Gökçek'in avukatı Fatih Atalay'ın açtığı davanın dilekçesinde,
Çölaşan'ın, Hatay'da düzenlenen ''
Türkiye Nereye Gidiyor?'' başlıklı panelde, ''12
Eylül 2010'daki referandumda '
evet' oyu kullananların gaflet, dalalet ve
ihanet içinde olduğunu söylediği'' kaydedildi.
Gökçek'in, referandumda ''evet'' oyu kullandığı ifade edilen dilekçede, Çölaşan'ın her ne kadar genelleme yaparak konuşmuş olsa da, ilk etaptaki muhataplarından birinin Gökçek olduğu savunuldu.
Dilekçede, ''Kendileri gibi düşünmeyen, kendileriyle aynı partiye oy vermeyen insanları 'Bidon kafalı' veya 'Göbeğini kaşıyan adam' olarak nitelendiren bir zihniyetin adeta sözcülüğünü yapan davalı (Çölaşan), demokratik hakkını kullanarak 'evet' oyu veren herkesi ve başta müvekkilimi 'Hain, dalalet içerisinde ve gafil olmakla' suçlamıştır'' denildi.
''Çölaşan'ın, kullandığı kelimelerle toplumun ortak değeri olan Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ni dahi istismar ettiği'' öne sürülen dilekçede, ''Gökçek'in, Çölaşan'ın beyanındaki hakaretlerden etkilendiği, rahatsızlandığı ve üzüntü duyduğu'' kaydedildi.
Herkesin, Gökçek'in ''evet'' oyu kullandığını bildiğine dikkat çekilen dilekçede, Çölaşan'ın, sözleriyle Gökçek'in kişilik haklarını ihlal ettiği savunuldu ve 5 bin TL
manevi tazminat talep edildi.