Türkiye'nin çeşitli kentlerinde AK Parti'yi
hedef alan mitingler düzenlenmişti.
WINEP'in Türkiye uzmanı Soner Çağaptay ile University of
Washington'dan
Yüksel Sezgin'in ortaklaşa kaleme aldığı
raporda,
Sezer'e Anayasa değişikliği paketini veto etmeyip kanunlaşmasına izin vermesi; ancak daha sonra Anayasa Mahkemesi'ne götürmesi tavsiye edildi.
Cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören anayasa değişiklik paketinin reddinin AK Parti'ye puan kazandıracağı savunulan raporda şöyle denildi:
"Laik güçlerin yapabileceği en iyi manevra, cumhurbaşkanının doğrudan seçilmesine imkan veren anayasa değişikliğine karşı çıkmamak. Bu bağlamda, Sezer'in en iyi hamlesi referandumdan kaçınmak ve değişiklik paketini onaylamak olacaktır. Böylelikle değişiklik kanunlaşacak, o aşamada Sezer kanunun ilgili kısımlarını, mesela Meclis toplantı yeter sayısını üçte ikiden üçte bire indiren hükmünü Anayasa Mahkemesi'ne götürebilecektir."
AK Parti'nin temmuz seçimlerinden 'güçlü' çıkacağını öngören WINEP raporu, mahkemenin AKP tarafından 'potansiyel bir
araç' olarak kullanılacak yeter sayısına ilişkin maddeyi mercek altına alabileceğine işaret ediyor.
Rapor,
'zeki İslamcı' olarak nitelendirdiği AK Parti'nin son 'siyasî kutuplaşma taktiği'ne ilişkin kamuoyu desteğine 'başka değişkenler'in de tesir edebileceğine dikkat çekiyor. Ankara'daki kanlı saldırı gününde yayınlanan raporda, bu 'değişkenler' cümlesinden olarak 'PKK tarafından yapılacak terör saldırıları AKP'ye zarar verebilir' örneği veriliyor.
ABD'nin K. Iraklı Kürtlere PKK'lı liderlerin Türkiye'ye iadesi için bastırmasının ise AK Parti'nin popülaritesini artıracağı savunuluyor. PKK liderlerinin teslim edilip edilmeyeceğinin ve bu teslimatın AKP'ye mi yoksa orduya mı yapılacağının da açık olmadığı bildiriliyor. Raporda 'laik mitingler' Roma veya Lizbon'dakilere benzetilirken, AK Par-ti'nin cevabi mitinginin 'Ayetullah Humeyni'nin Tahran'ına benzeyeceği, bu '
imaj ikilemi' nedeniyle yapılmadığı öne sürülüyor.
9
Mayıs tarihli bir önceki WINEP raporu da
cumhurbaşkanlığı seçimi krizinden büyük oranda AK Parti'yi sorumlu tutmuş, 27
Nisan askerî muhtırasına herhangi bir eleştiride bulunmamıştı. Söz konusu rapora da
imza atan Dr. Soner Çağaptay, WINEP'teki görevinin yanı sıra
Amerikan diplomatlarına gidecekleri ülkenin dili, kültürü ve siyaseti gibi konularda eğitim veren ABD hükümetine bağlı Foreign Service Institute'un (FSI) Türkiye programı direktörlüğünü de yapıyor.
Ali H. Aslan / Washington/ZAMAN