Yargıçlar ve Savcılar Birliği (
YARSAV) Başkanı Emine
Ülker Tarhan, ''Ana
yasa değişikliğinin ülkemizde hiçbir temel sorunu çözemeyeceğini biliyoruz. Aksine büyük sorunlar yaratacağını düşünüyoruz'' dedi.
Emine Ülker Tarhan, Başkan Yardımcısı
Fetih Sayın'la Eğitim-İş Burdur Şubesi,
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Burdur Şubesi,
Cumhuriyet Kadınları Derneği ve
CHP İl Örgütünce düzenlenen konferansa katıldı.
''
Anayasa değişikliği'' konulu konferanstan önce
gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tarhan,
Erzincan Cumhuriyet
Başsavcısı
İlhan Cihaner'in tahliyesinin son derece mutluluk verici olduğunu söyledi.
Tarhan, ''Başsavcı İlhan Cihaner'in tutuklanması yok hükmünde bir tutuklamaydı,
yetki gasbına dayalı bir tutuklamaydı. Böyle bir tutuklama zaten yoktu. Yüksek
mahkeme yokluğunu
tescil etmiştir. O sebeple tahliyeyi çok mutluluk verici buluyorum. Başsavcı İlhan Cihaner'in tahliyesini çok mutluluk verici buluyorum'' diye konuştu.
Tarhan, son günlerdeki ses kayıtlarıyla ilgili olarak da şunları kaydetti:
''O kadar çok ses kaydı var ki inanın artık başımız döndü. Ses kayıtlarıyla, röntgenlemeyle, gözetlemeyle ilgili YARSAV olarak tavrımız çok nettir. Bu
hukuksuzluk, bu
kural dışılık, bu kanunsuzluğun içeriğine girip asla meşrulaştırmayız. Yani içeriğini asla tartışmayız. Çünkü çerçevesi onun hukuksuzdur. Sadece bunu tartışırız. Bunu kınarız.''
YARSAV Başkanı Tarhan, konferanstaki konuşmasında da İlhan Cihaner'in tutuklanmadan önce yasa dışı cemaat yapılanmalarının siyasal ve
ekonomik bağlantılarını soruşturduğunu ifade ederek, bu
soruşturmayı kapatmadığı için evinin ve makamının basıldığını iddia etti.
Tarhan, şöyle devam etti:
''Soruşturma konusu olan
dosya elinden alınarak kendisini soruşturan savcıya verildi. Böylece yapılan soruşturmadaki
siyaset- cemaat ilişkisinin parasal boyutunun da üzeri kapatıldı. Dosya oradan oraya kaçırılarak yargısız
infaz gerçekleştirildi. Bu olay
iktidar destekleyicisi gazete, televizyon ve internet sitelerinde soruşturma yapması muhtemel savcılara örnek ve ibret olarak gösterildi. Örtülü biçimde
yargıçlar ve savcılar, bu çevreleri rahatsız etmemeleri mesajı verilerek tehdit edildi.''
Yargıç ve savcıların adaletin temini için defalarca gece yarıları
adliyeden çıkıp karanlık sokaklardan tek başına
küçük lojmanlara doğru yürüyerek ilerlediklerini söyleyen Tarhan, şöyle konuştu:
''Biz bu şartlarda çalışırken gösterişli zırhlı araçlar, sağa sola koşuşturan pahalı
takım elbiseli korumalar korumadı hiç. Bunu hiç istemedik de zaten. Çünkü korunmaya ihtiyacımız yoktu. Biz iyi ve saygıdeğer bir şey yapıyorduk. Bu ülkeyi hukuksuzluğa alıştırmaya ve kendi hukukunu
egemen kılmaya çalışanların hüküm tanımazlıklarını teşhir etmeden sessizce seyretmeli ve sineye mi çekmeliydik? Alnımızı dosyalarımıza gömerek kaderimize razı mı olmalıydık? Elbette ki hayır. Susmadık, razı olmadık.
Yargıtay,
Danıştay, adliye binalarını yasa dışı
örgüt karargahı gibi dinleme,
izleme işlemleri, yargıçlar hakkında hukuk dışı dinlemelerle veri bankaları oluşturarak halka yargıyı her fırsatta şikayet ederek güç kazananlar, menfur planlarını nihayet bir elverişli vasıtayla sonuçlandırmaya koyulmuşlardı. Bu anayasa değişikliği gibi elverişli vasıtayla yargının denetim gücünün yok edilmesinin artık aşamasına gelindi.''
-''HERKESİ DİNLİYORLAR''-
''Herkesin hiç bıkılıp usanılmadan dinlendiğini'' iddia eden Tarhan, dinleyenlerin hiç yorulmadığını belirtti.
''Hiçbir şeye kaynağın tam olarak yetmediği ülkede dinleyenlerin kaynaklarının hiç tükenmediğini'' savunan Tarhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Yargıçları dinliyorlar,
şantaj veri bankaları hazırlıyorlar. İnsanların özel yaşamlarını, günlük sohbetlerini
tetikçi televizyonlarında, internet sitelerinde yayınlıyorlar. Herkesi böylece susturabileceklerini sanıyorlar. Susturmak için tek tek uğraşmak zor gelmiş olmalı ki anayasanın yargı bölümünde yapılan hukuk devletine aykırı değişikliklerle topyekun yargı nasıl yok edilir bunun üzerinde çalışıyorlar. Ama biz YARSAV olarak bu anayasa değişikliği çalışmasıyla mücadele ediyoruz. Bu değişikliğin ülkemizde hiçbir temel sorunu çözemeyeceğini biliyoruz. Aksine büyük sorunlar yaratacağını düşünüyoruz. İşte bu nedenle savaşıyor, bilinçlendirme adına elimizden geleni yapıyoruz.''
Konuşmanın ardından, CHP Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan YARSAV Başkanı Tarhan'a, ADD Burdur Şube Başkanı Kazım Üstüner de Başkan Yardımcısı Sayın'a plaket verdi.