Toplumun bu en
küçük birimi olan
aile 30 yıldır
darbe Ana
yasası ile yönetiliyor. Mevcut
Anayasa gözlüğüyle bu ail
e devlet için bir tehdit unsuru olarak görülüyor.Bir özel hayatları yok. Zira dededen toruna fiş dosyaları devletin farklı birimlerine defalarca gönderildi. İsimlerinin arkasında hep bir yafta var. Sırf bir kişi yaftaladı diye, aile arasındaki
telefon konuşmalarına birileri ara ara
kulak misafiri oluyor.
Çocuklar ne zaman devletin kapısını çalsa, ya da şiddet olayına karışsa, karşısına bu fişler çıkarılıyor. Referandumda aile önce özel hayatının güvencesine oy verecek. Fişlemeler, takipler, yasadışı
dinlemeler, notlar tamamen yasaklanıyor. Aile 12 Eylül'de çocuk, kadın ve yaşlıları koruyan bir değişikliği onaylayacak. 41. Maddedeki değişikliklerle her türlü istismara ve şiddete karşı çocuklar korumaya alınıyor. 10. madde ile de yaşlılar yani evin Büyük
babası ve Büyükannesine devlet güvencesi sağlanıyor.
Evin geçimini sağlayan baba da anayasa değişiklik paketinin önemli muhataplarından. Çünkü memurların ve işçilerin sendikal hakları genişliyor. Memurlara toplu
sözleşme hakkı, Anayasal güvence altına alınıyor. Örneğin hükümetle memurlar arasındaki son zam görüşmeleri.... Uzmanlar bu yasa geçerli olsaydı hükümet memura daha fazla zam vermek zorunda kalırdı diyorlar. Değişiklik paketindeki 4 maddenin ailede neleri değiştireceği sorusunun cevabı böyle. Ama
referandum'da tam 26 madde değişecek.