Resmi Gazete'de yayımlanan
Anayasa değişikliğine “Halkoyuna sunulmak üzere” notu düşüldü. Bu yöntemle Sezer'in
dava açmasının önüne geçildi. Sezer'in değişikliği 8'inde tamamladığı ama 7 gün elinde tuttuğu anlaşıldı.
Hükümet,
cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik
Anayasa değişikliği için Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in
Anayasa Mahkemesi'nde dava açmasını imkansız hale getirdi. Cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik Anayasa değişiklik paketi için Cumhurbaşkanı Sezer tarafından
referanduma götürme kararı verildi. Sezer tarafından referanduma götürülme kararı verilen paketin maddeleri Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayınlandı.
Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Resmi Gazete'de yayınlanan Anayasa paketinin altına not düşüldü. Resmi Gazete'ye “
Cumhurbaşkanlığından alınan 15/6/2007 tarih ve B.01.0.KKB.01-18/D-1-2007-450 sayılı yazı uyarınca halkoyuna sunulmak üzere yayımlanmıştır” notu düşüldü.
İLK DEFA YAPILDI
Anayasa değişikliğinin halkoylamasına sunulmak üzere yayınlandığı ifade ilk defa Resmi Gazete'de yer aldı. 1987 yılında siyasi yasakların kaldırılması, 1988 yılında ise yerel seçimlerin 1 yıl öne alınmasına ilişkin Anayasa değişiklikleri referanduma götürülmesine rağmen Resmi Gazete'de bu Anayasa değişiklikleri yayınlanırken böyle bir not düşülmedi. Hükümet, cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik Anayasa değişikliğinin referanduma sunulması için yayınlandığını belirterek Anayasa değişikliğinin yürürlüğe girmediğini Resmi Gazete'ye tescillettirdi.
SEZER DAVA AÇAMAZ
Hükümetin Resmi Gazete'ye düştüğü not nedeniyle Cumhurbaşkanı Sezer'in dava açmasının imkansız hale geldiğine dikkat çekiliyor. Doç.Dr. Kemal Gözler 'anayasa.gen.tr' sitesinde yer alan yazısında “Halkoylamasına sunulması amacıyla Resmî Gazete'de yapılan yayım, bu
kanunun onaylandığı ve Anayasanın bir parçası olduğu anlamına gelmez. Böyle bir kanun henüz hukuk aleminde varlık kazanmamıştır ve yürürlüğe giremez. Söz konusu kanun henüz yasalaşma süreci içindedir. Böyle bir kanun ancak halkoylaması sonucu onaylandıktan ve halkoylamasından sonra Resmî Gazetede yayımlandıktan sonra hukuk aleminde varlık kazanacak ve yürürlüğe girecektir” dedi. Gözler, Sezer'in mahkemeye başvuramayacağını vurgulayarak “Eğer böyle bir başvuru olur da, Anayasa Mahkemesi bu başvuruyu ilk incelemede reddetmez ise, Türkiye'de 'a posteriori anayasaya uygunluk denetimi sistemi'nden çıkılıp, 'a priori anayasaya uygunluk denetimi sistemi'ne girilmiş olur ki, böyle bir şeyi yapanların bunun nasıl mümkün olacağını açıklamaları gerekir.”
Gözler, “Cumhurbaşkanı bu aşamada iptal davası açma imkânını kaybetmiştir. Ama sayın Cumhurbaşkanı söz konusu kanuna karşı hâlâ iptal davası açmayı düşünüyorsa, halkoylamasının sonucunu beklemesi, söz konusu Kanunun halkoylaması sonucu onaylanmasından ve Resmî Gazete yayımlanmasından sonra Anayasa Mahkemesinde iptal davası açması gerekir. Şüphesiz, halkoylaması sonucu kabul edilen bir anayasa değişikliği kanununa karşı açılan bir iptal davasında Anayasa Mahkemesinin neyi denetleyip denetleyemeyeceği sorunu da ayrı bir sorundur” dedi.
8 Haziran tarihli, 15'inde gönderdi
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik Anayasa değişikliğini referanduma götürme konusundaki kararını 8 Haziran tarihinde verdiği ortaya çıktı. Ancak Sezer paketi referanduma götürme kararını 15 Haziran tarihinde açıkladı. Cumhurbaşkanlığı tarafından Başbakanlık'a gönderilen resmi yazıda 8 Haziran 2007 tarihinin olduğu ortaya çıktı. Sezer'in referanduma götürme kararına ilişkin yazıyı 8 Haziran tarihinde
imzalamasına rağmen 15 Haziran tarihine kadar
Çankaya'da beklettiği ortaya çıktı . Sezer, 8 Haziran'da yazıyı imzalamasına rağmen 15 Haziran tarihine kadar beklettiği için referandum tarihini de geciktirmiş oldu. Cumhurbaşkanlığı'ndan gelen yazıda 8 Haziran tarihinin bulunmasına rağmen Başbakanlık'a giriş tarihi esas alınıyor.
Referandumu geciktirecek
Sezer'in, cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik referandum kararı vermesine rağmen referandum süresini kısaltan kanunu onaylamaması da dikkat çekiyor. 2 Haziran'da Meclis'te kabul edilen kanun 3 Haziran'da Çankaya Köşkü'ne gönderildi. Sezer'in 15 günlük inceleme süresi 18 Haziran
pazartesi günü sona eriyor. Sezer 15 günlük sürenin sonunda kanunu veto ederek 22 Temmuz'da çifte
sandık konulmasının engelleyecek.
Anayasa Komisyonu Başkanı
Burhan Kuzu, “Kanunda yaptığımız değişikliğinin veto edilecek hiçbir yönü yok. Sezer bu kanunu veto ederse referendumu geciktirir ve çifte sandık kurulmasını engellemiş olur. Böyle davranmayacağını temenni ediyoruz” dedi.
Kaynak:
Yenişafak