Türkiye'ye tarihin en büyük göçü yaşanabilir

600 bin kişi Kobani'den tahliye bekliyor...

Türkiye'ye tarihin en büyük göçü yaşanabilir

Tank, top ve uzun menzilli ağır silahlarla yapılan saldırılar karşısında Kürtler yetersiz kalırken şehirden kaçan 100 bin kişi Türkiye’ye geçti. Kobani’nin IŞİD kontrolüne girmesi halinde tek çıkış noktası olan Türkiye, tarihinin en büyük göçlerinden biriyle karşı karşıya kalabilir.

IŞİD KÖYLERİ ELE GEÇİRİYOR, PKK GENÇLERİ CEPHEYE ÇAĞIRIYOR

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinin sınır komşusu olan Suriye’nin Kobani şehri kırsalında IŞİD örgütü ile PKK’nın uzantısı YPG arasındaki çatışmalar sürüyor. Kenti doğudan 7, batıdan 11, güneyden de 22 kilometre uzaklıkta kuşatma altına alan IŞİD militanları, 64 köyü ele geçirdi. Ağır silahlarla yapılan saldırılar karşısında Kürtler yetersiz kalıyor. Toplu seferberlik çağrısını dün tekrarlayan PKK, tüm Kürt gençleri cepheye çağırıyor. 600 bin nüfuslu Kobani’den kaçışlar hızla artıyor. Tek çıkış noktası kuzeydeki Türkiye. Ankara’nın cuma günü açtığı ancak dün geçici olarak kapattığı sınırdan 24 saatte çoğu yaşlı, kadın ve çocuklardan oluşan 100 bin sığınmacı geçti. Bazı sığınmacılar Suruç’ta kamu binaları ya da akrabalarının yanına yerleştirildi ancak diğerleri inşaatlara, cami avlularına sığınıyor, kaldırımlarda sabahlıyor. Evinde yaptığı sıcak yemeği kaldırımlarda yatan Suriyelilere dağıtan Suruçlu kadınlara şahit oluyoruz. Akşam saatlerinde ise AFAD, 20 bin kişilik yeni çadır kent kurulacağını duyurdu.

'ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ IŞİD'E KARŞI KALAŞNİKOFLA SAVAŞTI'

Bir süre cephede savaştıktan sonra dönen üniversite öğrencisi A.Y., “Kalaşnikof tüfeklerle IŞİD’in tank, top ve zırhlı araçlarına karşı savaşıyorduk. Orada kalmak, bile bile kendini öldürtmek.” diyor. Kentten ayrılmaları önlemek ve halka moral vermek isteyen YPG, önceki gün çatışmalarda öldürdüğü onlarca IŞİD militanının cesedini şehir merkezinde sergiledi. Ancak IŞİD’in attığı tank ve top mermilerinin şehre düşmeye başlaması kent halkını da tedirgin ediyor.

BİRKAÇ GÜNDE 70 BİN SIĞINMACI

Sadece birkaç gün içinde 70 bini aşan sığınmacı sayısındaki artış bölge halkının ve yetkililerin işini daha da zorlaştırıyor. Belediye ekipleri sürekli olarak dışarıda yatan Suriyeliler için battaniye ve sıcak yemek vermek isteyenlerin yardımlarına devam etmesi için duyurular yapıyor. Evlerinde yaptıkları sıcak yemekleri kaldırımlarda yatan Suriyelilere dağıtan Suruçlu kadınlara şahit oluyoruz. Ancak bu durum sürdürülebilir gözükmüyor. Giderek artan sığınmacılar için acilen yeni bir kamp inşa edilmesi gerekiyor.

'IŞİD TERÖRİSTLERİ ŞEHRİ TANK VE TOPLARLA VURUYOR'

Kamu görevlisi olduğunu söyleyen Gaziantepli Ahmet Bey, Gaziantep’ten geldiğini, akrabalarını almak için beklediğini söylüyor: “Kobani’de durum çok kötüleşti. 3 yıldır orada çatışma yoktu. Ancak şimdi IŞİD teröristleri şehri tank ve topla vuruyor. Dayımın oğulları var, 8 nüfuslar. Onları orada ölüme bırakamayız.” Kendisini endişeye sevk eden diğer konu giderek artan kiralar ve Suriyelilere yönelik tepkiler. “Kiralar 1000 liranın altında değil. Maalesef evimiz de 3 odalı. Bu insanların hiçbir işi yok. Onlara da ev kiralamak zorundayız. Allah hepimizin yardımcısı olsun.”



