Türkiye'nin en son anayasası askerî
yönetim döneminde hazırlandı. 12
Eylül 1980'de idareye el koyan Silahlı Kuvvetler, 15 kişilik bir
komisyon oluşturarak anayasa hazırlama talimatı verdi.
Milli
Güvenlik Konseyi'nde son şekli verilen metin, Danışma Meclisi'nde onaylandı. Ardından da askerî idareden
sivil yönetime geçişi sembolize eden referandumda
halk tarafından kabul edildi. Aradan 25 yıl geçti. Türkiye şimdi 'sivil anayasa'yı tartışıyor. Bazı kesimler bu girişime ağır eleştiriler yöneltirken, en kuvvetli
destek bizzat
darbe anayasasını hazırlayan isimlerden geldi. Zaman'ın sorularını cevaplayan Danışma Meclisi üyeleri
Abbas Gökçe ve Fahri
Öztürk, sivil anayasanın Türkiye için şart olduğunda hemfikir: "Terör,
kaos ve darbe ortamında tepki olarak yazılan 1982
Anayasası artık sırıtıyor. Savunulamayacak yanları var. Özgürlükleri genişletici sivil bir anayasa yapılması zaruret haline geldi. Bu, uluslararası ilişkilerde ve
ekonomik çevrelerde Türkiye'ye büyük saygınlık kazandırır."
Abbas Gökçe, Danışma Meclisi'ne Kars'tan seçildi.
Danıştay mensubu ve
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyesiydi. Anayasa'yı hazırlayan 15 kişilik komisyonda o da yer aldı. Kendi imzalarını taşıyan 1982 Anayasası'nın artık Türkiye'ye yakışmadığını belirtiyor. 'Savunulamayacak yanları var.' derken
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nu örnek gösteriyor: "
HSYK kararlarına karşı yargı yolu kapalı. Bir hâkim idam kararı verebiliyor; ama kendisi hakkındaki HSYK kararına
itiraz edemiyor,
dava açamıyor. Özgürlükleri genişletici hükümler zaruri oldu."
82 Anayasası'nın kaos-
terör içerisinde bulunan Türkiye'yi ışığa çıkaran bir tepki Anayasası olduğunu kaydeden Gökçe, şöyle devam ediyor: "Ancak şartlar değişti, yeni bir anayasaya ihtiyaç var. Bu anayasanın gizli gizli hazırlanması ise doğru değil. Anayasa halkın malıdır." Gökçe, 82 Anayasası'nın muazzam bir anayasa olmadığını kaydederken, "O günün şartları içerisinde ise muazzamdı." diye ekliyor. Hazırladıkları anayasanın içerisinde sırıtan hükümlerin olduğunu kaydediyor. Gökçe,
Atatürk ilkelerini Anayasa'ya bilinçli olarak koyduklarına işaret ederken,
Sivil Anayasa taslağından da çıkarılmaması gerektiğinin altını çiziyor. Komisyon Başkanı Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı'ya 'Konsey kölesi' dendiğini, ancak Aldıkaçtı'nın dışarıdan müdahalelere geçit vermediğini ileri sürüyor. Anayasa metnine son şeklini ise Milli Güvenlik Konseyi'nin verdiğine dikkat çekiyor. Sivil Anayasa'ya destek veren diğer isim ise Fahri Öztürk. İçel valisiyken Konsey tarafından önce
Mersin Belediye başkanlığına, ardından da Yozgat'ı temsilen danışma meclisi üyeliğine seçilmiş. Öztürk, "1982 Anayasası darbe ortamında tepki olarak doğdu." diyor. AK Parti'nin hazırladığı Sivil Anayasa taslağının bir an önce açıklanması gerektiğini savunuyor.
ZAMAN