Sitede
Yazıcıoğlu hakkında haber, fotoğraf, görüntü, daha önce yapılan röportajlar, şiirler ve taziye
defteri bulunuyor. Üç günde 3 milyondan fazla kişinin ziyaret ettiği siteye 4 bine yakın kişi taziye mektubu yazarken, 300 kişi de şiir gönderdi.
'www.muhsinyazicioglu.name.tr' adresli siteyi ziyaret edenler duygulanıyor.
Taziye defterine içten yazılar yazan sevenleri,
Muhsin Yazıcıoğlu'na sevgilerini dile getiriyor, Cennet'te görüşmek dileğiyle dua ediyor. Sitede ayrıca Kur'ân-ı Kerîm de dinlenebiliyor.
Siteyi kuran Deniz Web kurdu Genel Koordinatörü Yusuf İnan, Yazıcıoğlu'na
vefa borçlarını ödemek için böyle bir girişimde bulunduklarını söyledi. Gösterilen ilginin kendisini çok şaşırttığını ifade eden İnan, şunları dile getirdi: "Aynı siyasi görüşü benimsemeyen insanların bile dik duruşuyla tanınan Yazıcıoğlu'na rahmet dilemesi gözlerimizi yaşartıyor. Herkese, Yazıcıoğlu hakkında yazılan taziyeleri okumalarını
tavsiye ediyorum."
İnternet sitesindeki taziye defterine yazılanlar
Emine Ilıkçı: Kelimeler kifayetsiz
Duygularımızı anlatmak için kelimeler kifayetsiz kalıyor. Böyle bir acıyı, bu kadar samimi, bu kadar büyük birlikle yaşamadı bu
ülke. Belki sağlığında bu büyük birliği bir arada göremedi ama ruhu şâd olsun. Hepimizi kendi yüreğinde topladı. Hakk'tan rahmet diliyorum,
Muhsin Yazıcıoğlu'na ve beraberindeki arkadaşlarına.
Nejdet Pulur: Seni özleyeceğiz
Fırtınalı
gençlik yıllarını, Mamak'ta çektiğin çileleri bu kadar detaylı bilmiyordum ben de çoğu insan gibi. Senin gibi sözünün eri, dimdik durabilen, sıkıyı görünce tırsmayan başka birini göremiyorum. Fani dünyada kıymetini anlayamadık. Helikoptere bin
erken sarf ettiğiniz sözleri duydum,
ayrılık içinize mi doğmuştu? "Üşüyorum" şiirini defalarca dinledim ve hâlâ dinliyorum.
Sevgili hemşehrim, bizi erken terk ettin. Yüce
Allah seni yanına aldı ve hep inanıyoruz ki layık olduğun bir yerde bulunduracaktır. Mekânın Cennet olsun.
Ersin Müezzinoğlu: Ne olur bizi affet
Seni seviyorduk ama erken ölümünle daha çok sevdiğimizi fark ettik. Sanki anamı, babamı kaybetmiş gibiyim. Seni ne kadar seviyormuşuz meğer. Seni yeterince destekleyebildik mi?
Hayır. Sevdik ama destekleyemedik. Bu yüzden bizi affet. Sen iyi biliyordun ki bir özgül ağırlığın vardı. O da milyonlarca kişinin beslediği sevgi ve saygıydı. Mekânın Cennet olsun Koca Reis. Hakkını helâl et.
Serdar Yozgatlı: Buluşmak üzere
Yıl 1994. Ankara'da bir öğrenci evinde bize konuşma yapan, adam gibi bir adam. Mütevazi, tebessümlü, hoşgörülü, sevecen, ciddi ama katı değil, tam lider özelliklerine sahip. Bağdaş kurarak bizimle aynı seviyede sohbet ediyor. Bizden biri, sanki en samimi arkadaşımız. 12
Eylül öncesinde vatan ve millet üzerinde oynanan bütün oyunlardan dersini almış, tahlil etmiş, neyin ne olduğunu, kimin dost, kimin düşman olduğunu ezberlemiş ve siyasi hayatı boyunca Allah ve millet sevgisinden en ufak taviz vermemiş bir lider. Bu dünyada sana doyamadık, inşallah Cennet-i Alâ'da buluşuruz Koca Reis.
Uğur Bayramoğlu: Nur içinde uyu reis
Her şeyin toz
pembe olduğu bir günde senin acını hissetmek bizi çok derinden üzdü. Bu kadar büyük bir insanın aramızdan ayrılması sadece biz ülkücüleri değil, bütün dünyayı
yasa boğmuştur. Bu satırları yazarken bile öldüğüne inanmak istemiyorum. Sen hep kalbimizde yaşayacaksın reis. Nur içinde uyu. Rabbim, rahmetini üzerinden eksik etmesin.
Murat Katırcı: Büyük lider
İlk defa 12 yaşımda, 1993 yılında
Malatya Büyük Sinema'da yaptığı toplantıda tanımıştım. Daha sonra Malatya Nizam-ı Âlem ocaklarında karşılaşmıştık. En son Kazakistan'da bulunan Ahmet Yesevi Üniversitesi'ni ziyaretinde gördüm. Büyük başkanımızın vefatına bir türlü inanmak istemedim. Kurtulmuştur, bir yerde
yardım bekliyordur dedim ama o sonsuzluğun sahibine kavuşmuştu. Allah, mekânını Cennet etsin. Mirasın davamızıdır.
Erdem Agah: Yiğidim, koca Muhsinim
Yarın mahşerde karşılaştığımızda sakın beni tanımamazlık etmeyesin. Unutma sakın, en son seninle bir
akşam namazı kılmıştık. Sen imamdın, ben de tam senin arkanda saf tutmuştum. Namazdan sonra bizimle vedalaşıp yola koyulmuştun. Bense bindiğin arabanın kapısını kapatmıştım. Sakın unutma beni, tekrar karşılaştığımızda kolumdan tutup Peygamber'e (SAV) komşu olduğun bahçene götür. Ben her akşam namazından sonra sana Fatiha'lar göndereceğim buradan. Rabbim sana iletir inşallah.