'Orta
Asya ve
Kafkasya sorunları üzerine Rus-Türk
diyalogu' konulu konferansta sunum yapan iki akademisyenin
Türkiye ve
Türk okulları aleyhine konuşmasını, Türkiye'nin
Moskova Büyükelçisi Halil Akıncı
cevapsız bırakmadı.
Ankara Üniversitesi
öğretim görevlisi Erel Tellal ile
terör örgütü
Ergenekon tutuklusu
İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'in oğlu Mehmet Perinçek, Ankara'yı ABD'nin
Rusya'yı kuşatma
politikasında yer almakla suçladı.
AK Parti hükümetini bu ideolojiyi
Orta Asya'ya taşımaya çalışmakla itham eden akademisyenler, Türk okullarının da
İslam ihraç ettiğini ve Türkiye ile Orta Asya ülkeleri arasında ilişkilerin gelişmesini engellediğini öne sürdü. Bu iddialara cevap ise Türk Büyükelçi ile Rus akademisyenlerden geldi. Türkiye'nin
bölge ile ilişkileri geliştirmesine Rusya'nın karşı olmadığını ifade eden Büyükelçi Akıncı, Türk okullarıyla ilgili iddiaların da gerçek dışı olduğunu vurguladı. Rus akademisyenler ise Türk okullarının bölgenin gelişmesine katkı sağladığını dile getirdi.
Gerilimli konferansta söz alan Tellal, Türkiye'nin Orta Asya politikasının başarısız bulduğunu, bölgede beklenen kardeşlik ve dayanışmanın sağlanamadığını iddia etti. Tellal konuşmasında şöyle devam etti: "Uluslararası toplumda Ankara, bölge ülkelerinden beklediği desteği göremedi. Ticari ilişkiler de yeteri kadar gelişmedi. Neden böyle oldu? Saptama yapmak lazım. Türkiye bölgede ABD ile birlikte hareket etti. Rusya ikinci plana atıldı. Adriyatik'ten Çin Seddi'ne sloganı bir ABD projesi idi. Türkiye'de hiç kimse böyle hissetmez. Bu söylendi. Değişik nedenler vardı. 90'lı yıllarda bu ABD'nin Türkiye'ye biçtiği roldü. 11
Eylül sonrası ABD Türkiye'ye yeni bir rol biçti. O da ılımlı İslam. Orta Asya'ya yönelik Türkiye'ye biçilen rol. Türkiye'nin parası olmadığı için dış etkenlerden bağımsız politika geliştiremezdi." Tellal'a göre bölgede bulunan Türk okulları Türkiye ile Orta Asya ülkeleri arasında ilişkilerin gelişmesini engelliyor. Ulusalcı söylemleri ile dikkat çeken akademisyene göre
Cumhuriyet Türkiye'si Atatürk'ün kemiklerini sızlatırcasına bu okullar aracılığı ile bölgeye İslam ihraç ediyor.
"ABD TÜRKİYE'Yİ RUSYA İLE SAVAŞA SOKACAKTI"
Mehmet Perinçek de öğleden sonra gerçekleşen oturumda Büyükelçi Akıncı'nın yeniden oturuma katılması üzerine, Tellal gibi konuşamadı.
Gürcistan savaşı sırasında ABD'nin Türkiye'yi Rusya ile savaşa sokmaya çalıştığını öne süren Perinçek, iddialarına şöyle devam etti: "Bölgede bulunan petrol
boru hatlarının bombalandığı iddiaları ortaya atıldı. Türkiye bu bilgilere inanarak az daha savaşa katılıyordu. ABD, Türkiye'den
Rize ve
Trabzon limanlarını açmasını istedi.
Başbakan Recep
Tayip Erdoğan aracılığı ile önerilen Kafkas İşbirliği ve İstikrar Platformu da Rusya'yı bölgede durdurmaya yönelik bir girişim."
