İşte
Vatan yazarının 'Pes' dediği yazısı:
"İtici güç" demek, ne büyük "ayıpmış"!
"Evrim-yaratıcı
zeka" yazılarımı bitirdim ama sağolsunlar "
köşe yazarı arkadaşlarım ve
mail grupları" devam ettiriyorlar. Bazı dostlarım yazmışlar "milliyetçi bir çizgi,
okyanus ötesinde
icat edilen Darwin karşıtı bir çizgi ile nasıl uyuşur"! Bazıları daha da ileri gitmişler ve beni "kara gömlekli" olmakla suçlamışlar! Neyse "kara cüppeli" dememişler!
Bu "karşılaştırmalara", yine o yazıları yazanlardan biri olan dostumun cümlesi ile "aklım şaştı"! Türkiye'yi "sevmek" Darwin'i desteklemekle mi başlıyor? Veya Darwin'in teorilerini tatminkar bulmayıp "dahasını" arayanlar, Türkiye'yi sevmiyorlar mı?
Sevgili dostlar, "saçmalık" tam olarak burada başlıyor! Vay "itici güç" dedi, vay "yaratılış" dedi, vay "yaratıcı zeka" dedi, bu adam "olaylara din odaklı" bakıyor, Türkiye'de "neler oluyor"! Hatta "irtica hortluyor"! Çıkarımlar bu şekilde uzayıp, gidiyor!
Ne güzel kandırmışlar bizi yıllarca! Ne güzel bir diyalektik kurmuşlar! Bir tarafta iyi, güzel,
temiz, devlet canlısı insanlar... Diğer tarafta
terörist, mürteci, devlet karşıtları!
Tam "halkın içinden biri çıkacak, ne yapıyorsunuz, bu kadar
faiz ödenir mi, IMF'ye bu faizle borçlanılır mı" diyecek olmuş, "patlayıvermiş İRTİCA" tartışması! ABD ve
Avrupa'nın ülkede "bir menfaatini kollamak" gerekmiş, ortalığı karıştırmak lazım gelmiş, tam bir başbakan "ABD ve Avrupa bana para vermezse,
Rusya ile
işbirliği yaparım" deyivermiş, "hop
baba demişler, irtica" var!
Sevgili dostlar,
evet, zaman zaman hatta bugün, "ideoloji" devlet içine "sızmaya" çalışmış! Sızmış! İleri gitmiş ama "hiçbir zaman rejimi" yıkacak güce "erişecek" ne amacı ne de gücü olmuş! Olacak mı? ASLA olmayacak, olması da mümkün değil! Bakın neler olmuş...
Erbakan-
Çiller Hükümeti, tam "Devlet, biriken parasını yüzde X'le özel bankalara faize veriyor, sonra devlet yüzde 2X'le borçlanıyor, kamu için
havuz sistemi kurun, bu faizi ödemeyin" demiş... Bir bakmışız "irtica" hortlayıvermiş! Lütfen dikkat edin; Erbakan "her alanda doğrudur, haklıdır, onu savunuyorum" demiyorum! Menderes'in "Rusya'ya" gitmek nasıl "en büyük suçu" ise Erbakan'ın da en büyük suçu "bankalara dokunmayı" denemek! Aynı hatayı bugün Erdoğan da yapıyor ve bankalara "neşter atmaya" çalışıyor! Bunlar ne büyük günahlar bir bilseniz! Patlar yakında yeni bir "irtica" dalgası!
Sevgili dostlar, "Big Bang" yerine Einstein'ın terimi ile "ilk itici güç" dediğim için bana bile, evet bana bile "mürteci" diyecek kadar ileri gidenlerin, "herşey tesadüftür" diyenlere karşı "yaratıcı zeka" kavramını hiç bir "dini" motif kullanmadan
tercih ettiğim için beni "afaroz" eden yazarların olduğu bir ülkede, benim artık "irtica" diye ayağa "kaldırıldığımız" dönemlere karşı şüphelerim var! EVET VAR! NE ucuzmuş bu "mürteci" damgası! İşte asıl "tutuculuk" burada! Sorgulamaya bile "tahammül" yok!
Dostlarım, ben şunu gördüm ki; ciddi konulara "dalmak" ve "beraber sorgulayalım" demek büyük bir suç. ÖZÜR DİLİYORUM... Ben de artık "balinaları, uzaylıları, bağları, bahçeleri,
üzümü, kayısıyı, sirkeyi, şarabı" yazacağım! Ben de artık "kimseyi eleştirmeden" kızıma-çocuğuma büyük paralar ile TRT'de dizi çektireceğim! Hatta "artist" olup ben de oynayacağım!
Başbakan'a "oskar" verip, kızınca "oskarı" geri alacağım! "Ne oluyor" diyenlere de "kara gömlekli, kara vicdanlı" diyeceğim!
SÖZ VERİYORUM; ben de artık "cesur" denemeler yerine "günü masallarla" geçireceğim! Dostlarım, fikir tartışması bizim neyimize! Boşuma gelmemiş bu ülkede "hak etmeyenler, hak etmedikleri her" yere! Ve boşuna "sirkeyle" yıkanıp, üzüm suyuyla "duş" almamışlar her gece!
Son söz: Bu ülkede "şarabı" yazmak çok kolay... Ama "yaratıcı olabilir" demek "engizisyonluk" suç! İyi uykular güzel Türkiyem! "İlk itici güç de", "yaratıcı zeka da" yok! Akdeniz'de balina avına devam! Herkes "rahat" olsun!