Yine ordu yine yalan
Elazığ Jandarma Komando Taburu'nda askerliğini yaparken önce “teröristlerce şehit edildi” ardından ise “
intihar ettiği” söylenen Jandarma Komando Er Ali
Yüksel'in ölümüyle ilgili inceleme başlatan
Malatya 2'inci
Ordu Komutanlığı
Askerî Savcılığı'nın yürüttüğü
soruşturma tamamlandı.
Askerî savcılık, “Ali Yüksel'in kimliği henüz belirlenemeyen ve asker olmayan kişilerce öldürülmüş olma ihtimalinin kuvvetli olduğunu” kaydetti. Er Yüksel'in ölümüyle ilgili üç farklı açıklama yapan askerî yetkililer böylece bir skandala
imza attı. İşte birbirini izleyen skandallar zinciri...
8 Eylül 2008: Şehit
Jandarma Komando Er Ali Yüksel'in
ailesine 8 Eylül 2008'de, Çan bölgesi Kızıltaş kırsalında
arazi arama ve tarama faaliyetini yaptıkları sırada Yüksel'in “
Allah korkusu olmayan biri kadın biri erkek iki teröristin
iftar vakti saldırısı sonucu şehit edildiği” söylendi. Gece vakti haberi duyan anne Fatma Yüksel
kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırıldı ve kendisine anjiyo yapıldı.
31 Aralık 2008: İntihar
Elazığ 8'inci
Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı, kalbinden vurularak ölen Jandarma Komanda Er Ali Yüksel'in kendisini askerlikten muaf tutmak amacıyla intihar ettiği, dolayısıyla kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi ve bu kararı 2
Şubat 2009'da askerin
babası Hüseyin Yüksel'e tebliğ etti. Yıkılan baba avukatları aracılığıyla, Malatya 2'inci Ordu Komutanlığı Askerî Savcılığı'na başvurarak, “Askerlikten muaf tutulmasını isteyen bir insan nasıl olur da kalbine ateş eder. Olsa olsa daha basit bir yerini yaralamak ister. Oysa
otopsi raporuna bakıldığı zaman Ali Yüksel'in kalbinin hemen üstünde iki tane mermi deliği olduğu görülüyor” diyerek
itirazda bulundu. Aile ayrıca, Ali Yüksel'in cep
telefonunda bulunan ve tanımadıkları üç numara ile kıta anket formları ve revir defterlerinin incelenmesini istedi.
9 Şubat 2009: Kaza sonucu şehit
Mehmetçik Genel Müdürlüğü, er Ali Yüksel'in, “Silah
kazası sonucu şehit olduğunu” belirterek, anne ve babaya ayrı ayrı olmak üzere 11 bin TL ödeme yapılabilmesi için aileden
kimlik bilgileri ve bazı evraklar istedi. Evrakları tamamlayan anne ve baba, evlatları
silah kazası sonucu şehit olduğu için toplam 22 bin TL tazminat aldı.
Ve 22 Mart 2010: Öldürüldü
Malatya 2'inci Ordu Komutanlığı Askerî Savcılığı, ailenin yaptığı itiraz sonucu cep telefon numaraları, kıta anket formu ve revir defterlerini inceledi. Cep telefon kaydından kız arkadaşı olduğu anlaşılan Z.C'den ve Ali Yüksel'in asker arkadaşlarından alınan ifadede Ali Yüksel'in intihar etmek için bir nedeninin olmadığı, maddi durumunun da iyi olduğu ortaya çıktı. Ayrıca kıta anket formu ve revir defterinde de intihara neden olabilecek bir
psikolojik sorununun olmadığı tespit edildi. Malatya 2'inci Ordu Komutanlığı Askerî Savcılığı, Ali Yüksel'in ölürken bir yeri işaret ettiğini, yapılan tüm araştırmalar neticesinde bunun kesinlikle intihar olmadığının ve Yüksel'in kimliği henüz belirlenemeyen ve asker olmayan kişilerce öldürülmüş olma ihtimalinin kuvvetli olduğuna dikkat çekti.
Davayı kimse almak istemiyor
İtirazlarında haklı bulunduklarını belirten Yüksel ailesinin avukatı Hikmet Delebe, “Dosyamızı Elazığ Karakoçan
Cumhuriyet Savcılığı inceleyecek. Fakat kaygımız şu,
dosya bu defa Elazığ ile Malatya arasında defalarca gidip gelecek. Askerî savcılık ‘
siviller öldürmüş olabilir, buna sivil savcılık baksın' diyor, sivil savcılık ise ‘hayır buna askerî savcılık baksın' diyor. Kimse bu davaya bakmak istemiyor” dedi
Ali Yüksel'in 29 yaşındaki ağabeyi Abit Yüksel ise bir uzman çavuşun kendilerine bakarak ağladığını ve bir şeyler söylemeye çalıştığını ancak karşısındaki binbaşıdan korktuğunu ileri sürdü. Abit Yüksel şunları anlattı: “Çünkü kardeşimin bazı arkadaşları, ‘intihar etti' diyen binbaşıya ‘ne intiharı komutanım' deyince, binbaşı onlara sert bir şekilde baktı ve askerler sustu.
Binbaşıya
mahkeme kanalıyla itiraz edeceğimizi söyledik. Binbaşı bize, ‘amacınız nedir para mı, para istiyorsanız verelim' dedi. Aklıma kötü şeyler geliyor, acaba kardeşimi üst rütbeli bir
subay mı öldürdü de bu bir sır gibi saklanıyor.”
TARAF