Özal’ın ölümüyle birlikte,
Türkiye üzerinde
hain emelleri olanlar, çeşitli tezgahları yürürlüğe koymaya başladılar.
Turgut Bey’in üç pişmanlığına gelince, Korkut Bey bunları şöyle sıralıyor: “Ölümünden üç gün önce bir arkadaşına şu açıklamayı yaptı. Ben üç şeyden pişmanım. Birincisi yasaklılar için referanduma gitmek. Onları ben (TBMM’de) affetmeliydim. Yaptığım ikinci hata, eşimi siyasete sokmak; üçüncüsüyse
Mesut Yılmaz!”
Türkiye, gerçekten de Özal sonrası dönemde tam bir bataklığa sürüklendi. Son dönemde birbiri ardına çıkarılan
darbe planları, bu düzenin içinde kurumların nasıl laçkalaştığını açık açık gösteriyor. Ülke 2002 seçimlerinden sonra yeniden toparlanıp kendine geldi. Karşılaştığı bir çok zorluğa, zaman zaman yapılan yanlışlara rağmen 2002’den günümüze kadar uzanan dönemin,
ülke açısından başarılı yıllar olduğunu kabul etmek gerekir.
Turgut Bey, Cumhurbaşkan’ı olduktan sonra, yapılan ilk seçimlerde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığına getirilen
Tansu Çiller’e “Biz bir takanın dümenine oturduk. Bu günse size bir uzay gemisinin
kaptan köşkünü teslim ediyorum. Sadece ince ayarlar yaparak götürmenizi öneririm...” demişti...demişti ama, Turgut Bey’den sonra ekonomiyi yürütenler o “uzay gemisinin” kaptan köşkünü kısa sürede , yeniden, bir takanın dümenci iskemlesine çevirmeyi başardı!
AZİZ ÜSTEL-STAR