Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreteri
Tümgeneral Ferit Güler, TBMM'nin yeni
yasama yılı açılış toplantısına Genelkurmay Başkanı
Orgeneral İlker Başbuğ ve
Kuvvet Komutanlarının katılmasına ilişkin soru üzerine, ''Bu katılıma özel anlamlar yüklenmesi ve bu doğrultuda değerlendirmeler yapılması doğru değildir'' dedi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral
İlker Başbuğ hakkındaki suç duyurusuna ilişkin soru üzerine, Tümgeneral Güler,''Kamuoyunun her şeyi en iyi şekilde değerlendirdiğine inanıyoruz' yanıtını verdi.
''Suç duyurusunda bulunanların tehdit edildiği'' yönündeki iddiaların basından görüldüğünü ifade eden Tümgeneral Güler, ''Türk Silahlı Kuvvetlerinin, bu şekildeki davranışları tasvip etmesi kesinlikle söz konusu olamaz'' dedi.
''Ayrıca, yeri gelmişken diğer bir konuya da değinmek istediğini'' belirten Tümgeneral Güler, ''Bildiğiniz gibi
spor dostluk ve kardeşliktir. Geçtiğimiz hafta içerisinde Bursa'da
Bursaspor-
Diyarbakırspor arasında yaşanan olayları da Türk Silahlı Kuvvetlerinin tasvip etmesi mümkün değildir'' diye konuştu.
Genelkurmay Başkanlığı İletişim Daire Başkanı
Tuğgeneral Metin Gürak da Diyarbakır ise Lice'de bir kız çocuğunun havan patlaması nedeniyle hayatını kaybettiği yönündeki haberlerin hatırlatılması, olayın doğru olup olmadığının sorulması üzerine, "'Gencecik bir kişinin hayatını kaybetmesinden üzüntü duymaktayız" karşılığını verdi.
Olaya ilişkin olarak ilgili
Cumhuriyet Savcısı tarafından gerekli
soruşturmanın yapılmakta olduğunu bildiren Tuğgeneral Gürak, ''Olayla ilgili yapılan ilk incelemelerde, olay sırasında bölgede havan atışının yapılmadığı tespit edilmiştir'' dedi.
Genelkurmay Başkanlığı
Adli Müşaviri Tuğgeneral Hıfzı
Çubuklu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sıfatı ve görevi ne olursa olsun suç işleyen
personel hakkında hukukun gerektirdiği idari ve adli tüm işlemleri derhal yerine getirdiğinin kamuoyu tarafından örnekleriyle bilindiğini belirterek, ''Kişisel hataların kuruma mal edilmesi ve koruma görmesi mümkün değildir'' dedi.
Hakim Albay Zeki
Üçok hakkındaki yargılama sürecinin sorulması üzerine, Tuğgeneral Çubuklu, Albay Üçok'un, hakkında bazı iddiaların gündeme gelmesinin ardından 26
Eylül 2009 tarihinde tutuklandığını hatırlattı.
Soruşturmanın halen
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüldüğünü belirten Tuğgeneral Çubuklu,
Anayasadan ve
Ceza Muhakemesi Kanunu'ndan kaynaklanan ''soruşturmanın gizliliği'', ''masumiyet karinesi'', ''adil
yargılanma hakkı'' gibi temel ilkeler nedeniyle bu konu hakkında detaylı bir açıklamada bulunmalarının mümkün olmayacağını söyledi. Tuğgeneral Çubuklu, ''Ancak, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sıfatı ve görevi ne olursa olsun suç işleyen personel hakkında hukukun gerektirdiği idari ve adli tüm işlemleri derhal yerine getirdiği kamuoyu tarafından örnekleriyle bilinmektedir. Kişisel hataların kuruma mal edilmesi ve koruma görmesi mümkün değildir'' diye konuştu.
Albay Üçok'a isnat edilen eylemlerin askeri ceza kanununda değil Türk Ceza Kununu'nda düzenlenen suçlara ilişkin olduğu ve personelin göreviyle ilgisinin olmadığının ifade edildiğini anlatan Tuğgeneral Çubuklu, ''Dolayısıyla, genel adli yargıya tabii şahsi suçlar nedeniyle yürütülen soruşturmanın adli yargı makamlarınca yapılması normal bir uygulamadır'' dedi.
Bu durumun son dönemde TBMM'ce kabul edilen ve halen Anayasa Mahkemesi'nin gündeminde bulunan yasa değişikliği ile bir ilgisinin bulunmadığını anlatan Tuğgeneral Çubuklu, Albay Üçok'un üzerine atılı eylemler ile görevi arasında bir bağlantının ortaya çıkması durumunda konunun askeri yargının görev alanı açısından da yetkili makamlarca değerlendirilebileceğini kaydetti.
