İşte
Karamehmet Grubu'nun sert
gazetesi Tercüman'daki o haberin tam metni:
Başbakan'a neden düşman oldular?
Tercüman haberde dik dururken, POAŞ,
Hilton rezaletlerini örten sözde medya devi
Hürriyet’in övgüler yağdırdığı Başbakan’a saldırması merak uyandırdı:
Talimat mı geldi, menfaat mi kesildi?
"
Medya deviyim" diye kibirlenen
Hürriyet Gazetesi'nin 2 ayda süratle değişen yayın politikası, kamuoyunda şaşkınlığa yol açtı. Hilton ve POAŞ kirli çamaşırlarını örtmek için Başbakan Erdoğan'a ve AKP'ye 22 Temmuz akşamına kadar
manşet ve sürmanşetlerinde övgüler yağdıran Hürriyet,
seçimin üzerinden henüz iki ay geçmeden AKP iktidarına ters döndü.
Yere göğe sığdıramıyordu
AKP ile başarılı bir seçim kampanyasına
imza atan Hürriyet, Başbakan Erdoğan'ın reklam propagandasını Türk halkına yutturmaya çalıştı. Erdoğan ile seçim öncesinde birçok kez özel
röportaj yapan gazete, AKP'yi yağlayan başlıklara da imza atmayı
ihmal etmedi. Bunlardan biri, 16.05.2007 tarihinde sürmanşetten yayınlanan "Onların hepsinin hizmetkarıyım" haberi. Bu haberde, Uluslararası
Basın Enstitüsü Dünya Kongresi'nin kapanış oturumunda konuşan Erdoğan'ın en güzel sözleri konuşma metninden çekilmiş ve spotta "Mitinglerde
bayrak açanlar dahil Türkiye'de herkesin hizmetkarıyım" sözüyle haber yazılmıştı. Erdoğan'ın Türk Ordusu'na olan övgü dolu sözleri de haberin amacını belirten diğer bir önemli etken.
Özkök ile diz dize sohbet
Yine seçimlerden iki ay önce, 17.05.2007 tarihinde AKP yağcılığına soyunan Hürriyet'in sürmanşeti yorumlamaya değerdi: "Bana hâlâ söylemeyecek misin"
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ertuğrul Özkök ile çok dostane bir söyleşi gerçekleştiren Başbakan Erdoğan, bir gün dahi Köşk'e çıkmayı düşünmediğini röportajında açıkladı. Hürriyet-AKP reklam kampanyasının ürünü özel röportajdaki Erdoğan'ın açıklamalarının bir bölümü şöyle:
"Eşim ve çocuklarım, benim
aday olmama karşı çıktılar. Ben de başından itibaren bir tek gün dahi aday olmayı düşünmedim. Benim kafamda üç dönem başbakanlık fikri vardı. Son gece Abdullah Bey'e 'Bu işi sen yükleneceksin' dedim.
Genelkurmay Başkanı
Büyükanıt ile Dolmabahçe'deki ofisimde yaptığımız görüşmenin ardından çok spekülasyon yapıldı. Takdir edersiniz ki, iki devlet yetkilisi arasındaki görüşmeydi. Bu konuda konuşmamak için karşılıklı söz verdik."
Nemalanamadı, şantaja başladı
Hürriyet, genel seçimlerden önce yağladığı AKP'yi seçimin ardından yavaş yavaş yalnız bırakmaya başladı. Haberleriyle Başbakan Erdoğan ve kurmaylarını sindirme politikası yürüten gazete, 3 gün önceki haberlerinde AKP'yi iyice zora soktu. 05.09.2007 tarihli Hürriyet'in manşeti şöyleydi:
"Hamili
kart tam gaz" Haberde, Başbakan Erdoğan'ın iki hafta önce bir törende "AKP döneminde kayırma, torpil son buldu. 'Hamili kart yakınımdır' sözleri artık tarihi karıştı" demişti. Ancak ilk AKP Grubu'nda torpil notları havada uçuştu" deniyordu.
Özel kameralı, ayrıntılı çekim
Özel görüntülü, ayrıntılı çekimle yıpratma politikası güden ve adeta AKP'ye kin güden bir haber kaleme alan Hürriyet'in şantaj aracı haberinde, AKP Grup Toplantısı'nda, Genel Sekreter Yardımcısı İdris Naim
Şahin'in,
Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı'dan iş ricasında bulunduğu,
Karabük Milletvekili Mehmet Ceylan'ın ise bir tetkik hakiminin "
lojman ricasını"
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'e ilettiği yazıldı. Fotoğraflarla süslenen haberin devamı da gecikmedi.
Uydurma haber bombardımanı
Hürriyet gazetesinin şantaj niyetiyle kaleme aldığı haberler AKP tarafında ses getirmemiş olacak ki gazete haber üzerine haber yapmaya devam ediyor. Hedeflerinde AKP Genel Sekreteri İdris
Naim Şahin olan Hürriyet, dün de Şahin'in Sapanca'daki Berceste Dinlenme Tesisi'nin sahibinin vurulmasına yol açan
arazi olayına ait notları okurken görüntülendiğini manşetine taşıdı. AKP'ye yakınlığıyla bilinen
Kanal 7 Televizyonu'nun da torpil olayının içinde olduğunu belirten gazete, bakalım daha ne kadar şantajına devam edecek?