Son teknolojik özellikleri barındıran
yazılım, vatandaşların mevcut sosyal
yardım bilgilerini yalnızca sorgulamakla kalmıyor, bu bilgileri saklıyor ve 45 günde bir otomatik sorgulayıp vatandaşın son durumu hakkında uyarı veriyor. Böylece yardımlarda suiistimallerin önüne daha kolay geçilebiliyor. Ankara'daki
pilot uygulamaları tamamlanan
sistemin, bu yılın sonuna kadar kademeli olarak
Türkiye genelinde kullanılması planlanıyor.
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler
Araştırma Merkezi (
BİLGEM) G222 Bölüm Başkan Yardımcısı Meryem
Şahin Tütüncü ve proje yöneticisi yüksek mühendis Ahmet Dikici,
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü için geliştirdiği "Bütünleşik sosyal yardım hizmetleri projesi"ne ilişkin AA muhabirine bilgi verdi.
Projenin geçen yılın
Mayıs ayında başlatıldığını ve 2014'te tamamlanacağını belirten Tütüncü, TÜBİTAK'ın projeyle
bilişimdeki tecrübesini sosyal projelerde kullandığını dile getirdi.
Geliştirilen sistemle, sosyal yardımlara ilişkin başvuru değerlendirme, yardımların muhtaç kimselere ulaştırılması sürecinde kaliteli, hızlı ve güvenli hizmetin sağlandığını ve mükerrer yardımlar konusundaki suiistimallerin önüne geçildiğini dile getiren Tütüncü, böylece yapılan tasarruflarla beraber daha fazla vatandaşa yardımın ulaştırılmasının ve sosyal adalete katkıda bulunulmasının amaçlandığını söyledi.
Sistemin, sosyal yardımlara ilişkin merkez ve taşrada 973 Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nda (SYD Vakfı) yürütülen iş süreçlerinin
elektronik ortama taşınmasını sağladığını anlatan Tütüncü, ayrıca Türkiye'de sosyal yardım yapan tüm kurum ve kuruluşların, sosyal yardımlara ve yararlanıcılarına ilişkin bilgileri paylaşabilmelerine imkan sağlayacak bir bilgi
yönetim sisteminin oluşturulduğunu belirtti.
Tütüncü, "TÜBİTAK olarak güvenilir kimliğimizle projenin içinde yer almaktan gurur duyuyoruz. İnanıyoruz ki ulaşılamayan noktalarda
yardıma muhtaç kimselere ulaşılabilmesi için çok büyük katma değer sağlayacağız" diye konuştu.
''1 milyon 682 bin 88 evrak ortadan kalktı''
Ahmet Dikici de Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü bünyesinde yapılan yardımlar için vatandaşların 12 ayrı kurumdan 26 ayrı
belge toplaması gerektiğini, ancak geliştirdikleri yazılımla sadece
TC kimlik numarası ile vatandaşın SSK,
Emekli Sandığı, Bağ-Kur,
MERNİS kayıtlarını, ticaretle uğraşıp uğraşmadığı gibi gerekli tüm bilgilerine saniyeler içinde ulaşılabildiğini anlattı.
Sistemin bu bilgileri sadece sorgulamakla kalmayıp, aynı zamanda başvurudan değerlendirme ve ödemeye kadar tüm süreçleri elektronik ortama taşıdığını dile getiren Dikici, ''Sistemin en önemli yanlarından biri tüm bu veri kayıtlarının 45 günde bir otomatik sorgulanması. Böylece sistem, vatandaşın son durumunu tespit edip yetkililere uyarı veriyor. Yani sistemden vatandaşın yeni bir işe girip girmediği, sosyal güvenceye kavuşup kavuşmadığı ya da bir otomobil sahibi olup olmadığı gibi tüm bilgileri anında görülebiliyor. Yani suiistimallerin ve mükerrer yardımların önüne daha kolay geçilebiliyor'' dedi.
Dikici, sistemin kullanılmaya başlamasıyla birlikte 7 aylık sürede 1 milyon 682 bin 88 adet evrağın kullanımdan kalktığına işaret ederek, böylece ciddi bir katma değer oluşturulduğunu vurguladı.
Projenin ilk modülü olan şartlı eğitim ve sağlık yardımları modülünün tüm Türkiye genelinde uygulandığını belirten Dikici, bunun yanında barınma, yakacak, sağlık,
gıda, eğitim gibi tüm yardımları içeren ikinci modülün ise ilk olarak pilot
bölge seçilen Ankara'da uygulamaya geçtiğini bildirdi. Dikici, sistemin tüm Türkiye'ye kademeli olarak yıl sonuna kadar yaygınlaştırılacağını açıkladı.
İlk kez bir yoksulluk envanteri çıkarılıyor
Projeye ilişkin Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre sistemle, devletin yapacağı yardımlarda, başvurudan bankadan ödeme yapılana kadar geçen tüm süreçler elektronik ortama taşındı. Böylece hane ölçeğinde yoksul vatandaşların takip edilebildiği bir veri tabanına ulaşıldı. Sadece, bireyler değil, o haneye giren gelirler, o hanede yaşayanların
ekonomik durumları da izlenebilir hale geldi. Sistem, Türkiye'nin gerçek verilerle ilk kez bir Yoksulluk Envanteri'nin çıkarılmasına da olanak sağladı. Bu sayede daha gerçekçi ve uygulanabilir politikalar geliştirilmesi konusunda artı bir katma değer de sağlandı.
Sistemle, artık gelir durumu iyi olan vatandaşların bazı suiistimallerinin de önüne geçileceği belirtiliyor.