Albay Üçok'un ''soruşturma dosyalarından bilgi sızdırdığına'' ilişkin bazı iddialar bulunduğunu da belirten Tuğgeneral Çubuklu, bu iddialar üzerine, 357 sayılı Askeri Hakimler Kanunu uyarınca askeri hakimlerin görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında işledikleri suçların soruşturulması konusunda yetkili makam olan
Milli Savunma Bakanlığınca soruşturma başlatıldığını, askeri
adalet müfettişlerinin görevlendirildiğini bildirdi.
Tuğgeneral Çubuklu, konuyla bağlantılı olarak 5 askerin askerlik işlemleri ile ilgili iddiaların da incelendiğini kaydetti.
-HAVA KUVVETLERİ'NE AİT BÖLGE-
İstanbul'da
Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ait bir bölgenin bulunması nedeniyle bazı inşaatların yapılamadığı yönündeki haberlerin medyada yer aldığının belirtilmesi üzerine, Tuğgeneral Çubuklu, ''16
Kasım 1987 tarihinde
uçaksavar sistemlerinin menzili içerisinde olduğu değerlendirilen bölgeler için uçaksavar harekatını ve
radar görüşünü engellediği gerekçesiyle askeri güvenlik bölgesi tesis edildiğini'' söyledi.
Bu işlemin, Genelkurmay Başkanlığınca Milli Savunma Bakanlığına, Bayındırlık ve
İskan Bakanlığına, İçişleri Bakanlığına ve Hava Kuvvetleri Komutanlığına gönderildiğini belirten Tuğgeneral Çubuklu, 9 Ocak 2008'e kadar bölgede parsel bölünmeleri gibi nedenlerle çeşitli hukuki uyuşmazlıklar olduğunu ifade etti. Tuğgeneral Çubuklu, şunları kaydetti:
''9 Ocak 2008 tarihinde bölgede inşaat faaliyetleri görülmesi üzerine 15. Füze Üs Komutanlığı tarafından tapuda şerh olmadığı tespit edilerek gerekli girişimlerde bulunulmuştur. 5 Kasım 2008 tarihinde başlatılan inşaatın durdurulması için de
Beşiktaş Belediye Başkanlığı'na ve ilgili
firmaya yazı yazılmıştır.
17 Kasım 2008 ve 30
Nisan 2009 tarihlerinde firma tarafından yapılan müracaatlara olumsuz
cevap verilmiştir. Bu cevapta
deniz seviyesinden 111,82 metre yükseklikte olacak şekilde planlanan inşaatın 102 metreyi geçmemesi halinde uygun olacağı da belirtilmiştir. 28
Ağustos 2009 tarihinde inşaatın belediye başkanlığı tarafından durdurulduğu bildirilmiştir. En son olarak da 15 Eylül 2009 tarihinde söz konusu firma tarafından, bu kez Genelkurmay Başkanlığına yeni bir talepte bulunulmuş olup konu inceleme aşamasındadır.''
Tuğgeneral Çubuklu, askeri personelin yargılanma şekline ilişkin yasal düzenlemelerle ilgili bir çalışma olup olmadığının sorulması üzerine de, bu konuda Anayasa Mahkemesinin kararını beklediklerini ve bir çalışmaları olmadığını söyledi.
-YARBAY DÖNMEZ-
Yarbay Mustafa Dönmez'in yargılanması süreci ile ilgili soru üzerine Tuğgeneral Çubuklu, yargılamanın devam ettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
''Askeri
mahkemede, bildiğiniz gibi, 'askeri eşyayı gizlemek' suçundan tutuklanmıştır. Sekiz aydır tutukludur. Diğer başka bir suçtan da 13.
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutukludur. Bu kapsamda son safhaya geldiği için askeri mahkeme tarafından
tahliye edilmiştir. Karar aşamasına gelmiştir. Ama tahliye edilmesi neticesinde serbest kalmamıştır. Çünkü, 13.
Ağır Ceza Mahkemesi tutuklama kararı devam etmektedir.''
Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreteri Tümgeneral Ferit Güler de Pasifikte meydana gelen iki deprem sonrasında Genelkurmay Başkanlığı'na Doğal Afetler Arama Kurtarma Taburu talebi ulaşıp ulaşmadığı yönündeki soru üzerine, bu konuda kendilerine gelen bir talebin bulunmadığını söyledi.