birlikte örgütleme belgesine hücum eden bir belgedir. Bu bahsedilen örgütün tek bir düşmanı vardır, o da İşçi Partisi. O zaman biz nasıl bu örgütün kurucusu ya da yöneticisi oluyoruz. Ben avukatlardan farklı bir şey söylüyorum. Avukatlar CD'ler kanunsuz elde edildiğinden delil kabul edilemez, diyorlar. Ben kanunsuz CD'leri de kabul ediyorum. Bin 47 CD çıkmış, onları kabul ediyorum. Ancak bahsedilen o 4 CD partiden çıkmamıştır. Arama tutanaklarında yoktur.''
Savunmasını yapan Nusret Senem'in avukatlarından Mehmet Cengiz de, iddianamede yer alan faaliyetlerin siyasi parti faaliyeti olduğunu ileri sürerek, bu konuda yargılamanın
Anayasa Mahkemesi'nde yapılabileceği yönündeki itirazlarının daha önce
mahkeme tarafından reddedildiğini hatırlattı.
Görülmekte olan davanın siyasi bir partinin faaliyetlerini engellediğini savunan Cengiz, ''29
Mart'ta bir
seçim yapılacak. Oy pusulasında 6. sırada İşçi Partisi var, ancak partinin yöneticileri faaliyetlerinden dolayı
tutuklular. Şu
uygulama ile 29 Mart seçimlerine mahkemenin omuzları üzerinden müdahale edilmektedir'' diye konuştu.
Cengiz, davada yargılanan faaliyetlere ilişkin
Yargıtay'a yapılan başvurunun sonucunun beklenmesi gerektiğini, bunun bekletici neden yapılmasını ve Doğu Perinçek ile diğer İP üyesi sanıkların tahliyesine karar verilmesini istedi.
Senem'in diğer 2 avukatı da savunmalarını yaparak, müvekkillerinin tahliyesini talep etti.
AA