Özacar 'Türkiye'de yakın zamanda bu depremin tetiklediği büyük bir deprem olur' gibi bir çıkarım yapılması yanlıştır. Bilimsel olarak bunun kanıtlanabileceği bir durum yok'' dedi. ODTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü Başkan Yardımcısı Yard. Doç. Dr. A. Arda Özacar, Japonya'daki depremin en büyük yan etkisinin tsunami olduğunu belirterek, ''Depremin yakın çevresi dışında Avustralya, Endonezya, Kuzey ve Güney Amerika'nın batı kıyısında tsunami etkileri ciddi boyutlarda olabilir. Havai gibi volkanik bölgelerde ise sismik aktivitelerin artışına neden olabilir. Ancak 'Türkiye'de yakın zamanda bu depremin tetiklediği büyük bir deprem olur' gibi bir çıkarım yapılması yanlıştır. Bilimsel olarak bunun kanıtlanabileceği bir durum yok'' dedi.

DEPREMİN MERKEZ ÜSSÜ BELLİ OLDU

DEHŞETE DÜŞÜREN İLK GÖRÜNTÜLER - TIKLAYIN

SANİYE SANİYE DEPREM ANI - Video

JAPONYA'DAKİ DEPREMDEN İLK GÖRÜNTÜLER - FOTO GALERİ

Dr. Özacar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Japonya'da meydana gelen 8.8 şiddetindeki depremin 2004 yılında Sumatra'da yaşanan 9.1 şiddetindeki depremle sistemsel olarak benzerlik gösterdiğini belirtti. Depremi meydana getiren sistemin, Pasific tektonik plakasının Filipinler'in altına daldığı ve plakaların yaklaşık 9 santimetre birbirine yaklaştığı bir bölge olduğunu anlatan Özacar, depremin sürpriz olmadığını kaydetti. Depreme ilişkin parametrelere bakıldığında, ilk belirlemelere göre, deprem merkez derinliğinin 25 kilometre olduğunu dile getiren Özacar, bunun sığ bir deprem olduğunu söyledi ve tsunami üretme potansiyelinin yüksek olduğunu belirtti. Büyük enerji açığa çıkaran bu tip depremlerin dünya ölçeğinde bazı etkileri olduğuna işaret eden Özacar, bu tip enerji çıkışlarından sonra dünyada deprem aktivitesinde artışlar gözlenebildiğini belirtti. Türkiye açısından ise ''Japonya'daki deprem Türkiye'de büyük bir depremi tetikler'' şeklinde ispatlanabilecek bir olgunun olmadığını ifade eden Özacar, ''Türkiye'de bu tip tsunami üretme potansiyeli olan büyük bir deprem ancak Ege Denizi'nde, Girit Adası'nın gerisinde kalan Afrika plakasının Ege'nin altına daldığı Ege dalma-batma zonunda yaşanabilir'' diye konuştu. Kuzey ve Doğu Anadolu fay zonlarında oluşan depremlerin oluşum mekanizmasının farklı olduğunu söyleyen Dr. Özacar, sözlerini ''Tabii ki Türkiye, aktif fayların yoğun olduğu bir deprem ülkesidir. Bu anlamda ülkemizde deprem her zaman öngörülmesi ve tedbir alınması gereken bir doğa olayıdır'' şeklinde tamamladı.