- Savcılarla ilgili inceleme ve soruşturma işlemlerini artık Bakanlık yürütecek
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) 18 Eylül 2013 tarihli ve 624 sayılı kararıyla 18 Ekim 2010 tarihli ve 16 numaralı “hâkim ve savcılar hakkındaki araştırma, inceleme ve soruşturma işlemleri” konulu genelgenin 18. bendinde yer alan ‘kurul’ ibaresi ‘Adalet Bakanlığı’ olarak değiştirildi. HSYK’nın aldığı karara göre ayrıca araştırma, inceleme ve soruşturmaların, muhakkik tayin edilenler tarafından bizzat yapılması, istinabe gibi zorunlu durumlar dışında başka hâkim ve savcılar ile kolluğa tevdi edilmemesine karar verildi.
HSYK'nın aldığı kararda şu ifadeler yer aldı: "Hâkim ve savcılar hakkında ihbar veya şikâyeti içeren dilekçe veya evrakın cumhuriyet başsavcılıkları ile adalet komisyonlarına intikal etmesi hâlinde, herhangi bir araştırma, inceleme ve soruşturma işlemi yapılmadan Adalet Bakanlığı merkez, bağlı ve ilgili kuruluşları ile uluslararası mahkemeler veya kuruluşlarda görev yapan hâkim ve savcılar, geçici yetki veya görevlendirme ile başka bir kurum, kurul veya kuruluşta çalışan hâkim ve savcılar, idari görevleri yönünden savcılar ve Komisyon işlerine yönelik görevleri yönünden adalet komisyonu başkan ve üyeleriyle ilgili olanların Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne (a) bendi kapsamı dışında kalan hâkim ve savcılarla ilgili olanların ise Genel Sekreterliğimize gönderilmesi,
Hâkim ve savcıların kişisel suçlarına ilişkin ihbar ve şikâyetlerde izne gerek bulunmadığından soruşturmanın 2802 sayılı Kanunun 93üncü maddesi gereğince;
a)İlgilinin yargı çevresinde bulunduğu ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet başsavcısı,
b) Adalet Bakanlığı merkez, bağlı ve ilgili kuruluşları ile uluslararası mahkemeler veya kuruluşlarda görev yapan hâkim ve savcılar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcısı tarafından bizzat yürütülerek sonuçlandırılması, bu nevi soruşturmaların kolluğa bırakılmaması, düzenlenecek iddianame veya kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ilgili soruşturma evrakı örneği ile birlikte; kamu davası açıldığında ise yargılama neticesinde verilen mahkeme kararının kesinleşmiş tasdikli bir suretinin disiplin yönünden yapılacak değerlendirmeye esas olmak üzere (b) bendinde sayılanlar yönünden Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne; bunun dışındakilerin ise Genel Sekreterliğimize gönderilmesi,
İzin verilmesi üzerine, araştırma, inceleme ve soruşturmaların, muhakkik tayin edilenler tarafından bizzat yapılması, istinabe gibi zorunlu durumlar dışında başka hâkim ve savcılar ile kolluğa tevdi edilmemesi,
İhbar veya şikâyetin müstear isimle yapıldığının anlaşılması veya ihbarcı ile şikâyetçinin tespit edilememesi ya da bunlara ulaşılamaması hâllerinde, evrakın bu gerekçelerle iade edilmemesi, tahkiki mümkün isnat ve iddiaların araştırılarak durumun açıklığa kavuşturulması,
İnceleme veya soruşturma evrakının 9/4/2011 tarihli ve 27900 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Teftiş Kurulu Yönetmeliğinin 39uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca müfettişe devredilmesi hâlinde ise durumun Genel Sekreterliğimize bildirilmesine,
Hakkında soruşturma izni verilen hâkim, savcı veya diğer ilgilinin savunmasını eksiksiz yapabilmesi ve savunma hakkının kısıtlanmaması için soruşturma izin kararında yer alan kendisi ile ilgili iddiaların yazılı olarak aynen bildirilmesi, savunmada gösterilen tanıkların dinlenmesi ve ileri sürülen delillerin toplanması,
Konuya ilişkin evrak veya dosyanın incelendiğine dair ayrıntılı inceleme tutanağı tanzim edilmesi, önemli görülen belgelerin tasdikli örneklerinin evraka eklenmesi, gerekmediği hâllerde tüm evrak fotokopisinin gönderilmemesi,
