Türkiye’nin Suriye ve Irak konusunda öne sürdüğü 3 kritik şarttan geri adım atmasını emekli büyükelçiler ve akademisyenler değerlendirdi. Deniz Bölükbaşı “Türkiye’nin dış politikasındaki üç önemli kırmızı çizgi çiğnenmiştir” dedi. Yalım Eralp “İç ve dış etkenler durumu buraya getirdi” yorumunda bulundu. Türkiye’nin Suriye politikasını vahim bir hata olarak nitelendiren İlter Türkmen’e göre ise son gelişmelerle doğru bir karar verildi.
HER ŞEYiN ÇiViSi ÇIKTI
Emekli Büyükelçi Ahmet Deniz Bölükbaşı: Önceki gün Türkiye'nin dış politikasındaki üç önemli kırmızı çizgi çiğnenmiştir. Birincisi PKK'nın Kuzey Irak'ı Türkiye'ye karşı bir saldırı üssü olarak kullanmamasıydı. İkincisi, Barzani'nin Musul ve Kerkük'ü ele geçirmemesiydi. Üçüncüsü ise Türkmen haklarının Irak'ın mimarisinde korunması ve unutulmamasıydı. Fakat bugün tümü yerle bir oldu. İmralı ve AKP Hükümeti'nin pazarlık süreciyle PKK Türkiye içinde meşruiyet kazandı. Şimdi ise Kuzey Irak'ta ve Suriye'de uluslararası meşruiyet kazanıyor. ABD artık 'PYD terör örgütü değildir' dedi. Oysa PYD'nin kurucusunun Öcalan olduğu biliniyor. Aralarındaki organik bağ da biliniyor. Barış sürecinde PKK silah bırakacaktı tam aksine şimdi PKK'yı Türkiye'nin rızasıyla silahlandırıyorlar.
DÜNYADA ÖRNEĞİ YOK
Bir ülkenin topraklarından eli silahlı militanlara geçiş izni verilmesinin dünyada başka bir örneği yoktur. Bu olayın benzeri görülmemiştir. İktidarın bu yaptıkları 'Deveye sormuşlar neren eğri diye, nerem doğru ki demiş' sözüne benziyor. Bir dediği bir dediğini tutmayan pusulasız bir iktidar politikasından bahsediyoruz maalesef. Genelkurmay Başkanı yapılan pazarlıklardan haberi olmadığını daha önce dile getirmişti. Dün de konunun muhatabı olmadıklarını söylemeleri normaldir. Türkiye'de her şeyin çivisi çıkmıştır.
HANGiSi PEŞMERGE HANGiSi DEĞİL
Emekli Büyükelçi Ümit Pamir: Peşmergeler gidiyor ama bunların hangisi Peşmerge hangisi değil? Bunları çok iyi bilmek lazım. ‘Peşmergeyim’ diye Kandil’deki insanlar da kılık değiştirip girebilir. Türkiye üzerinden giderken bunların hava desteğini kim sağlayacak? Havadan bir şey yapılırsa kim sağlayacak?
Genelkurmay yaptığı açıklamada demek istiyor ki ‘Bu siyasi bir karardır siyasi bir izindir. Benden istemedikleri sürece kimin Türkiye’ye girişini, kimin Peşmerge olduğunu muhtemelen Jandarma veya Dışişleri Bakanlığı kontrol edecektir. Asker kontrol etmeyecektir onu. Dahası beni ilgilendirmez. Hükümetin verdiği bir karar bu’ diyor. Hükümet, ‘Sen buraya giden Peşmergeler'i koruyacaksın, onlara hava desteği vereceksin veyahut kara desteği vereceksin’ dediğin zaman o zaman beni ilgilendirmez diyemez.
DEĞiŞiMiN NEDENi BASKI
Kırıkkale Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Doç. Dr. Haluk Özdemir: Suriye konusunda uluslararası aktörler devrede ve süreç pazarlıklarla yürüyor. Türkiye Batı'da IŞİD'e yardım iddialarıyla da bir imaj kaybı yaşadı. Bunun olumsuz etkileri de günümüzde yaşanan olayları tetikledi. Türkiye, yabancı güçlerle işbirliği yapmak zorunda kaldı. Politika değişikliğinde yaşanan esnemelerin nedeni bunlardır. Politikada yaşanan bu değişimin nedeni uluslararası baskının çok büyük olmasıdır. Suriye politikamızın çıkış noktası yanlış olduğu için bir türlü devam eden süreci de toparlayamadık. Şimdi ise bu dönüş kolay olmayacaktır.
Politikalar açıklanmamalıydı
Emekli Büyükelçi Yalım Eralp: Ülke politikaları değişebilir. Bu yapılanlar geri dönüştür. ABD ağır basmıştır. Yaşananlar beklenmedik gelişmeler değildir. Ancak planlanan politikaların başından beri açıklanması doğru değildi. Tutum değişikliği olabilir. Şimdi doğrusu yapılmıştır. Koridorun Peşmerge'ye açılmaması Türkiye’nin iç gelişmelerinde çok büyük zorluklara neden olacaktı. İç ve dış etkenler durumu buraya getirdi. Açıklamayı Dışişleri Bakanlığı yaptı, izahı da yine Dışişleri Bakanlığı yapmalıdır.
Türkiye'nin Suriye poltikası vahim bir hataydı
Dışişleri eski Bakanı İlter Türkmen: Yaşanan son gelişmeler dış politikamızın da gerçek hayata uyduğunu göstermektedir. Suriye politikamız vahim bir hataydı. Kobani konusundaki tutum eğer ısrarla devam ettirilseydi yapılan hata daha büyük bir hale gelirdi. Son gelişmelerle doğru bir karar verilmiştir. U dönüşü yapmayan politika yoktur. Bu dönüşlerin sağduyu çerçevesinde olması önemlidir.
Kaç kişinin geçeceğine PYD ve Peşmerge karar verecek
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Peşmerge güçlerinin henüz Türkiye üzerinden Kobani'ye geçmediğini söyledi. NTV'ye konuşan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu “Bu kararla Türkiye’nin terörist olarak saydığı PYD’ye Peşmerge aracılığı ile yardım edilmiş olmayacak mı” sorusuna “Burada sadece PYD yoktur. Burada PYD ile birlikte bir cephe oluşturulmuştur. 8 tane grup var. Ortak bir karargah kurdular. Biz Kobani’nin düşmesini istemediğimiz için bu adımları attık” cevabını verdi.
Peşmerge’nin gideceği güzergah için “Arkadaşlarımız görüşüyorlar, havadan mı olacak karadan mı olacak görüşülüyor” dedi. Bakan
Çavuşoğlu, “Kaç kişi geçecek, silahlı mı geçecekler” sorusuna şu yanıtı verdi: “Peşmerge-PYD arasındaki görüşmelerde bu netleşecek. PYD daha fazla istiyor. Netleşmeyen konularda kamuoyuna yanlış bilgi veremeyiz.” PYD ve PKK’ya silah verilmesinin desteklenmesine karşı olduklarını belirten Çavuşoğlu, “İkinci bir sevkiyat olmayacağının garantisi var mı” sorusunu “Bizim dışımızdaki konularda garanti veremeyiz” yanıtını verdi.
Kara harekatı baskısı yaptılar
Çavuşoğlu, “ABD’nin yardım kararını nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusu üzerine “Kobani olayı sürekli medyada ve bir baskı oluşturuyor. O yüzden bizden bir kara operasyonu yapılması istendi. Kamuoyu oluşturuldu Türkiye aleyhine” dedi.
BUGÜN GAZETESİ