Adalet Bakanlığı verileri ise tepki çeken
tahliyelerin altında
Yargıtay'ın
iş yükünün yattığı gerçeğini ortaya koyuyor. Dosyalar, Yargıtay'da çok fazla bekletildiği için hükmün kesinleşmesi 5 yılı geçiyor. Bu yüzden birçok
dava düşüyor, sanıklar tahliye oluyor.
Tutukluluk süresini sınırlayan
Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (CMK) 102. maddesinin yürürlüğe girmesinin ardından yaşanan
tahliyeler, yargıda yeni bir
tartışma başlattı. Özellikle
cinayet işleyen sanıklar ile
Hizbullah ve
PKK gibi
yasa dışı silahlı
örgüt üyelerinin tahliyesi kamuoyunda büyük tepki çekti.
31
Aralık 2010'da CMK'nın 102. maddesi yürürlüğe girdikten sonra Yargıtay ağır cezalık davalarda azami
tutukluluk süresini en fazla 5 yıl, örgütlü suçlarda ise 10 yıl olarak belirledi. Ardından da Yargıtay 1. Ceza Dairesi, tutukluluk süresi 5 yılı geçen 37 sanığı, Yargıtay 9. Ceza Dairesi de örgüt suçundan 10 yılın üzerinde cezaevinde bulunan 26 sanığı tahliye etti. Tepki toplayan bu tahliyelerin altında ise Yargıtay'ın iş yükünün yattığı ortaya çıktı. Adalet Bakanlığı verileri de bu durumu doğruluyor.
İstatistiklere göre bir dava ağır ceza
mahkemelerinde ortalama 9 ayda sonuçlanıyor, özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde yaklaşık bir yıl sürüyor. Yargıtay'a gittiğinde ise 2 yıl üç ay bekliyor. Soruşturma safhasıyla hükmün kesinleşmesi 5 yılı geçiyor. Bu da birçok davanın düşmesine yol açıyor.
Aralık 2010'da yürürlüğe giren CMK'nın 102. maddesi 'Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı geçemez' hükmünü düzenliyor. Yargıtay, maddenin yürürlüğe girmesinin ardından ağır cezalık davalarda azami tutukluluk süresinde en fazla 5 yıl,
CMK 250. madde kapsamındaki örgütlü suçlarda ise 10 yıl olduğuna karar verdi. Ardından da Yargıtay 1. Ceza Dairesi, tutukluluk süresi 5 yılı geçen 37 sanığı, Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise örgüt suçundan 10 yılın üzerinde cezaevinde bulunan 26 sanığı tahliye etti. Özellikle cinayet işleyen sanıklar ile Hizbullah, PKK gibi yasa dışı silahlı örgütü davası sanıklarının tahliyesi tepki çekti. 5-10 yıllık davaların nerelerde geçtiği merak konusu oldu. Adalet Bakanlığı
Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü'nün verileri, davaların uzun sürmesiyle ilgili çarpıcı gerçeği ortaya koydu. Ağır cezalık suçlara ilişkin başsavcılıklardaki
soruşturma sürelerine ilişkin net bir veri yok. Ancak bu sürenin ortalama 6 ay ila 1 yılı bulduğu tahmin ediliyor. Adalet Bakanlığı'nın verilerine göre, dava açıldıktan sonra ağır ceza mahkemelerindeki yargılama süresi ise ortalama 270 gün yani 9 ay.
Özel yetkili mahkemelerde yargılama süresi ortalama 347 gün. Ağır ceza mahkemesinin kararını vermesinin ardından
dosya Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı'na geliyor. Başsavcılıkta dosya 473 gün yani 1 yıl 4 ay bekliyor. Başsavcılığın görüşünü hazırlaması sonrası dosya ilgili Yargıtay Ceza Dairesi'ne geliyor. Ceza dairelerinde davaların temyiz talebinin karara bağlanmasıyla ilgili ortalama süre ise 399 günü buluyor. Yargıtay'da bir davanın incelenmesi sırasında geçen toplam süre 2 yıl 3 ayı geçiyor. Yargıtay'ın yerel mahkeme kararını bozması halinde ise davanın karara bağlanma süresi 5 yılın üzerine çıkıyor.
TUTUKLU DOSYALARININ ÜÇTE İKİSİ YARGITAY'DA
Adalet Bakanlığı'nın rakamlarına göre tutuklama süresinin sınırlanmasıyla ilgili CMK'nın 102. maddesinden yararlanacak tutuklu sayısının 930 olduğu öğrenildi. Alınan bilgilere göre, ağır ceza mahkemelerinde yargılanan 867 tutuklu sanığın 5 yıllık tutukluluk süresini doldurduğu ve tahliyesinin gündeme gelebileceği ifade edildi. Bu tutuklulardan 679'unun davasının Yargıtay'ta temyiz aşamasında olduğu; 88'inin ise yerel mahkemelerde halen yargılandığı belirtiliyor. Özel yetkili mahkemelerde yargılanan ve tutukluluk süresi 10 yılı geçen tutuklu sayısı ise 63. Bu sanıkların 33'ü yerel mahkemelerde yargılanıyor. Yargıtay'da temyiz incelemesi sürenlerin sayısının ise 30 olduğu belirtildi.
ZAMAN