AİLESİNİ BIRAKIP SAVAŞMAK İÇİN DÖNENLER VAR

Sınır hattında çatışmalar ve Türkiye’ye sığınmalar devam ediyor. Gece boyu girişleri takip ediyoruz. Onlarca kilometre yol yürüyerek Türkiye sınırına ulaşanlar son derece bitkin. Bir daha geri dönmelerinin artık zor olduğunun farkında oldukları için taşıyabildikleri ne varsa getirmişler. Kimi hayvanını kimi de alabildiği kadar eşyalarını. Çocuklar ise oyuncaklarını bırakmamış. Suruç’a ailesini bırakan Muhammed Hemo’nun vedalaşmasına şahit oluyoruz. Savaş acı yüzünü bir kez daha gösteriyor. Gözyaşlarına hâkim olamayan Hemo, eşi ve çocuklarına belki de son kez teker teker sarılıyor. IŞİD’e karşı savaşmak için Kobani’ye geri dönecek: “Ailemi kardeşime emanet ettim. Ben topraklarımızı korumak için Kobani’ye geri dönüyorum. Ölürsem şehit olurum. Kardeşim ailemizin başında.”

TÜM KURUM VE İNSANLAR SEFERBER

Suruç’ta ambulans sirenleri hiç eksik olmuyor. BDP’li Suruç Belediyesi, AFAD, İHD ve İHH ekipleri, yardım faaliyetinde bulunuyor. Ayrıca bireysel imkanlarıyla çeşitli illerden gelen yüzlerce kişi de şehre sığınan Suriyelilere yardım ediyor. Belediye ekipleri anonslarla Namık Kemal ve YİBO okulunda Suriyeli sığınmacıların kayıtlarını yaptırmasını istiyor. Aksi takdirde hiçbir şekilde sağlık ve yardım hizmetlerinden faydalanamayacaklarını duyuruyor.

HALK: ANKARA IŞİD'İ DESTEKLİYOR

IŞİD’e gittiği iddia edilen yardımlar ve militanlarla ilgili Suruç’ta onlarca hikâye dolaşıyor. Halkın temel görüşü AKP hükümetinin radikal örgütü, hem silah hem de cephane anlamında desteklediği yönünde. Önceki gün bölgeyi ziyaret eden İçişleri Bakanı Efkan Ala ve diğer kabine üyelerinin Suruç’ta taşlanması da bu görüşün bir yansıması.

SINIRDA ARBEDE

Sınırda dün de güvenlik güçleri ve sınırın Türkiye tarafında biriken vatandaşlar arasında arbede yaşandı. Suriye’ye geçmek isteyenlere izin verilmemesi üzerine tartışma çıktı. Jandarmanın göz yaşartıcı gaz ve suyla müdahalesine bazı vatandaşlar taşlarla cevap verdi. Sınırdan Türkiye’ye geçişler de bu nedenle geçici olarak durduruldu.

HAVA SALDIRISI OLUR MU?

ABD, merkezi Irak hükümetinin yardım çağrısı üzerine IŞİD’i bu ülkede havadan vurmaya başlamıştı. İlk hava saldırısının yapıldığı 8 Ağustos’tan bu yana ABD savaş uçakları yaklaşık 200 bombardıman gerçekleştirdi. Hava saldırılarına katılan ikinci ülke Fransa da jetlerinin cuma günü, bazı IŞİD hedeflerini imha ettiğini açıklamıştı. Washington, IŞİD’i Suriye’de de vurmaya hazırlanıyor ancak bunun ne zaman olabileceği konusunda belirsizlik var. Beşşar Esed rejimi ve destekçisi Rusya, Suriye’ye yönelik hava saldırıları konusunda ihtiyatlı yaklaşıyor. Moskova, bunun için veto yetkisinin bulunduğu BM Güvenlik Konseyi’nden karar çıkartılması gerektiğini söylüyor. ABD, geçen yıl ağustos ayında Esed’e karşı hava saldırıları yapmayı kararlaştırmış ancak daha sonra Rusya ile varılan anlaşma sonrasında harekâtı iptal etmişti. Esed, ABD’nin IŞİD bahanesiyle rejim hedeflerine de saldırabileceğinden şüpheleniyor.

HDP'Lİ VEKİLLERDEN BM ÖNÜNDE AÇLIK GREVİ

HDP milletvekilleri Selma Irmak, Sebahat Tuncel ve Kemal Aktaş, IŞİD’e karşı Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası güçlerin Kürtlere silah yardımını sağlamak amacıyla açlık grevi yapmak için İsviçre’ye gitti. Irmak, IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarında bir soykırım yaşanmasına engel olmak için Tuncel ve Aktaş’ın yanı sıra eski Avrupa Parlamentosu Milletvekili Feleknaz Uca’nın da şehirdeki BM binası önündeki eyleme destek vereceğini söyledi. Açlık grevinin yanı sıra diplomatik temaslarda da bulunacaklarını belirtti.

DHA
<< Önceki Haber Türkiye'ye tarihin en büyük göçü yaşanabilir Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER