Gazeteciler, ülkede
kaos oluşturmak için bu yöntemin geçmişte de uygulandığını vurguladı.
Balyoz darbe planı iddianamesinde; darbeye zemin hazırlamak amacıyla oluşturulduğu öne sürülen 8 maddelik
suikast listesi Taraf gazetesinde yayınlandı. Listede toplumun yakından tanıdığı birçok gazeteci ve yazar var. Döküm,
Sakal, Tırpan, Orak, Yumruk, Kürek, Testere ve Urgan isimli planlarda
hedef seçilenler arasında
Ali Bulaç, Cüneyt Ülsever,
Etyen Mahçupyan,
Mehmet Altan,
Toktamış Ateş,
Fehmi Koru ve
Nazlı Ilıcak gibi önemli isimler yer alıyor.
Suikast amacıyla hazırlandığı iddia edilen listeye gazeteci ve yazarlar tepki gösterdi. Listedeki bazı gazeteciler, suikastların amacının kargaşa ortamı yaratarak askeri müdahaleye zemin hazırlamak olduğunu söyledi.
GEÇMİŞTE ÇOK FAZLA UYGULANMIŞ BİR YÖNTEM
Listede isminin yer almasının çok şaşırtıcı olmadığı ifade eden gazeteci Etyen Mahçupyan, listenin bir ajitasyon ve
manipülasyon planı olduğunu söyledi. Suikastların amacının bir darbe ve
vesayet planına yönelik olduğunu aktaran Mahçupyan, yapılmak istenenin; toplumu olabildiğince kolay ve hızlı yoldan kışkırtmak ve kaotik yapıya doğru götürmek için atılması düşünülen adımlar olduğunu belirtti. Mahçupyan, "Burada da adam öldürmek en kolay yollardan birisi ve geçmişte çok fazla yapılmış uygulanmış olan bir yöntem. Bu işleri yapanların en kolay becerebildiği ve başka bir şey de düşünemediği bir yöntemdir aslında." diye konuştu.
Bu planların deşifre olmasının önemli olduğunu söyleyen Mahçupyan, "Toplumu kandırmanın çok zor olduğu bir noktaya geldik. O zamanda bu tür ajitasyonların ve manipülasyonların çok da anlamlı olmayacağı bir evreye geldik diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
SALAKLIKTAN BAŞKA BİR KELİME BULAMIYORUM
Listede isminin olmasına çok şaşırdığını belirten
Hürriyet gazetesi yazarı Cüneyt Ülsever, böyle bir şeyin olabileceğinin aklının ucundan geçmediğini söyledi. Jandarmanın kendisini 2003-2004 yıllarında çok da sevmediğini ifade eden Ülsever, "Kaynağı nedir bilmiyorum ama o tarihlerde
jandarmanın beni çok sevmediğini biliyorum. Bir
takım ipuçları vardı bende ve ben bunu suikast diye düşünmedim. Çeşitli emareler geliyordu, bana takmışlardı. Sanırım tarihler 2003-2004'tür. Bugüne kadar suikast kavramı çerçevesinde düşünmedim ben. Gerçekten çok şaşırdım." diye konuştu.
Bu teşebbüsü 'salaklık' olarak niteleyen Ülsever, "Bu listeyi hazırlayanlar her kimse, her şeyden önce
zeka seviyeleri çok düşükmüş. Analiz yapma kabiliyetleri hiç yokmuş. Beni aşırı solcu olarak bu memlekette
tarif edecek bir kişi daha çıkar mı bilmiyorum. Yazanların hiçbir analitik, sosyolojik görüşleri yoktur. Gazete bile okumuyorlardır herhalde." şeklinde konuştu.
Bu tip
fişlemelerin Cumhuriyetin bir parçası olduğunu aktaran Ülsever, bu tarz listelerin ortaya çıkmasının Türkiye'ye çok büyük katkılar sağladığını söyledi. Ülsever, "Bundan sonra fişleme yapacak adam oturup, 'Ya ben bir gün devletin ve milletin önünde rezil olabilirim. Zaten benim yaptığımın bir anlamı yoktur' diye düşüneceklerdir. Bu nedenle en önemli katkısı bu oluyor." dedi.
İTTİHAT VE TERAKKİ'DEN BERİ BU YÖNTEM TAKİP EDİLİYOR
Darbe planının ortaya çıkarılmasının çok önemli olduğunu ifade eden gazeteci-yazar Ali Bulaç'ta, bu türlü planların siyasete müdahale etmek amacıyla yapıldığını söyledi. Bundan sonra bu tür şeylerin olmayacağını belirten Bulaç,
Ergenekon davasıyla ortaya çıkartılan darbe planlarının suikastların nasıl devletin içinden yapıldığını göstermesi bakımından önemli olduğunu aktardı. Bulaç, " Ne diyeyim
Allah bizi korumuş. Listeyi hazırlayanların amaçları toplumda karmaşa çıkarmak, kutuplaştırarak askeri müdahaleye zemin hazırlayarak, askerlerin müdahalesini sağlamak. Bunlar bildik, babadan kalma usuller. İttihat ve Terakkiden beri bu yöntemi takip ediyorlar." dedi.
PLAN YÜRÜSEYDİ BEŞ KİŞİLİK BİR JANDARMA TİMİ TARAFINDAN ÖLDÜRÜLECEKTİM
Bir Kurmay Jandarma binbaşısının hiç tanımadığı on dokuz kişiye ömür biçtiğini söyleyen gazeteci-yazar Mehmet Altan da, planın yürümesi halinde beş kişilik bir jandarma timi tarafından vurulup öldürüleceğini ifade etti.
Balyoz
Plan'ı gereği, kanlı eylemler sonrası kaos ve darbe ortamı oluşturulduğunda buna karşı çıkacağı için ölümle cezalandırılacağını aktaran Altan, "Normal, sağlıklı, hukukun üstünlüğünün hâkim olduğu devletlerde,
katiller söz konusu olduğunda vatandaş devletinden medet umar. Bizde ise Balyoz iddianamesine göre "katil doğanlar" devlet içine yuvalanmışlar ve "darbe karşıtlarını" suikast yaparak öldürmek istiyorlar. Katilleri yakalamakla yükümlü bir örgütün içine katiller sızmış ve resmi planlar düzenliyorlarsa, orada hangi sorun doğru ve köklü bir şekilde çözülebilir ki? Umarım gerçek, dava süreci sonunda aydınlanır." ifadelerini kullandı.