TBMM Kulisinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldız, Azeri gazının
Türkiye üzerinden Batıya taşınması konusunda
Azerbaycan ile aralarına bazı konularda problem kaldığını hatırlatarak, aynı zamanda SOCARGAZ Başkanı olan Azeri
Milletvekili Revnag Abdullayev ile birlikte
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a giderek, ''hakemliğini istediklerini'' söyledi. Erdoğan'ın da bunu uygun gördüğünü belirten Yıldız, ''Başbakanımız tabiri caizse aramızı buldu. Prensip olarak anlaşmış olduk'' dedi.
Anlaşma konularına
fiyatın dahil olup olmadığı sorusuna karşılık Yıldız, şöyle konuştu:
''Bütün konular dahil. Ayrıntılara girmemize gerek yok... Başbakanımız, 'Azeri kardeşlerimizle olan ilişkimizin stratejik, siyasi ve konjonktürel boyutu, bütün bu
anlaşmaların daha üzerindedir. Sizin
teknik olarak aranızdaki pürüzleri, problemleri halletmeniz için nerede anlaşamadığınızı bana söyleyin' dedi. Ben de kendisine iki-üç nokta arz ettim.
Her iki taraf da adım attı; hem Azeri kardeşlerimiz hem biz adım attık. Hem piyasanın serbestleşmesi için Azeri tarafın koyabileceği katkılar hem fiyatın makul seviyede kalıp uluslararası piyasadan arındırılmayacak tarzda olması hem de miktarın Türkiye'nin
büyüme hızlarını ileride tatmin edecek noktalara ulaşması ve özellikle uluslararası arenada geçer bir deyim olan
transit taşımacılık tarifesine her iki tarafın saygı duyması gibi, 3 temel konuda Başbakanımızın hakemliğinde prensip kararına vardık.''
Yıldız, ''Bunun vatandaşa yansıması nasıl olacak?'' sorusuna, ''Vatandaşımıza yansımasıyla alakalı herhangi bir problem yok. Bizim önceden dizayn ettiğimiz gibi...
Nisan 2008'den bu yana gelebilecek, bu tahmin ettiğimiz anlaşma çerçevesindeki zam, önceden dizayn edilmişti, planlanmıştı. Buna Azeri kardeşlerimiz de aynı şekilde mutabık kaldı. Her iki taraf adım attı anlaşma adına...'' karşılığını verdi.
İçeriğin ne zaman açıklanacağı sorusuna Yıldız, ''Biraz daha geçsin, birkaç konumuz daha var. Ama önemli olan gelinen noktada, prensip olarak anlaşma sağlanması ve mutabık kalınmasıdır. Biz Azeri kardeşlerimizle bir noktada buluşamamıştık. Sayın Başbakan'ın hakemliğine ihtiyaç hissettik, o noktayı koydu'' dedi.
-''GERİYE DÖNÜK FARK ÖDENECEK''-
Yıldız, Azeri gazında üç temel konu bulunduğunu hatırlatarak, ''Bunlar; Şah Deniz-1'in fiyatı, Şah Deniz-2'nin fiyat ve miktarı ile transit taşımacılıkla alakalı konular. Üçünde de faklı argümanlar ön plana çıkartılıyordu. Başbakan hem onlara hem bize birer-ikişer adım atmamızı söyledi. Biz de o şekliyle mutabık kaldık'' dedi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Nisan 2008'den bu yana ''Azeri Gazı
ucuz fiyatla alınıyor'' dediğine işaret eden Yıldız, kendilerinin de ''Bu konuda bilgi eksikliği var, Azeri gazı ucuza alınmıyor' dediklerini ifade etti. Yıldız, ''Ancak Nisan 2008'den günümüze taşınmak kaydıyla, defaten bir fark ödenecek ve o rakam güncellenmiş olacak. Yani,
Mayıs 2009'daki fiyat, aldığımız 120 dolardan değil, anlaştığımız fiyattan faturalanacak. Nisan 2008'e kadar geriye dönük fark ödenecek'' diye konuştu.
Yıldız, ''Maliyet hesabı yaptınız mı?'' sorusuna, ''Hepsi var. Rakamlar çalışılıyor, ufak tefek oynamalar oldu Başbakan'ın müdahalesiyle...'' karşılığını verdi.
-''NABUCCO'YA VEREBİLİRLER''-
Yıldız, ''
Nabucco'ya gaz verme konusunda bir gelişme beklenebilir mi?' sorusuna karşılık ise şunları kaydetti:
''Nabucco karşısında iki kimliğimiz var; bir ortak olarak, iki AB gaz arz güvenliğiyle alakalı çözümünün bir parçası olmak. Biz diyoruz ki 'Azeri kardeşlerimiz bu gazı Türkiye'den geçirebilirler ve Nabucco'ya verebilirler.' Aynı şekilde diğer projeler için de yapabilirler. Biz görevimizi yaptık başından beri. Bundan sonra Nabucco'ya gaz gider mi, gitmez mi, Azeri tarafı ile bizim de içinde bulunduğumuz konsorsiyuma bağlı. Nabucco'nun kaynak ülkeyi bulması, gaz tedarikiyle alakalı çalışmalarda Türkiye tek başına omzuna bir yük hissetmemekte. Konsorsiyum ortaklarıyla birlikte, 6 ortak beraber bu gazı aramaktadır. Biz Türk Cumhuriyetlerini, İran'ı, Irak'ı daha iyi tanıdığımızı sanıyoruz. Bu konuda çabalarımızın, gayretlerimizin önemli bir pozisyonda kalacağına inanıyoruz. Türkiye, Nabucco'nun önemli bir tedarikçisi olacaktır.''