Genelkurmay'ın söz konusu belgeyi önce reddettiğini hatırlatan Cinmen, "Arkasından bunlar oluyor, karmaşık bir ilişkiler yumağı. Şuanda garip olaylar oluyor, tuhaf olaylar oluyor. Tuhaf bir ilişkiler yumağını görüyoruz." diye konuştu.
Askerî savcılığın,
kaos planından sadece
Dursun Çiçek'i sorumlu tutması kafaları karıştırdı. Son gelişmeleri Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) değerlendiren Avukat
Ergin Cinmen, son yaşanan hadiselerde tuhaf ilişkiler yumağı gördüğünü belirtti.
Genelkurmay Başkanı'nın belgeyi önce kağıt parçası diye nitelendirdiğini hatırlatan Cinmen, "Ben bir hukukçuyum, dosyayı görmeden bir şey söyleyemem. Bir
dava açıldı. Bakalım o davanın içinde ne olacak. Dursun Çiçek kendisini savunmaya çalışacak. İmzayı reddetti ama askeri
savcılık diyor ki, '
imza onun imzası, kişisel olarak bunu yapmıştır.' gibi bir
takım iddialar var. Genelkurmay Başkanı 'Bu bir kağıt parçasıdır.' dedi. Arkasından bunlar oldu, yani bir şaşkınlık içerisinde olduğunu söyleyebiliriz, önce külliyen ret refleksi var o refleksi bunlar gösteriyorlar, arkasından bunlar oluyor, karmaşık bir ilişkiler yumağı. Şuanda garip olaylar oluyor, tuhaf olaylar oluyor. Tuhaf bir ilişkiler yumağını görüyoruz." diye konuştu.
Susurluk dönemi ile 28
Şubat sürecinde yaşananları hatırlatan Cinmen, Genelkurmay'ın bu konuda sabıkalı olduğunu söyledi. Her iki sürecin birbiriyle bağlantılı sosyal hadise olduğuna vurgu yapan Cinmen, "Biz çok ciddi şeyler gördük özellikle 28 Şubat sürecinde
Çevik Bir imzalı
Türkiye halkına tuzak kuran Genelkurmay faaliyetleri vardı. 28 Şubat ile Susurluk'u birlikte değerlendirdiğinizde birbirleri ile bağlantılı iki sosyal hadiseydi. Genelkurmay belgeleri vardı. Bu anlamda askeri savcılığa askeri yargıya güveniyoruz ama en azından kuruluş yapısı itibarıyla bunlar bağımsız yapılanmalar değildir. Dosyayı bilmiyoruz, dosyayı görmedik; çünkü dosyanın tarafı değiliz.
Savcı bunu hangi kanıtlara dayanarak böylesi bir tespitte bulundu, bunu şuanda bilemiyoruz. Genelkurmay'ın böylesi faaliyetlerinde ciddi bir sabıka kaydı sorunu vardır. Sabıkalı olan bir yapıdır. Onun için bir şüphe ile bakma durumumuz var." şeklinde konuştu.
Askeri savcılığın söz konusu plan ile ilgili hazırladığı iddianamede belgenin hazırlayıcısı ve sızdıranı olarak
Albay Çiçek gösterilmiş, iddianamede Çiçek'in belgeyi YAŞ'ta
terfi edemeyince hazırlamış olabileceği öne sürülmüştü. Askeri mahkemece de kabul edilen iddianamede Çiçek'in, bu planı hazırlayarak TSK personelinin komuta kademesine yönelik güven hissini yok etmeyi hedeflediği belirtilmişti.