Kanaltürk’ün sahibi olduğu söylenen gazeteci Tuncay Özkan, kendisi ve televizyonu hakkında suç duyurusunda bulunan Paragon Televizyon Yayın Hizmetleri AŞ’nin yetkililerini ilginç bir yöntemle tehdit etti: “Ordu beni destekliyor.” Kanaltürk yetkilileri ve Özkan tarafından yaklaşık 1 milyon 700 bin YTL dolandırıldığını öne sürerek Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunan Paragon AŞ İdari İşler Müdürü Şenol Ayyıldız, gazeteci Özkan’ın, “Orduyla ilişkilerimiz iyi, bizi destekliyorlar. Bizimle uğraşmayın. Bir şey çıkaramazsınız bu işten.” ifadelerini kullanarak kendilerini sindirmeye çalıştığını söyledi. Nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla karşı karşıya olan Özkan, daha önce yaptığı bir konuşmada, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını rüşvet almakla itham etmişti. Kanaltürk yetkililerini, Trakya Basın ve Yayın Hizmetleri AŞ’yi RTÜK tarafından ‘Kablo televizyon lisans ve yayın izni’ olmadığı halde varmış gibi göstererek para almak ve devir işlemlerini yapmamakla suçlayan Paragon AŞ İdari İşler Müdürü Şenol Ayyıldız, Tuncay Özkan’la ilgili çarpıcı iddialarına devam etti. Ayyıldız, gazeteci Özkan’ın kendilerine ordu tarafından desteklendiklerini ifade ederek aralarındaki ticari anlaşmazlıktan sonuç alamayacaklarını söylediğini iddia etti. ‘Ordu bizi destekliyor.’ sözlerini kullandığı iddia edilen Özkan, geçtiğimiz aylarda katıldığı bir sempozyumda ise TSK mensuplarına ağır bir suçlama yöneltmişti. Çağdaş Eğitim Vakfı’nın (ÇEV) düzenlediği sempozyuma katılan Özkan şöyle konuşmuştu: “Aracılar vasıtasıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’ne veya silah almaya karar verenlere her yıl 1 milyar dolar uluslararası pazar sahipleri tarafından rüşvet dağıtılıyor.” Özkan için, “Başka türlü şeyler de yapmaya çalışıyor.” diyen Ayyıldız, “Paragon’la ilgili bir programda konuşmuş. Paragon’un uydurma bir şirket olduğunu, iki tane ihtiyarın evi göründüğü şeklinde haber yaptırmaya çalışıyormuş.” diye konuştu. Ayyıldız ayrıca Kanaltürk ve Tuncay Özkan’la ilgili Başbakanlık, Adalet Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı’na şikâyet dilekçesi yazdıklarını da ifade etti. Paragon tarafından gönderilen dilekçede kullanılan şu ifadeler dikkat çekiyor: “Kanaltürk’ün yetkilileri ve özellikle Tuncay Özkan tarafından dolandırıldığımın bildirilmesidir. Kanaltürk yetkilisi olan Özkan, yaptığımız toplantılarda taahhüt ettikleri her şeyi yapacaklarını belirtmiştir. Fakat muhtelif zamanlarda bu şirketle yapılan hiçbir işin gereği yerine getirilmediği gibi verdiğimiz paralar da hiçbir vergi işlemine tabi kılınmadan bu şirketçe alıkonulmuştur.” Kanaltürk televizyonu ile başta reklam olmak üzere değişik alanlarda ticari ilişkiye giren kişi veya kurumlar ilginç bir noktaya da dikkat çekiyor. Paragon AŞ’nin suç duyurusunda ve şikayet dilekçesinde de belirtildiği gibi Tuncay Özkan, kanalın önemli görüşmelerinde söz sahibi konumunda bulunuyor. Ancak ticari ilişkilerin resmiyet kazanması için düzenlenen belgelere imzaları farklı isimler atıyor. Kanaltürk’ün herhangi bir olay nedeniyle hukuk karşısına çıkması durumunda Özkan, kanalın sahibi olmadığını belirterek yargıdan kurtuluyor. Fakat, Türkiye İş Bankası tarafından aleyhine ‘adli mercilere yalan beyanda bulunmaktan’ açılan dava için savcıya verdiği ifadede, “Benim bu şirkette danışmanlık dışında hiçbir yetki ve sorumluluğum yoktur.” diyen Özkan, katıldığı toplantılarda kanalını CHP’nin emrine verebileceğini söylüyor. Geçtiğimiz şubat ayında CHP Gençlik Kolları tarafından düzenlenen İstanbul İl Başkanlığı’ndaki panelde konuşan Özkan, gençlerden sokak organizasyonları yapmalarını isteyerek, “Televizyonum CHP’nin emrinde.” ifadelerini kullanmıştı. Özkan’ın ifadeleri 27.02.2006 tarihinde Zaman’da yayımlanmıştı. Zaman