Türkiye’yi sarsan ‘İktidar ve Toplumla Mücadele Eylem Planı’ üzerindeki imza ile ilgili Jandarme Kriminal’in ‘İmza Albay Çiçek’in elinin ürünü’ raporundan sonra Adli Tıp ve Polis Kriminal’in de aynı yönde rapor verdiği ortaya çıktı. Üçlü raporun ardından Ergenekon savcıları skandal eylem planında imzası bulunan Genelkurmay Harekát Başkanlığı 3. Destek Şube Müdürü Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’i ifadeye çağırmaya hazırlanıyor. SKANDAL İMZAYA ÜÇLÜ TEYİT YAPILDI Skandal eylem planındaki imzanın Jandarma Kriminal’in ardından Adli Tıp Kurumu ve Polis Kriminal’de de incelemeye alındığı öğrenildi. İmza karşılaştırma, skandal belge üzerindeki imza ile Albay Çiçek’in 17 Ocak 2002’de Ç.Ü.’de doktora müracatı için kullandığı imza, evlilik defterindeki imzası ve askeri savcılıkta verdiği imzanın karşılaştırmasıyla yapıldı. Üç incelemede de imzalarda büyük benzerlik olduğu belirlendi. İFADE ALMA İŞLEMİ ERTELENMİŞTİ Üç raporun da ‘İmza Albay Çiçek eli ürünü’ şeklinde çıkması üzerine Ergenekon terör örgütü iddiasıyla soruşturma yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Çiçek’in ifadesini almaya karar verdi. Çiçek daha önce de ifadeye çağırmış ancak askeri savcılıktaki inceleme ve Jandarma Kriminal’in imza karşılaştırma raporunun tamamlanması için ertelenmişti. DARBEYE ZEMİN HAZIRLAMA SUÇLAMASI Albay Çiçek hakkında ‘T.C. Hükûmetini ortadan kaldırmaya teşebbüs’ ve ‘darbeye zemin hazırlamak’ iddiasıyla işlem yapılacağı belirtildi. Albay Çiçek’e savcılık sorgusu sırasında Ergenekon sanıkları emekli Albay Levent Göktaş ve emekli Binbaşı Levent Bektaş ile Poyrazköy cephaneliği kapsamında tutuklanan muvazzaf subaylarla bağlantılarının da sorulacağı öğrenildi. BİRBİRİNDEN ZOR SORULAR BEKLİYOR Albay Çiçek’e sorulacak diğer soruların ise ‘Eylem Planı’nı siz mi hazırladınız?’, ‘Hazırlamak için talimat aldınız mı?’, ‘Planı herhangi bir makama sundunuz mu?’, ‘TSK içinde bu belgeden haberi olan subay var mı?’, ‘Serdar Öztürk’e bu belge nasıl ulaştırıldı?’, ‘Planlandaki eylemler kim ya da kimler tarafından uygulamaya konulacaktı’ olacağı belirtildi. Ergenekon’da bir ilk daha Albay Dursun Çiçek’in ifadesi alındıktan sonra hakkında Ergenekon kapsamında dava açılması durumunda bir ilk daha yaşanacak. Ergenekon savcıları, iddianamede, ‘Sarıkız’, ‘Ayışığı’, ‘Yakamoz’ ve ‘Eldiven’ adlarıyla darbe planlayan ekibin TSK içinde ve dışındaki idhar (yedek) kadrolarının halen aktif olduklarını vurgulamışlardı. Dursun Çiçek’in de bu ekibin talimatı doğrultusunda bu belgeyi hazırlamış olabileceği ihtimali soruşturuluyor. Çiçek’in Ergenekon sanığı olması durumunda ‘idhar’ kadrosuna yönelik ilk işlem de yapılmış olacak. Albay Çiçek’in doktora imzası Jandarma Kriminal’in ‘İmzanın Albay Dursun çiçek’in elinin ürünü olduğu değerlendiriliyor’ raporunun ardından Albay Çiçek’in doktora başvurusu için attığı imzanın da skandal belgedeki imzanın aynısı çıktı. Albay Çiçek’in 17 Ocak 2002’de Çukurova Üniversitesi’nde doktora yapmak için müracaat ettiği sırada kullandığı imza Zaman’da yayınladı. İşletme doktorası yapan Çiçek’in üniversitede resmî evraklara attığı imzalarla skandal eylem planının altında yer alan imza büyük benzerlik gösteriyor. ‘Belge sahte’den geri dönüş başladı Skandal planın altındaki imzanın Albay Dursun Çiçek’e ait olduğuna yönelik Jandarma Kriminal raporunun ortaya çıkmasının ardından ‘Belge yüzde 99 sahte’ diyenler çark etmeye başladılar. Önceki gün ‘Belge sahte yazanı bulun’ manşetiyle çıkan Habertürk, ‘İmza benziyor, Albay ifadeye çağrılacak’ haberine yer verdi. Önceki gün ‘İmzalar Albay’a ait değil’ başlığıyla okurlarının karşısına çıkan Vatan ise dün jandarma kriminal raporunu görmezden gelerek ‘Bir imza üç farklı yorum’ başlığıyla çıktı. ‘Belgeyi ilk kez gazetede gördük’ başlığıyla belgeyi sahte olarak lanse eden Milliyet dün ‘İnceleme sonrasında imzanın Albay Çiçek’e ait olduğu iddia edildi’ şeklinde kısa habere yer verdi. Önceki gün ‘İki belgede iki farklı imza’ başlığıyla okuyucunun karşısına çıkan Sabah, dün Jandarma Kriminal raporuna hiç değinmedi. Hürriyet ve Radikal gibi gazeteler ise Jandarma Kriminal raporunu görmezden geldi. Sahte belge talimatı Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanı Bülent Orakoğlu askeri mahkemece tutuklanıp 56 gün hapis yatmasına neden olan ‘Köstebek Davası’yla ilgili şok bir iddiada daha bulundu. Orakoğlu belgenin aslının verilmemesinden dolayı askeri savcının Deniz Kuvvetleri’ne ‘Bu belgenin aynısını yapın’ talimatını verdiğini ve hazırlanan sahte belge ile yargılandıklarını öne sürdü. Emirle bağımsız yargı olmaz Köstebek Davası olarak da bilinen yargılamayı yapan ve beraat kararı verince Malatya DGM’ye tayini çıkarılan emekli Askeri Hakim Binbaşı Mesut Kurşun, askeri yargının bağımsız olmadığını söyledi. Verdiği karar nedeniyleın Genelkurmay Adli Müşaviri emekli Tuğgeneral Erdal Şenel’in kendisini ‘Ne yaptığını sanıyorsun’ diye fırçaladığnı anlatan Mesut Kurşun ‘Benim yaşadığım bir gerçek var. Askeri yargı bağımsız değil. Alt üst ilişkisi var. Ben, verdiğim karar nedeniyle atamaya tabi tutuldum’ dedi. STAR taraf_komplo