Deniz Kurmay
Albay Dursun Çiçek'in avukatları Celal Ülgen,
Hüseyin Ersöz ve aynı zamanda kızı olan
İrem Çiçek,
AİHM'ye şikayet dilekçesini sundu. Dilekçede, "Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen
faili meçhul sahte "
İrtica ile Mücadele
Eylem Planı nasıl oluyor da onurlu ve şerefli bir insanın üç kez tutuklanmasına ve ömür boyu
hapis talebi ile
tutuklu yargılanmasına hukuki dayanak olabiliyor? Hukuk adına karar veren yargıçlar,
akıl ve hukuk dışı komplolara niçin dur demiyor?
Masum bir insanı aylarca tutuklayarak hukuk ve kamu vicdanını sızlatanların, mutlaka bunun bedelini hukuk ve insanlık adına ödemek zorunda kalacaklarını görmeleri gerekmiyor mu?" denildi.
Çiçek'in
imzasının
taklit edilmiş olabileceğine değinilen dilekçede, "Dava sürecinde yaşananlar ve aynı konuda ortaya konan kanıtlar, basit tersimli ve taklidi kolay olan bir imzanın, imza makineleri ile nasıl kolayca taklit edilebildiğini göstermiştir." ifadelerine yer verildi.
Dilekçe'de
TÜBİTAK, Jandarma Kriminal,
Adli Tıp Kurumu ve
emniyet kriminalin imza mukayese raporlarında 'taklidi kolay (basit tersimli), değişken (polimorf), her biri farklı özellikler gösteren imzaların mukayesesinden eli ürünü olduğu ve olmadığının tespit edilmesi doğru sonuç vermez' denildiği hatırlatıldı.
Dilekçede, Çiçek'in hukuka aykırı olaylar nedeniyle
terfi ve
kariyer imkanlarını yitirdiği, resmi ve özel ilişkilerinde sorunlar yaşadığı belirtildi. 300 bin
Euro manevi tazminat istenen dilekçede şöyle denildi: "
Kamuoyuna peşinen suçlu olarak gösterilecek şekilde bilinçli olarak yürütülen karalama kampanyası ile sağlığını yitirmesi,
aile ve sosyal ilişkilerinde yaşadığı
baskı ve suçlamaların yarattığı olumsuz sonuçların telafi imkanının bulunmamasının doğurduğu acı ile maddi ve manevi kayıpların, suç isnadı ile ilgisi olmayan özel hayatın gizliliğine ilişkin bilgilerin
delil klasörlerinde yer alması ve medya yolu ile kamuoyuna açıklanması, Çiçek aleyhinde aylarca karalama ve peşinen onu suçlu ilan etme kampanyalarının düzenlenmesi sonucu oluşan mağduriyetin bir nebze olsun giderilmesi amacıyla 300 bin Euro manevi tazminat talep etmekteyiz."
Dilekçede maddi tazminat hakkının da saklı tutulduğu belirtildi.