Seksenine merdiven dayamış
emekli bir öğretmen Müjgan Özer. Geçen yıl aldığı dizüstü bilgisayarıyla yeni yeni bilgilere, eski öğrencilerine ve daha bir “dünya” şeye kavuşmuş. Şimdi dünyanın sayılı üniversitelerinde
profesör olmuş öğrencileriyle MSN’de konuşuyor, internette
sörf yapıyor.
Yetmiş sekiz yaşında, emekli bir matematik öğretmeni Müjgan Özer. Ama o yaşıtları gibi evde oturup örgü örmüyor. Geçen yıl aldığı dizüstü bilgisayarıyla
sanal âlemin altını üstüne getiriyor. Profesör, mühendis, doktor,
öğretim görevlisi olan öğrencileriyle internette sohbet ediyor,
Google+' class='textetiket' title='Google haberleri'>Google’da kafasına takılan konuları araştırıyor. Yakın gözlüklerini takıp son
model bilgisayarının başına, dantel örtülü masasına oturuyor. Fonda Türk sanat müziği, yanında bir fincan sıcak çayı, bir dilim kekiyle bilgisayarı açıyor. Outlook’tan
maillerini
kontrol ediyor, sonra bize, şimdi öğretmen olmuş öğrencilerinin sayfalarını gösteriyor.
Bilgisayarı nasıl bu kadar iyi kullandığını sorduğumuzda, “internet hocası”
Hüseyin Emiroğlu’yu işaret ediyor. Yıllardır bir
kiracı olmaktan öte, Müjgan teyzeye bir kardeş olmuş Hüseyin Bey ise Müjgan teyzenin matematik bilgisinin işleri kolaylaştırdığını söylüyor. Ancak bilgisayarına internetten virüs girdiği için, Hüseyin Bey’in yüklediği “Panda”nın (virüs koruma programı) bilgisayarının hızını düşürdüğü için şikayetçi. Müjgan teyze Google’ı açınca, önce laptopunun dahili mouse’uyla tıklayacağı yere geliyor, sonra harici mause’la sol kliğe basıyor; yavaş ama emin.
Bilgisayar alma fikri geçen yıl
Hollanda gezisinde aklına gelmiş Müjgan teyzenin. Elindeki dövizleri birleştirip alayım demiş, ama gümrükte sorun olur düşüncesiyle vazgeçip,
Türkiye’den almaya karar vermiş. Hüseyin Bey’in de yardımıyla kullandığı dizüstü bilgisayarına nihayet kavuşmuş.
Hayatını
ders vermek, öğrenci yetiştirmek ve bunun dışında kalan zamanını Türkiye’yi ve dünyayı gezmekle geçiren Müjgan teyze, yaşı sebebiyle gezilerden kopmuş. Emekli
kimya mühendisi kızkardeşleri Kamuran ve Nuran ile birlikte yaşayan Müjgan teyze, yeni yerler görme merakını, heyecanını artık sanal âlemde gideriyor.
İnternette bir araştırma yapıp, yıllardır görmediği birkaç öğrencisini Google’dan bulmuş. Bunlardan biri
Princeton Üniversitesi’nde profesör olan
İhsan Aksay. Aksay’la internet üzerinden irtibat kurmuş ve Türkiye’ye geldiğinde görüşmüşler. Yine Profesör
Muharrem Satır da
Almanya’da Tübingen Üniversitesi’nde ders verirken yakalamış!
Öğrencilerini
teker teker sanal alemden toplayan Müjgan teyze, yaşıtlarını şaşırtıyor. Dostlarına mail gönderip onlarla chat’leşiyor.
Süper ninenin 78 yılda devr-i alemi
Neredeyse bütün Türkiye’yi ve dünyayı gezen Müjgan teyze, “Artık yaşlandım, bu bilgisayar, internet bana yeniden bir pencere, kocaman bir dünya açtı.” diyor.
Karadeniz’i üç kez gezen Müjgan teyze, “Karadeniz’i görmeyip,
Avrupa’daki yeşilliklere hayran oluyorlar. Oysa Karadeniz gibi bir yer yok.” diyor. En çok İskandinav ülkelerindeki düzeni beğendiğini anlatan Müjgan teyze, gecenin üçü olmasına, etrafta hiç
araba bulunmamasına rağmen, bir kadının ışıklarda bekleyişinden bahsediyor. Şehrin karmaşasından sıkıldığını söylerken, “O düzen burada olsun istedim.” diyor.
Mina’da
şeytan taşlamaya giden hacı adaylarının tünelde sıkıştığı, 609 Türk’ün öldüğü 1990 senesinde hac vazifesini yerine getiren Müjgan teyze, sağ olduğu haberini vermek için saatlerce jeton almaya uğraşmış ve “ben hayattayım” diyebilmek için 20 jeton harcamış.
Zaman Cumartesi