İnceleme ve soruşturmaların zamanaşımına uğramaması bakımından, kanun yollarına başvuru sebebiyle mahallinde incelenemeyen şikâyet konusuyla ilgili dosyaların aslının veya lüzumlu görülen belgelerin tasdikli bir örneğinin merciinden getirtilmesi suretiyle inceleme tutanağı düzenlenmesi ve gerektiği takdirde ilgili evrakın bir suretinin alınması,
Hâkim ve savcılar ile birlikte şikâyet olunan kişiler hakkında, iddiaya konu eylemler arasında 2802 sayılı Kanunun 86ncı maddesi anlamında birliktelik bulunmaması durumda evrak tefrik edilerek, diğer kişilerin tabi oldukları usule göre kanuni gereğinin takdir ve ifasına tevessül edilmesi, evrakın birlikte fezlekeye bağlanarak Genel Sekreterliğimize iletilmemesi,
Araştırma ve inceleme izni verilen hâllerde hâkim ve savcının savunmasının alınmaması, soruşturma izni verilen hâllerde ise ilgilinin savunmasının 2802 sayılı Kanunun 84üncü maddesi uyarınca alınması,
Soruşturma konusu eylemin cezai yönden kovuşturmayı gerektirdiğinin değerlendirilmesi durumunda 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda şüpheliye tanınan hakların hatırlatılması suretiyle ilgilinin savunmasının alınması,
Kovuşturma izni verilen hâllerde son soruşturmanın açılmasına veya açılmasına yer olmadığına ilişkin mahkeme kararı ile yargılama sonunda verilen mahkeme kararının kesinleşmiş tasdikli bir suretinin Genel Sekreterliğimize gönderilmesi,
2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 72nci maddesinde belirtilen zamanaşımı süreleri dikkate alınarak, inceleme ve soruşturmaya konu eylem tarihlerinin titizlikle tespit edilmesi, inceleme ve soruşturmaların mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılarak evrakın Genel Sekreterliğimize ivedilikle intikal ettirilmesi,
Dosyanın düzenli hazırlanması ve dizi pusulasına bağlanarak gönderilmesi, işin mahiyeti ve evrakın kapsamlı olması gibi zorunluluk bulunan hâllerde inceleme ve soruşturma sırasında bilgisayarda yapılan işlemlerin ve özellikle hazırlanan inceleme ve soruşturma fezlekesinin DVD, CD ve benzeri dijital ortama aktarılmış bir suretinin evrak ekinde Genel Sekreterliğimize gönderilmesine İnceleme ve soruşturma iznine ilişkin karar ve olurun onaylı suretinin dosyadan çıkartılmaması fezleke ve evrak ekinde Genel Sekreterliğimiz e iade edilmesi,
Şikâyetçinin medeni haklarını kullanma ehliyetinden mahrum olduğunun anlaşılması hâlinde durumun izah edilmesi, vesayet altına alınmamış olmakla birlikte akıl hastalığına duçar olduğunun anlaşılması durumunda varsa raporun evraka eklenmesi ve 4721 sayılı Medeni Kanunun 405inci maddesinin ikinci fıkrasına göre işlem yapılması için konunun yetkili vesayet makamına bildirilmesi,
Sadece disiplin cezasını gerektirecek mahiyette olan ihbar veya şikâyetin kötü niyetle yapıldığı veya delillerin uydurulduğu anlaşılan hâllerde ihbar eden veya şikâyetçi hakkında 2802 sayılı Kanunun 76ncı maddesi uyarınca Adalet Bakanlığından izin istenmesi, suç isnadı niteliğindeki ihbar ve şikâyetler ile ilgili olarak izin istenmeden genel hükümler uyarınca resen gereğine tevessül olunması,
Hâkim ve savcı ile birlikte şikâyet edilip dosyası tefrik edilerek genel hükümler uyarınca soruşturma yapılmak üzere Cumhuriyet başsavcılığına gönderilen şahıslar hakkındaki evrakın alındığının bildirilmesi yapılan işlem sonucunun ve akıbetinin bildirilmesinin istenmemesi hâlinde ise aşaması ve sonucu hakkında Kurula bilgi verilmemesi,
2802 sayılı Kanunun bu genelgeye konu edilen ilgili maddelerinde geçen “Adalet Bakanlığı”, “Adalet Bakanı” veya “Ceza İşleri Genel Müdürlüğü” ibarelerinin; Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, ilgili Daireleri ve Kurul Başkanı olarak değiştiğinin inceleme ve soruşturmalar sırasında göz önünde tutulması konularında gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi hususunun Genel Kurulun 30/9/201 tarihli 261 sayılı kararı ile tüm teşkilata duyurulmasına karar verilmiştir."
CİHAN