Antalya'nın
Alanya ilçesinde yaşayan yerleşik yabancılar, Türk dizilerinin genelinde karakterlerin aşk, para ve cinsellik üzerine yoğunlaştırılmasından şikayetçi.
Alman asıllı Annette Veyisoğlu, dizilerin sadece Türk değil Alman kültürüne de aykırı olduğunu söyledi. Veyisoğlu, "Genellikle dizilerde evli birinin başka sevgilisi oluyor. Bir kadının birkaç erkekle ilişkisi bulunuyor. Bu yüzden dizi seyretmiyorum." diye tepkisini ortaya koyuyor.
Veyisoğlu yakl
aşık 10 yıldır Alanya'da yaşıyor. Güzellik salonu işleten Veyisoğlu, televizyon dizilerinin bazılarını sevdiğini, ancak bir çoğununu topluma yanlış
mesaj verdiği için seyretmediğini anlatıyor. Türk dizilerinde genel itibariyle aşk, para ve cinselliğin hakim olduğunu belirten Veyisoğlu eleştirilerini şöyle sıralıyor: "Böyle ilişkisi olan birini
ailesi akrabaları ya da arkadaşları uyarmıyor ve bu duruma gülüp geçiyorlar. Normal görüyorlar. Ama dizideki karakterlere göre normal olan gerçek hayatta kesinlikle normal değil. Sen evlisin, sadece kocanla beraber ol. Başka birine aşık olmuşsan o zaman kocandan ayrıl ilişkiyi bitir ve başkasına git."
Bir kadının ya da erkeğin birden fazla kişiyle birliktelik yaşamasının Almanya'da da normal karşılamadığını ifade eden Veyisoğlu, "Bir sevgili tamam ama 2 tane hoş değil." diyor.
Yaklaşık 5 yıldır Alanya'da yaşayan Alman Melanie Suchzelt(33) da erkek arkadaşının Türk olmasından dolayı sevmese de zorunlu olarak dizileri seyrettiğini söylüyor. Karışık ilişkileri konu alan dizilerin gerçek hayatta örnek alınmasını aptallık olarak tanımlayan Melanie, "
Dizilerden etkilenip aldatmayı doğru bir şeymiş gibi düşünmek çok saçma. Kıskanmak olabilir ama aldatmak hiçbir zaman doğru değil. İnsan dizilere göre değil de kendi doğrularını yaşamalı." görüşünü dile getiriyor.
Ev hanımı Börbel Freudenberg(53) da dizilerdeki gibi evli kadın ya da erkeğin hayatında başka birilerinin olmasını yanlış bulanlardan. Freudenberg, monogami(tek eşlilik) kavramına dikkat çekiyor. (CİHAN)