Geçen ay ‘
Kürt Sorununun Çözümüne Doğru: Ana
yasal ve Yasal Öneriler' başlıklı raporu yayımlayan TESEV'in (
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı) Yönetim Kurulu Başkanı
Can Paker'e göre Kürt meselesinde çözüme çok uzağız ama bu yolda adımlar gizli de olsa atılmaya devam ediyor. Paker hem arzuladığı hem de tahmin ettiği
referandum sonuçlarını
Taraf'a anlattı.
Kürt açılımı çok yakında bir yılını dolduracak. Kürt meselesinin çözümünde bugün hangi noktadayız?
Beş sene önceye göre çok ileri ama çözüme göre çok geri bir noktadayız. Açılımla ilgili benim eleştirim “Niçin yavaş yürüdü?” değil “Niçin peyderpey bu işe girildi?”. Buna bir anda girmek lazım. Tabii ben bunu hiçbir siyasi sorumluluğu olmayan birisi olarak söylüyorum,
siyaset başka bir iş. Bence anadilde eğitimden bölgesel özerkliğe kadar yasa bütününü aynı anda tartışmaya açacaksın. Çünkü o zaman Kürtlere “Bu iş çok ciddi” izlenimini vermiş olursun, kitleleri angaje edersin. Adımı sadece Habur'dan gelenler için atıp, diğer şeyleri saklı tutarsan, Habur'dan geri adım atınca “Bu iş durdu” diyorlar.
Sizce durmadı mı bu iş?
Ben açılım sürecinin tıkandığını düşünmüyorum. Siyasal etkilerle yavaşladı. Bir yandan da deklare edilmeden yürüyor, ben ona da inanıyorum, daha sonra açıklanacak. Referandum geliyor, arkasından genel
seçim var. Bu durumda adım atmak zor. Ama orta vadede gerçeklik kendini dayatır, siyasi davranış kendisini ona uydurur. Açılımın tıkanması eşyanın tabiatına aykırı.
Anayasa değişikliği paketi için ne düşünüyorsunuz?
Türkiye'de bugüne kadar salt halkoyuyla
iktidar değişimi daha üç kez üst üste olmadı. Bu olursa, o zaman enteresan olacak. Ben işte bu yüzden yeni Anayasa'ya ‘
evet' denmesini çok önemli buluyorum. Çünkü o zaman partilerin halkoyundan başka güvenebileceği bir şey kalmayacak.
CHP 43 defa Anayasa Mahkemesi'ne gitmiş. Siyasi faaliyetlerini bürokratlarla, askerlerin de arkasında olduğu bir yapıyla sürdürüyor. Bu paket sonucunda yargının CHP'yi destekleyebilecek gücü kalmayacak. Kalmadığı zaman CHP'nin tek seçeneği olacak: halkoyu. Çok önemli bir dönemeçteyiz o açıdan. Muhalefetin tek varlık nedeni halkoyu olursa o zaman gerçek muhalefet olur,
AK Parti de kendine ona göre çekidüzen verir.
Kimileri refarandum paketi için “82 Anayasası'na vurulmuş en büyük darbe” diyor, kimileri o kadar da önemli bulmuyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Keşke 82 Anayasası'nı çöp tenekesine atabilsek, ama siyasi ortam buna müsaade etmiyor. Bu, gerçekçi değil. Yamalı bohça diyorlar, ama ben bu tedrici değişimin oldukça etkili olduğunu, Türkiye'nin değişimine ayak uydurduğunu düşünüyorum.
BDP, referandum için boykot çağrısı yaptı. Bu tavrı nasıl değerlendiriyorsunuz?
BDP'nin çok haklı olduğu yerler var. Ama parti kapanması konusunda kendisine bu kadar etki etmiş bir konuda, ‘
Hayır' demesi çok enteresan. Referandumu boykot etmeleri yanlış. Ama bunun nedenlerini duyuyoruz; Abdullah Öcalan'ın ve dağdaki eski Marksist-Leninist grubun müştereken verdiği bir karar. BDP çok önemli bir konuda Öcalan'ın siyasi geleceğiyle ilgili tavrını
tercih ediyor. Ama sosyolojik olarak bunun faturasını ödeyeceklerdir.
Nasıl ödeyecekler?
Oy olarak... Kürt halkı bence bölünür. Kürtlerin bir kısmı Öcalan'ın etkisi altında boykot edecek bir kısmı “Yok, bu iş başka” diyecek.
Ne olacak böyle diyenlerin oranı?
Bilmiyorum ölçmek lazım. Ama istiyorsanız bir şeyler atarım.
Atın...
Tamamen hissi olarak benim tahminim yüzde 60 Öcalan'ın paralelinde hareket edecek yüzde 40 da etmeyecek. Bu benim atmam, belki de çok istediğim bir sonuç.
Türkiye genelinde ‘evet' diyenlerin oranı ne olacak peki?
Eğer referandum dönemini
Başbakan çok başarılı götürürse ‘Evet' oyları yüzde 70'e çıkar. Ama iyi anlatamazsa karşı taraf istediği mecraya sokup ‘AK Parti'yi iktidardan götürmenin tek yolu budur' derse o zaman yüzde 50'nin altına düşer. Henüz
erken ama ben yüzde 55-60 ‘Evet' çıkar diye düşünüyorum. Bu da deminki gibi biraz wishful thinking (öyle istediği için öyle düşünme) biraz izlenim. ‘Evet' yüzde 55'in altında çıkarsa AK Parti'nin siyasi ağırlığı zayıflar. Yüzde 55 AK Parti'nin sıyırdığı noktadır, onun üzerini “Zafer” diye sunar. Yüzde 55 iyi bir oran, hem Anayasa geçmiş olur, hem de herkes yatışır. Hiç kimse için kesin mağlubiyet ya da kesin
zafer olmaz.
TARAF