Sincan'da yürütülen tanklarla demokrasiye güya balans yapıldı. 14 yıl önce yaşanan o karanlık günler hep kara bir leke olarak anıldı. O günlerin takibinde
Genelkurmay'da düzenlenen meşhur irtica brifinlerinin detayları ise gün yüzüne çıkıyor.
İlki 10 Haziran 1997'de düzenlenen irtica brifingine yüksek yargıçlar otobüslerle taşındı. Toplantıdaki yaklaşık 400 yargı mensubunun arasında dönemin
Anayasa Mahkemesi Başkanı
Yekta Güngör Özden,
Yargıtay Başsavcısı
Vural Savaş ile
Yargıtay ve
Danıştay Başkanları da vardı. Bu isimlere Genelkurmay
İstihbarat Başkanı Korgeneral
Çetin Saner ile İstihbarata Karşı Koyma ve
Güvenlik Dairesi Başkanı
Tümgeneral Fevzi Türkeri irticai faaliyetleri anlattı.
Brifingde
Türkiye, tarihi isyanlar ve son seçimler göz önünde bulundurularak il il parçalandı. Birinci ve ikinci derece öncelikli mücadele edilecek irtica riski bulunan şehirler haritası oluşturuldu.
O dönemin karanlıkta kalmış belgelerine göre iller parçalanmakla kalmadı. 7'den 70'e neredeyse herkes tek tek fişlenip takibe alındı. Yargı ve kamuda kadrolaşma vurgusu yapılarak bu isimlerin
tasfiye edilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Brifingde
ülke genelinde 125 irticai
vakıf, 44 irticai
dernek ve cemiyet, 46 irticai
örgüt, tarikat ve cematin bulunduğu anlatıldı.
Bu acı tabloyu anlatan kişi ise, biringe katılmış
emekli Yargıtay
Hukuk Dairesi Üyesi Ekrem Serim. Serim, pek çok üyenin brifglere
psikolojik baskıya dayanamayarak istemeden gittiğini belirtiyor. Ardından da "Gitmeseydik bizim için irticacı diyebilirlerdi. Bu da bizi korkuttu" diye ekliyor.