RUS AKADEMİSYENLER GÜLEN'E SAHİP ÇIKTI
Tellal'ın sunumunun taraflı ve önyargılı bir konuşma olduğunu ifade eden Rusya
Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü'nden Emilyanova Nadejda Mihaylovna, yaptığı konuşmasında
Avrasya coğrafyasında açılan okulları olumlu bulduğunu, Türk girişimciler tarafından açılan bu kurumların bölgenin gelişmesine katkı sağladığını söyledi. Tellal'ın konferansın hedefinin aksi istikametinde bir konuşma yaptığını kaydeden Asya
Afrika Enstitüsü Direktörü Mihail Meyer de fikirleriyle Türk okullarına ilham kaynağı olan
Fethullah Gülen'in hoşgörü ve diyalog çalışmalarını desteklediğini söyledi.
Bağımsızlıklarını yeni kazanmış cumhuriyetlerde Gülen'in eğitim ve kültür alanında muazzam yardımı olduğunu ifade eden Rus
bilim adamı, "Bu söylemleri kabul etmemek lazım. Onlar düşünmeden konuşuyor. Titiz ve dikkatli olmak lazım. 90'lı yılları boş verelim. Bundan sonra ne yapabiliriz? Bunu konuşmalıyız." eleştirisi getirdi.
AKINCI: "ÖNCE OKULLARI GİDİP GÖRÜN"
Öğleden sonra gerçekleşen oturuma katılarak Türkiye aleyhine konuşan akademisyenlere cevap veren Büyükelçi Akıncı, Türkiye'nin bölge ile ilişkileri geliştirmesine Rusya'nın karşı olmadığını anlattı. Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından tüm bölgede dine karşı bir talep oluştuğunu kaydeden Akıncı, Türkiye'nin de bölgeye talep edildiği ölçüde yardımcı olduğunu ifade etti. Türkiye'nin bölgeye yönelik politikalarının başarısız olmadığını savunan Akıncı, önemli tespitlerde bulundu: "Türkiye, Orta Asya ülkelerinin ayakları üzerinde durmalarını istiyor. Dünya ile bütünleşmelerini istiyor. Politik olarak takip ettiğimiz tek konu bu ülkelerin 1936 yılından önce kullandıkları Latin alfabesine geri dönmeleri. Bir de Türk okullarından bahsedildi. Ben bilgimi sizinle paylaşmak istiyorum. Siz de gidip görebilirsiniz. Bu okullarda okuyanların çoğu Hıristiyan. Ben bunların arasında bir tane
Müslüman yapılanı görmedim. Siz biliyorsanız söyleyin. Bugün Rusya'da 25
Türkoloji bölümünde 800'den fazla öğrenci
Türkçe ile meşgul. Bu Türkiye'nin
ekonomik ilişkileri ve dünyadaki ilişkilerinin artması ile ilişkili. Bir dili öğrenmenin ve öğretmenin kime zararı olabilir?"
İŞÇİ PARTİSİ DAHA ÖNCE DE TÜRKİYE'Yİ RUSYA'YA ŞİKÂYET ETMİŞTİ
Avrasyacı ve ulusalcı söylemleri ile dikkat çeken gruplar zaman zaman Moskova'ya gelerek Türkiye aleyhinde çalışmalarda bulunuyor. Nitekim 2007
Aralık ayında Moskova'da ulusalcı ve Avrasyacı bazı uzmanlarla birlikte bir toplantı düzenleyen İşçi Partili
Semih Koray, Türkiye ve hükümet aleyhine bir kısım iftiralarda bulunmuştu. Koray
11 Eylül saldırıları,
Çeçenistan ve Doğu Türkistan'daki saldırıları düzenleyen teröristlerin Türkiye'de eğitildiğini öne sürmüştü. Türk hükümetini konu ile ilgili uyardıklarını savunan Koray, yönetimin uyarıları dikkate almadığını savunmuştu.
CİHAN