Sözkonusu kararda, doğal afetlerle daha etkin ve eşgüdümlü mücadele edilmesi konusunu görüşmek üzere bu 3 ülkenin bu yıl Doha'da uluslararası konferans düzenlenme yönündeki kararları da ''takdir ve ilgiyle'' not edildi. Türkiye'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Elçi-Müsteşar Fazlı Çorman, ''Doğal Afetlerle Mücadelede Askeri ve Sivil Savunma Unsurlarının Etkinliğinin ve Eşgüdümünün Arttırılması'' başlıklı karar tasarısını 192 üyeli BM Genel Kurulu'na sunarken bir konuşma yaptı. Çorman, son dönemde dünyanın farklı bölgelerinde büyük felaketlerin yaşandığını, bu kapsamda doğal felaketlerle mücadelede daha fazla nasıl etkin ve eşgüdümlü olunabileceğinin yeniden değerlendirildiğini belirtti. Türkiye'nin bu konuda çalışma yaptığını ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün geçen yıl Eylül ayında BM Genel Kuruluna hitaben yaptığı konuşmada bu konuya özellikle vurgu yaptığını anımsatan Çorman, Dominik Cumhuriyeti ve ''Hopefor'' adlı girişimiyle Katar'ın da Türkiye ile benzer amaçları paylaşmaları nedeniyle 3 ülke olarak bu önemli konuyu Genel Kurulunun gündemine ve BM devletlerinin dikkatine getirdiklerini ifade etti. Türkiye'nin 1990'larda 2 büyük deprem felaketi yaşadığını ve binlerce vatandaşını kaybettiğini, bu depremler sonrasında sahada sadece sivil aktörlerin değil askeri unsurların da önemli rol oynadıklarını vurgulayan Çorman, ''Bu konuda ilk elden tecrübesi olan Türkiye, askeri ve sivil unsurların etkin kullanımı ve eşgüdümünün doğal felaketlerle mücadelede gerçek fark yaratabileceğine inanmaktadır'' diye konuştu. Bu kapsamda Türkiye, Katar ve Dominik Cumhuriyeti'nin bu yıl Doha'da birlikte düzenleyecekleri uluslararası konferansın, BM ülkelerini, BM yetkililerini ve diğer ilgili önemli aktörleri biraraya getirerek askeri ve sivil savunma unsurlarının afetlerin ardından kullanılması konusunun kapsamlı bir şekilde tartışılmasını sağlayacağına inandıklarını da dile getiren Çorman, Türkiye'nin bu önemli konuya katkılarının devam edeceğini belirtti. Çorman kararın kabulünün ardından gazetecilere yaptığı açıklamada da Türkiye'nin öteden beri konuya ilgisinin olduğunu, Cumhurbaşkanı Gül'ün de geçen yıl Genel Kurulun açılış konuşmasında afetlerle daha etkili mücadele konusuna özellikle vurgu yaptığını anımsattı. Benzer şekilde Dominik Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanın da konuya önem verdiğini, Katar'ın da BM çerçevesinde ''Hopefor'' adlı benzer bir girişimde bulunduğunu ifade eden Çorman, bu girişimin afetlerle mücadele konusunda acil bir mukabele gücü kurulmasını hedeflediğini anlattı. Türkiye, Katar ve Dominik Cumhuriyeti'nin bu kapsamda güçlerini birleştirerek beraber çalışma kararı aldıklarını söyleyen Çorman, bir yıllık çalışma sonucunda bütün BM ülkelerinin oydaşmasıyla, hiçbir oylamaya gerek kalmadan bugünkü kararın alındığını kaydetti. Çorman, ''Bu karar ile BM üyeleri, afetlerle mücadelede askeri ve sivil unsurların kendi aralarındaki eşgüdümünü ve iş birliğini arttırmak ve bu yöntemle etkinliğini daha da ileri seviyelere götürmek amacıyla çalışmalar yapmaya çağrılıyor, bu çerçevede önümüzdeki bir faaliyet de Doha'da bu yılın sonuna kadar yapılacak olan uluslararası konferans'' diye konuştu. Çorman bu kapsamda Türkiye'nin BM'deki yoğun faaliyetlerine de işaret ederek, ''Türkiye ve İspanya'nın öncülüğünde yürütülen Medeniyetler İttifakı ve 2 hafta önce yine Türkiye ile bu defa Finlandiya'nın iş birliğiyle (BM Genel Kurulunda) alınan arabuluculuk kararından sonra üçüncü bir alanda bir başka girişime daha imza atmış oldu. Böylelikle bu alanda da Türkiye'nin öncülüğü BM çerçevesinde kayda geçmiş bulunmaktadır'' dedi. -KARARIN İÇERİĞİ- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 23 Eylül 2010'da BM Genel Kuruluna hitap ettiği konuşmada, felaketlerle daha etkin mücadele edilmesi yönündeki çağrıya atıfta bulunan kararda, insani yardım faaliyetlerinin temelde sivil nitelik taşıdığı belirtilmekle birlikte felaket durumlarında askeri kapasite ve birimlerinin de kullanıldığı, bu kapsamda sivil ve askeri unsurların arasındaki eşgüdümün arttırılması gereği vurgulanıyor. Kararda Türkiye, Katar ve Dominik Cumhuriyeti'nin doğal afetlerle mücadelede askeri ve sivil savunma unsurlarının etkinliğinin ve eşgüdümünün arttırılması yönündeki girişimleri ve bu kapsamda 3 ülkenin bu yıl ''Hopefor'' girişimini tartışmak üzere Doha'da uluslararası konferans düzenleme kararları ''takdirle ve ilgiyle'' not ediliyor. Cumhurbaşkanı Gül geçen yıl 23 Eylül'de BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, tüm üye ülkelere, doğal ve ekolojik afetler, gıda kıtlığı ve salgın hastalıklarla etkili biçimde mücadele edebilmek üzere bir ''Küresel Acil Mukabele Yeteneği'' kurulması olasılığını değerlendirmeleri yönünde çağrıda bulunmuş, bu oluşumun zayıf yönetişim, kamu düzeninin bozulması ve azalan doğal kaynakların yol açtığı ülke içi veya devletler arası çatışmalardan kaynaklanan tehlikeleri azaltarak uluslararası barış ve istikrarın korunmasına da yardımcı olacağını ifade etmişti. AA